Ana SayfaGüncelTTB’den ‘normalleşme planı’ uyarısı

TTB’den ‘normalleşme planı’ uyarısı

HABER MERKEZİ – Türk Tabipleri Birliği’nin ‘normalleşme planı’ ile ilgili yaptığı açıklamada, halkın ve sağlık çalışanlarının sağlığının korunması gerektiği belirtilerek, “Mayıs ayı itibariyle Covid-19 salgınına dair alınacak kararların piyasa baskısından uzak, epidemiyolojik verilere dayanması, sürekliliği ve bütünlüğü olan bilimsel bir koordinasyonla uyumlu olması gerekmektedir” uyarısında bulundu.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dünkü kabine toplantısının ardından salgının yayılmasını engellemek amacıyla uygulanan sınırlandırmaların kademeli şekilde esnetileceğini açıklamıştı.

Buna göre, 65 yaş ve üstü yurttaşların sokağa çıkma yasakları sırasında 4 saatlik süre ile sokağa çıkabileceği, 7 il için seyahat sınırlamasının kaldırıldığı, AVM’ler ve berberlerin 11 Mayıs’ta açılacağı belirtilmişti.

Açıklanan ‘normalleşme planı’ ile ilgili Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’nden açıklama geldi.

TTB, “Herkes gibi bu salgının bir an önce bitmesini, sınırlayıcı ortamın sona ermesini istiyoruz ancak bilimsel verilere uygun adımlar atılmalı” uyarısında bulundu.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) de geçiş döneminin aşamalı olması gerektiğine dair uyarısına yer verilen açıklamada “DSÖ’nün rehberi salgın sonrasına geçiş döneminde hareket kısıtlılığı uygulamalarını azaltıp, toplumları kalıcı bir biçimde yeniden açarken dikkatli, kararlı ve istikrarlı bir çıkış stratejisi izlenmesi gerektiğini vurguluyor” dedi.

“Gevşeme ve eksiklik yaşanmamalı”

Açılamada, DSÖ’nün geçiş yönetimi stratejileri de sıralandı:

  • Karar süreçlerini halk sağlığı ve epidemiyolojik veriler yönlendirmeli.
  • Sağlık hizmetleri iki ana kulvarda sürdürülmeli.
  • Salgının sosyal ve davranışsal etkileri, boyutunu önemsenmeli.
  • Salgının bireyler, aileler ve topluluklar üzerindeki yıkıcı etkisini azaltmak için sosyal ve ekonomik destek verilmeli.

“Gevşeme ve eksiklik yaşanmaması gerektiği” ifade edilen açıklamanın devamında şunlar ifade edildi:

“DSÖ sağlık çalışanlarının koruyucu donanım kullanmaya devam etmesi gerektiğini belirterek, vakaların artma olasılığına karşılık hastanelerin hazırlıklı olmasını tavsiye ediyor.
“Ülkemizde Mayıs ayı itibariyle Covid-19 salgınına dair alınacak kararların piyasa baskısından uzak, epidemiyolojik verilere dayanması, sürekliliği ve bütünlüğü olan bilimsel bir koordinasyonla uyumlu olması gerekmektedir.
“Bütün yurttaşların fizik mesafe, hijyen ve temin edebilirlerse uygun maske kullanımı başta olmak üzere bulaştırıcılığı engelleyecek tedbirleri uygulamakla yükümlü olduklarını hatırlatmak istiyoruz.
“Şu anda hasta sayısında aşağı doğru bir eğri yaşanıyor olsa da bizden önce salgınla karşılaşan ülke örneklerinde olduğu gibi yeniden bir yaygınlaşma olabileceği de dikkate alınarak, ülkedeki kamu özel bütün hastanelerde, ASM’lerde ve sağlık hizmeti sunulan bütün birimlerde Kişisel Koruyucu Donanım (KKD) bakımından hiçbir gevşeme ve eksiklik yaşanmaması sağlanmalıdır.”

DSÖ’nün altı temel ölçütü

DSÖ’nün geçiş sürecinde göz önüne alınması gereken temek altı ölçütü şöyle:

  • Covid-19’un bulaşmasının kontrol altına alınmış olduğu kanıtlanmalı.
  • Sağlık sistemi her vakayı tespit edebilmeli, izole edebilmeli, test uygulayıp, tedavi etmeli ve her temaslı kişiyi izleyebilmeli ve karantinaya alabilmeli.
  • Huzurevleri, rehabilitasyon merkezleri, ruh ve sinir hastalıkları hastaneleri, cezaevleri gibi hassas nüfusun toplu olarak bulunduğu yerlerdeki ve mülteciler gibi dezavantajlı topluluklardaki salgın riski en düşük düzeye indirilmeli.
  • Okullar, fabrikalar, iş yerleri fiziksel mesafe, el yıkama olanakları, solunum hijyeni ve beden ısısı izlemleri vb. gerekli korunma önlemlerini oluşturmalı.
  • Bulaş riski yüksek topluluklara yeni vakaların girişi ve bu topluluklardan dışarıya vaka çıkışının riski yönetilebilir olmalı.
  • Toplumların da bir sesi vardır, geçiş süreci konusunda bilgilendirilmiş, bu sürece katılımları sağlanmış olmalı.
Previous post
Almanya’dan en fazla silah alan ülke Türkiye
Next post
Fahrettin Altun'dan suç duyurusu, Ragıp Zarakolu'ndan açıklama