Ölüm orucundaki Grup Yorum üyelerine zorla müdahale hazırlığı

HABER MERKEZİ – Ölüm orucundaki Grup Yorum üyeleri Helin Bölek ve İbrahim Gökçek’in yanında bulunan refakatçi ve avukatların zorla dışarı çıkarıldığını duyuran Halkın Hukuk Bürosu, müvekkillerinin yoğun bakım ünitesine götürülmek istendiğini, bunun da “zorla müdahaleye hazırlık anlamına geldiğini” belirtti.

Ölüm orucundaki Grup Yorum üyeleri İbrahim Gökçek ve Helin Bölek halen zorla götürüldükleri Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tutuluyor.

Gökçek ve Bölek hastaneye “Akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, ağır tehlike arzeden bulaşıcı hastalık veya serserilik” maddesi bahane edilerek yatırılmıştı.

Grup Yorum üyelerinin avukatlığını yapan Halkın Hukuk Bürosu, bugün saat 17.00 sularında Twitter üzerinden yaptıkları açıklamada, Bölek ve Gökçek’in yanında bulunan refakatçi ve avukatların zorla dışarı çıkarıldığını duyurdu.

Bölek ve Gökçek’in yoğun bakım ünitesine alınacağı belirtilen açıklamada, “Müvekkillerimiz istekleri dışında yoğun bakım ünitesine alınmak istenmektedir. Bu zorla müdahaleye hazırlık anlamına gelmektedir. Zorla müdahale cinayettir! Zorla müdahale işkencedir!” ifadeleri kullanıldı.

Müvekkillerimizin zorla tıbbi müdahale sonucunda yaşayacağı en basit olumsuz sonuçtan bu müdahaleyi uygun gören, uygulayan ve engel olmayan tüm hekimler, başta da Sağlık Bakanlığı ve Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi idaresi sorumludur!

— Halkın Hukuk Bürosu (@halkinhukuk_) March 12, 2020

Grup Yorum üyeleri Helin Bölek ve İbrahim Gökçek’in açlık grevini ölüm orucuna dönüştürdükleri eylemleri sürüyor.

Açlık grevi eylemini 213’üncü gününde ölüm orucuna dönüştüren Helin Bölek’in eylemi 266. gününde.

Tutuklu bulunduğu Silivri 9 No’lu Kapalı Cezaevi’nde açlık grevi eylemini 199’uncu gününde ölüm orucuna çeviren ve 24 Şubat’ta tahliye edilen İbrahim Gökçek’in eylemi ise 269. gününde.

Bölek ve Gökçek konser yasaklarının sonlandırılması, İçişleri Bakanlığı tarafından gösterildikleri ‘arananlar listesi’nden çıkarılmaları ve İdil Kültür Merkezi üzerindeki baskılara son verilmesi talebiyle ölüm orucunda.