Ölüm orucundaki Ebru Timtik yaşamını yitirdi

HABER MERKEZİ – ‘Adil yargılanma’ talebiyle avukat Aytaç Ünsal ile birlikte ölüm orucunda olan avukat Ebru Timtik, ölüm orucu eyleminin 238. gününde yaşamını yitirdi.

‘Adil yargılanma’ talebiyle ölüm orucunda olan avukat Ebru Timtik, yaşamını yitirdi.

Timtik, 238 gündür ölüm orucu eylemindeydi.

Halkın Hukuk Bürosu, Twitter üzerinden Bakırköy Sadi Konuk Hastanesi’nde tutulan Timtik’in yaşamını yitirdiğini duyurdu.

Timtik’in cenazesinin otopsi işlemleri için Yenibosna’da bulunan Adli Tıp Kurumu’na (ATK) götürüldüğü bildirildi.

Mezopotamya Ajansı’nın Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlardan aldığı bilgilere göre, Ebru Timtik’in cenazesi Gazi Cemevi’nde yapılacak törenin ardından vasiyeti üzerinde 29 Ağustos Cumartesi günü Gazi Mezarlığı’nda bulunan annesinin kabrinin yanına defnedilecek.

Cenazenin verilmemesi gibi bir durumun da gelişebileceğine dikkati çeken avukatlar, her türlü gelişmeye karşı ATK önünden ayrılmayacaklarını da belirtti.

Öte yandan Ebru Timtik ile birlikte ölüm orucunda olan avukat Aytaç Ünsal ise ölüm orucu eyleminin 205’inci gününde.

Ünsal, Halkalı Kanuni Sultan Süleyman Hastanesi’nde tutuluyor.

HDP: Aytaç Ünsal’ı yaşatmalıyız

Bu arada Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme  Kurulu (MYK), Ebru Timtik’in yaşamını yitirmesine ilişkin yazılı açıklama yaptı.

“Öfkeliyiz, üzgünüz!” başlığıyla yapılan açıklamada, daha önce ölüm orucunda yaşamını yitiren Helin Bölek, İbrahim Gökçek ve Mustafa Koçak hatırlatıldı.

“Ebru Timtik de AKP iktidarının ölüm politikası sonucu yaşamını yitirdi” diyen HDP açıklamasında şunlar ifade edildi:

Ebru Timtik’in hayatını kaybetmesinin müsebbibi olan AKP iktidarı, adalet için haykıran genç bir kadın avukatın yaşam ve adalet hakkını insafsızca elinden aldı. Yargılandıkları ilk duruşmada tahliye edilen ancak iktidarın baskısıyla tekrar tutuklanan Ebru ve Aytaç’ın yaşaması için saatlerin değil saniyelerin kritik olduğu bir aşamada olduğumuzu defalarca haykırdık.

Adil yargılanma hakkı için ölüm orucuna giren Ebru’nun sesi milyonların adalet sesiydi. Ebru ayrıcalık değil, bütün yurttaşların sahip olması gereken adil yargılanma hakkını istedi. Hükümetin duyarsızlığı sonucu yaşanan bu ölüm, ülkede can çekişen adaletin ibretlik vesikası olarak tarihe geçti.

“Aytaç Ünsal’ın hayatı iktidarın insafına terk edilmemeli ve daha fazla duyarlılık gösterilmelidir” çağrısında bulunan HDP, açıklamasında devamla şunlar belirtildi.

Hükümete acil çağrıda bulunuyoruz. Başka bir ölüme daha tahammülümüz bulunmamaktadır. Aytaç Ünsal derhal serbest bırakılmalı, adil yargılanma hakkı karşılanmalı ve tam teşekküllü bir hastanede tedavi altına alınmalıdır. Kamuoyuna da çağrıda bulunuyoruz. Aytaç’ı hep birlikte yaşatmalıyız. Aytaç Ünsal’ın hayatı iktidarın insafına terk edilmemeli ve daha fazla duyarlılık gösterilmelidir.

Ebru Timtik’i kaybetmenin kederini yaşıyor, ailesine, dostlarına, meslektaşlarına ve Halkın Hukuk Bürosu’na başsağlığı diliyoruz. Ebru Timtik’in büyük bir cesaretle dalgalandırdığı adalet bayrağını büyük bir onurla taşıyacağımızın sözünü veriyoruz. Onun adalet talebinin tüm toplumun ortak talebi olduğunun bilinciyle hukuk ve adalet mücadelesini hep birlikte sürdüreceğiz.

Ne oluyor?

İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi, ölüm orucundaki tutuklu avukatların başvurusunu kabul ederek sağlık durumlarının cezaevinde kalmaya uygun olup olmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumu’nda muayene olmalarına karar vermişti.

ATK, Timtik ve Ünsal ile ilgili ilk raporunu açıklamış ve her ikisi için de “Hapishanede kalmaları uygun değildir” değerlendirmesinde bulunmuştu.

Timtik ve Ünsal’ın avukatları, 30 Temmuz günü İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’ne raporla birlikte tahliye dilekçelerini sunmuştu.

Ancak mahkeme, aynı gün tahliye talebini reddederek iki avukatın da tutukluluğunun devamına hükmetmişti.

Mahkeme ayrıca, “Hastane koşullarında tıbbi takip ve tedavilerinin ivedi olarak sağlanması hususunda gereğinin ifası için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına” karar vermişti.

Hukuk örgütleri, verilen bu kararın ‘zorla müdahaleye zemin hazırlamaya’ yönelik olduğunu vurgulamıştı.

ATK raporuna rağmen tahliye edilmeyen ölüm orucundaki avukatlar Timtik ve Ünsal, kendi istekleri dışında hastaneye kaldırılmıştı.

Dava süreci

2017 yılında aralarında Selçuk Kozağaçlı’nın da bulunduğu ÇHD ve HHB üyesi avukatlar bürolarına yapılan polis baskını sonucu gözaltına alınarak tutuklanmıştı.

Yargılama sonucunda mahkeme, 18 avukata “örgüt üyeliği” ve “örgüt yöneticiliği” iddialarıyla toplam 159 yıl 1 ay 30 gün hapis cezası vermişti.

Avukatlardan Ebru Timtik’e “örgüt üyeliği” suçlamasıyla 13 yıl 6 ay, avukat Aytaç Ünsal’a ise 10 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.

İstinaf Mahkemesi’nce onanan dosya şu an Yargıtay’da.

Ölüm orucundaki her iki avukatın talebi de Yargıtay’ın kararı bozması ve ‘adil bir şekilde yargılanmak.’