Ana SayfaGüncelBabacan: İktidar partisi küçük ortağıyla 90’ların Kürt politikasına koşuyor

Babacan: İktidar partisi küçük ortağıyla 90’ların Kürt politikasına koşuyor

HABER MERKEZİ – DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, HDP’ye dönük ‘Kobani’ soruşturmasına tepki göstererek, iktidar partisi AKP’nin, “küçük ortağıyla 90’ların Kürt politikasına koştuğunu” söyledi.

Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin Batman İl Örgütü Kongresi’nde yaptığı konuşmada iktidara yüklendi.

12 bin yıllık tarihi Hasankeyf’in sular altında bırakılmasına tepki gösteren Babacan, “Ailemle birlikte yaptığımız gezilerde büyülendiğim Hasankeyf’in sahibi Batman’da olmak benim için tarihi bir an. Evet, bunu söylerken dahi içim burkuluyor. Maalesef, dünya harikası Hasankeyf artık sular altında” dedi ve ekledi:

Tarihi 12 bin yıl öncesine uzanan güzelim Hasankeyf’i dünyanın en eski yerleşim yerlerinden biri sular altına gömüldü. Birçok medeniyetin ev sahibi artık sular altında. Kültürümüze, tarihimize Batman’da değer veremedik.

Hükümetin sağlık ve ekonomi politikalarına da eleştiriler getiren Ali Babacan, konuşmasının devamında Kürt sorunu ile hak ve özgürlüklere değindi.

Türkiye’de insan haklarının ayaklar altında olduğunu, ifade özgürlüğünün ise kalmadığını belirten Babacan, “Fikrini söyleyen işsiz kalıyor, tutuklanıyor. Sosyal medyada eleştiri yapan gençler tutuklanıyor, gazeteciler tutuklanıyor. Anayasa Mahkemesi üyelerine bile tehditler savruluyor” diye konuştu.

Babacan, sözlerini “Bakın Osman Kavala için bir dosya daha yetiştirdiler hemen. Şimdi de darbecilikten itham ediyorlar. 3 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası istiyorlar. Bu iktidarın hukukla falan işi kalmadı. Tek derdi hukuku suça alet etmek. Yargıtay’ı araçsallaştırıp insanları tutuklamak, baskı altına almak, susturmak. Biz, hukuk devletinin hiçe sayan bu anlayışı asla kabul etmeyeceğiz” şeklinde sürdürdü.

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2005 yılında Diyarbakır’da yaptığı konuşmada dile getirdiği “Kürt sorunu benim sorunumdur” sözlerini anımsatan Babacan, şöyle devam etti:

Ülkeyi yönetenler, son beş yıldır izlediği politikalarla Kürt sorununu diriltti. 2005 yılında o günkü Başbakan Diyarbakır konuşmasında ‘Kürt sorunu vardır, benim sorunumdur’ demişti. Aynı kişi 2015’te ‘Kardeşim ne Kürt sorunu ya, artık Kürt sorunu yok, daha ne istiyorsun’ dedi. Geçtiğimiz hafta bir partinin yöneticilerine yönelik soruşturmada tutuklamalar gerçekleşti.

Hatta Kars Belediye Başkanı, daha evvel aynı dosyada Anayasa Mahkemesi tarafından ‘tutukluluğu haksızdır’ demesine rağmen yeniden tutuklandı. Neydi gerekçeleri? Kobani olayları. 2014 yılında yaşanan ve 53 kişinin ölümüne yol açan şiddet olaylarının soruşturulmasına kimsenin itiraz etmesi mümkün değil, ama yargıdaki dosyalarda ülkeyi yönetenlerin elinde, işlerine gelince rafa kaldırıp ihtiyaç duyduklarında raftan indirip kullanacakları baskı ve şantaj malzemeleri değildir.

Yapılan çağrının üzerinden tam 6 yıl geçmiş. 2015 yılının Şubat ayında, yani Kobani olaylarında 4 ay sonra Dolmabahçe’de mutabakat metnini okuyanlar 4 ay önceki Kobani ile ilgili çağrıdan haberdar değiller miydi? Elbette haberdardılar, ama o tarihlerde siyaseten Dolmabahçe’deki fotoğraflara ihtiyaçları vardı, şimdi ise aynı kişilerin ihtiyaçları değişti. Bugün ise küçük ortağının peşine takılmış hızlı adımlarla 90’ların Kürt politikasına doğru koşan yönetimin birilerini düşmanlaştırmaya ve muhalefet partilerini tehdit etmeye ihtiyacı var. Özetle Kobani soruşturması ve tutuklamaları hukuki değil siyasi bir operasyon olduğu için yanlıştır.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Şırnak'ta eski milletvekiline silahlı saldırı
Sonraki Haber
Mersin'de tarım işçilerini taşıyan midibüs devrildi: Ölü ve yaralılar var