Ana SayfaÇalışma YaşamıTTB Kongresi: Salgın süreci iyi yönetilemediği için ölümler arttı

TTB Kongresi: Salgın süreci iyi yönetilemediği için ölümler arttı

HABER MERKEZİ – TTB’nin 72’nci Büyük Kongresi’nde konuşan Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, Sağlık Bakanlığı’nın pandemi sürecini iyi yönetemediğini belirtti, “Covid-19 pandemisinin yaşandığı bir ülkede başta hekimler olmak üzere bütün sağlık çalışanlarının sözü, sesi, çığlığı olmaya başardığımızı umuyorum” dedi.

Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) iki gün sürecek 72’nci Büyük Kongresi, Ankara’daki Bilkent Otel ve Konferans Merkezi’nde başladı.

Ülkenin her yerinden gelen tabip odaları delegelerinin katılımıyla gerçekleştirilen kongrede, Corona virüsü salgınında yaşamını yitiren salgın emekçilerinin fotoğrafları asıldı.

Divanın oluşturulmasıyla başlayan kongrede yapılan saygı duruşunun ardından açılış konuşmasını, TTB Merkez Konseyi Genel Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman gerçekleştirdi.

Adıyaman, sağlıkta şiddet yasasının çıkarılması ve hekimler ile sağlık çalışanlarının özlük hakları için yoğun çalışmalar sürdürdüklerini söyledi.

Bir yandan da TTB’ye yönelik saldırılarla mücadele ettik. KHK’lerle ihraç edilmiş ya da güvenlik soruşturması ve arşiv taraması bahanesiyle hiçbir hakiki adli süreç işletilmeden mağdur edilen, işsiz bırakılan, eğitim hakları ellerinden alınan işyeri hekimliği sertifikaları bile verilmeyen, bu nedenle ekonomik krizi siyasi krizle çok daha ağır yaşayan hekimler sağlık çalışanları ve yakınları için hak arama mücadelesine destek verdik. Kovid-19 mücadelesine yönelik mücadelemizi sağlık çalışanlarının ve toplum sağlığının korunmasını temel alarak sürdürdük.

‘Salgın süreci iyi yönetilemedi’

Salgın sürecinin Sağlık Bakanlığı tarafından iyi yönetilemediğini dile getiren Adıyaman, şunları söyledi:

Sağlık Bakanlığı’nın sorumluluğunu ve koordinasyonunda sürecin tüm bileşenlerinin katılımıyla ve şeffaf olarak hayata geçirilmesi gerektiğini defalarca vurguladık. Salgın sürecinin ne yazık ki iyi yönetilemediğini, salgınla mücadelede adım atılırken bilimsel yöntemlerle hareket edilmediğini bunun da vaka ve ölüm sayılarının yeniden artmasına neden olduğunu gördük.

‘Sağlık çalışanlarının sesi olduk’

Sağlık çalışanlarının haklarına yönelik saldırılara karşı mücadele etmeye devam edeceklerini kaydeden Adıyaman, “Kovid-19 pandemisinin yaşandığı bir ülkede başta hekimler olmak üzere bütün sağlık çalışanlarının sözü, sesi, çığlığı olmaya başardığımızı umuyorum. Görev sürem doldu ama buradayım, yanı başınızda ve omuz başınızda olmaya devam edeceğim” dedi.

Adıyaman’ın ardından söz alan TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Bülent Nazım Yılmaz, faaliyet raporunu sundu.

’12 Eylül’den bugüne baskı sürüyor’

Konuşmasına salgın sürecinde yaşamını yitiren sağlık emekçilerini anarak başlayan Yılmaz, 12 Eylül’den bugüne yaşanan baskılara değindi.

Bundan iki hafta önce 12 Eylül’ün 40’ıncı yılını yaşadık. Ve Türkiye’de bu 40 yıl içerisinde anti demokratik uygulamaların, barışa uzanan kışkırtıcı elin, özgürlüklerimizi kısıtlayan o gücün biraz olsun hafiflediğini söyleyebilir miyiz? 12 Eylül’de örgütümüz kapatılmıştı. Bundan 40 yıl sonra Kovid-19 salgın sürecinde örgütümüze yine aynı tehdit yapılıyor; 100’ün üzerinde sağlık emekçisinin yaşamını yitirdiği böylesi bir ortamda.

Şenyaşar ailesine hastanede saldırı

Sağlık alanındaki şiddete dikkat çeken Yılmaz, “Sağlık alanında çalışanlara şiddete yönelik birçok eylemde, basın açıklamasında, müzakerelerde yer aldık. Ama bu süreçte unutmadığımız bazı ana başlıklar var” dedi ve Urfa’da Şenyaşar ailesine yönelik gerçekleştirilen saldırıyı hatırlattı.

Urfa buluşması tarihsel bir buluşmadır. 24 Haziran seçimleri öncesinde bir milletvekili adayının bir aileyi hedef alması ve yaptığı katliamla yetinmeyip Suruç Devlet Hastanesi’nde bir katliama girişmesi unutulmaması gereken bir ibret hikayesidir. Biz de 22 Haziran’da oradaydık. Hastanedeydik.

‘Bu sene 700 hekim iyi hal belgesi istedi’

Yılmaz, TTB olarak genç hekimlere iyi hal belgesi verdiklerini, 2019 yılında bin 42 hekimin yurt dışında asistanlık yapmak ve çalışmak için belge istediğini ifade etti.

Yılmaz, Eylül ayı itibariyle bu yıl içerisinde ise 700 hekimin iyi hal belgesi için TTB’ye başvurduğunu dile getirdi.

Sağlık Bakanlığı’na 33 mektup

Salgın süreci boyunca Sağlık Bakanlığı’na 33 kez açık mektup gönderdiklerini kaydeden Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:

Mektuplaşmanın bu kadar azaldığı ortamda kıymetli olduğunu düşünüyoruz. Hepsinde de sağlık emekçilerinin yaşam koşulları, ihtiyaçları, ekonomik mağduriyetler, toplum sağlığı, aşılar aklınıza ne gelirse bir dayanışma içerisinde ilgili uzmanlık alanlarıyla süreci örgütleyerek Sağlık Bakanlığı’nı sürekli göreve davet ettik. Görevlerini yapmadıklarını sürekli söyledik.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Kuran kursunda çocuğa şiddet: Soruşturma başlatıldı
Sonraki Haber
Doğu Süryanileri ve 1924 Hakkari Sürgünü