Ana SayfaÇalışma YaşamıBimeks işçileri: 2 Kasım’da Boğaziçi’nde çadır kuracağız

Bimeks işçileri: 2 Kasım’da Boğaziçi’nde çadır kuracağız

HABER MERKEZİ – Maaş ve tazminatları ödenmediği için eylemde olan Bimeks işçileri, hakları verilmezse 2 Kasım’da şirket sahibinin ders verdiği Boğaziçi Üniversitesi önünde çadır kurarak, nöbete başlayacaklarını açıkladı.

Yaklaşık bin 500 Bimeks işçisi, 2018 yılında birikmiş maaşları ve tazminatlarını alamadan işten çıkarılmıştı.

Haklarını almak için eyleme başlayan işçiler, sık sık şirket sahiplerinin öğretim görevlisi olarak çalıştığı Özyeğin ve Boğaziçi üniversitelerinin önüne giderek, taleplerinin karşılanmasını istiyor.

Mezopotamya Ajansı’ndan Kadir Güney’e konuşan işçilerden Meliha Mutlu, 2016’nın sonlarına doğru maaşlarının geç yatmaya başladığını ve 2017’nin başında ise maaşların hiç verilmediğini söyledi.

Mart ayına kadar bekledikten sonra alacakları için dava açtığını aktaran Mutlu, “Alacaklarım netleşti. O zaman Bimeks adına kayıtlı gözüken dükkan üzerine haciz çıktı” dedi.

Meliha Mutlu

Mutlu, diğer işçilerle konuştuklarını ve hukuki açıdan dava açmak dışında bir alternatiflerinin olmadığını gördüklerini söyledi.

Davaların sonuçlandığını, fakat karşılığını alamadıklarını belirten Mutlu, alacaklarını işverenlerden istediklerinde ise kendilerine, “Borç benim borcum değil. Borç şirketin borcu, hatta şirketten ben de alacaklıyım” denildiğini aktardı.

Mutlu, “Yalan konusunda o kadar profesyonel ki neredeyse siz cebinizden çıkarıp para vereceksiniz” dedi.

‘İşverenlerin hepsi emek hırsızı, işçiyi sömürüyor’

İşten ayrıldıktan sonra psikolojisinin bozulduğunu belirten Mutlu, tüm işverenlerin ’emek hırsızı’ olduğunu vurguladı.

Bu durum hala devam ediyor. Hepsi benim paramı ödemeyecek diye düşünüyordum. Bu ülkede çalışılabilecek, emeğinin karşılığını alabileceğim bir firma yok diye düşünüyordum. Şuan Türkiye’de işverenlerin hepsi emek hırsızı, işçiyi sömürüyor.

Bimeks’in iflas etmediğini ve küçük bir ofiste faaliyetlerine devam ettiğini dile getiren Mutlu, “Onlar zannettiler ki çalışanları zaten kandırdık, peşimize düşmezler. ‘Sonrasında yeniden şirketimizi kurarız’ diye düşündüler. Ama yanıldılar, çünkü o çalışanların arasında onların yüzünden boşananlar, evini satanlar oldu. Artık insanların kaybedecekleri bir şeyi kalmadı” diye konuştu.

2 Kasım’da Boğaziçi Üniversitesi önünde

Tanıdık çalışanlarla bir araya geldiklerinde, “Bundan sonra kim hangi şehirden ne yapabilirse onu yapacak” şeklinde karar aldıklarını ifade eden Mutlu, 2 Kasım’a kadar işverenin kendilerine çözüm sunmaması halinde Boğaziçi Üniversitesi’nin önüne eylem çadırını kuracaklarını dile getirdi.

“Biz paramızı isteyeceğiz ama işveren bizden kaçıyor” diyen Mutlu, geçtiğimiz günlerde Boğaziçi Üniversitesi önünde yapmak istedikleri eylem sırasında gözaltına alındıklarını anımsatarak şunları söyledi:

Karakolun önünden geçmişliğimiz yok. Hepimiz normalde korkuyorduk. Orada gözaltına alınabileceğimizi tahmin dahi etmedik. Çünkü suç işlemedik, sadece işveren ile görüşmek istedik. Salgını bahane ederek gözaltına aldılar ama 40 kişiyi aynı araca koydular.

‘Onları var eden bizleriz’

İşçilere seslenen Mutlu, ‘birlikte olursak güçlüyüz’ mesajını verdi.

Onların yanındayız, onlarda bizim yanımızda olsunlar. Biz bir arada olursak güçlüyüz. Tek başına olduğumuzda bizi ezmeleri kolay oluyor. Herkes her yerden bir şekilde bize destek versin. Sorumluların hesap vermesi için elimizden geleni birlikte yapalım. Çünkü onlar güçlü olduklarını zannediyorlar.

Ama bilmiyorlar ki işçiler daha güçlü, biz olmasaydık onlar olmayacaktı. Onları var eden bizleriz. Pes etmeyeceğiz. Er ya da geç hakkımızı alacağız. Bundan eminiz. Artık gözümüzü kararttık. Zannetmesinler ki kış geliyor bunlar kışın evlerinden çıkmaz. Yaz da geleceğiz kış da geleceğiz.

‘Bu insanlar iflas profesörleri’

Atakan Başaran

İşten çıkarılan işçilerden Atakan Başaran ise, “40 yıllık mazisi olan bu şirketin hiç mi birikimi yok? Bu insanlar bir şirketin nasıl batırılacağını bilen iflas profesörleri. Türkiye’de kanun namuslu insanlar için vardır. Ama bunlar kanundaki açıkları kullanarak bugün işçilerin haklarına çöküyorlar. Ve işçi hukuk yolundan hiçbir şey yapamıyor” dedi.

Bimeks firmasında 4 maaş ve 10 bin lira tazminat alacağı olduğunu aktaran Başaran, “İşten çıktığımdan beri banka borçlarımı zor bela ödedim. İcralar geldi. Bu yüzden sicilim bozuldu. Ekonomik nedenlerden dolayı ailemle huzursuzluklar yaşadım. Benden daha kötü olan arkadaşlar var” diye belirtti.




Önceki Haber
Mahkemeler topu birbirine atıyor, cinsel istismar faili yargılanmıyor
Sonraki Haber
Nagehan Şaşmaz'ın yazışmalarını gizlice ele geçiren Necati Şaşmaz'a 12 yıla kadar hapis istemi