Ana SayfaGüncelÖcalan’a 6 aylık avukat yasağı Meclis’te

Öcalan’a 6 aylık avukat yasağı Meclis’te

HABER MERKEZİ – PKK lideri Öcalan ile İmralı’da birlikte tutulduğu diğer üç isme 6 aylık avukat görüş yasağı konulması Meclis’e taşındı. HDP’li vekil Uca ve Tosun’un Adalet Bakanı Gül’ün yanıtlaması talebiyle verdiği önergelerinde, her tutuklunun ve hükümlünün avukatlarıyla iletişim kurabilmesinin yasalar ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alındığı belirtilerek, “6 aylık avukat yasağının nedeni nedir?” diye soruldu.

21 yılı aşkın süredir İmralı F Tipi Kapalı Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan PKK lideri Abdullah Öcalan ile Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım’a 6 ay avukat yasağı getirilmişti.

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine Bursa 2’nci İnfaz Hakimliği’nin görüş yasağı 23 Eylül’de alınmıştı.

Söz konusu görüş yasağı HDP’li Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun ve Batman Milletvekili Feleknas Uca tarafından verilen önergelerle Meclis gündemine taşındı.

“Yasal olan haklarından yararlanması bile işkenceye dönüştürüldü”

PKK lideri Öcalan’a 15 Şubat 1999’da Türkiye’ye getirildiği ilk günden bugüne kesintisiz bir tecrit uygulandığını belirten Tosun, önergesinde Öcalan’ın 21 yıldır hukuki haklarından hiçbir zaman düzenli olarak yararlanamadığını kaydetti ve ekledi:

Ne zaman ki devlet uygun gördü, o zaman ailesi veya avukatlarıyla ender de olsa görüştürüldü. Yani yasal olan haklarından yararlanması bile işkenceye dönüştürüldü. Devletin dayattığı tecrit koşulları altında hayati risk taşıyarak, sağlığı gözardı edilerek İmralı Yüksek Güvenlikli Cezaevinde tutuluyor.

Bunun yanı sıra her tutuklunun ailesi ve avukatlarıyla iletişim kurabilmesi yasalar ve Türkiye’nin bağlı olduğu uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmıştır. Hükümlü ve tutuklulara tecridin uygulanmasını yasaklayan kural, işkence yasağıyla aynıdır ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3’üncü maddesinde de yasaklanmıştır.

Öcalan’a ve aynı cezaevinde bulunan diğer tutuklulara uygulanan tecridin ne iç hukukta ne de uluslararası sözleşmelerde yer almadığını vurgulayan Tosun, şunları belirtti:

27 Temmuz 2011 itibariyle şiddetlenen tecrit koşullarıyla birlikte İmralı’da tutulan mahpusların mektup alma ve verme hakları bir bütün olarak engellenmiş ve avukatlarıyla savunmaya dönük belge alışverişi mümkün olmamıştır.

Ayrıca, 5275 sayılı Ceza İnfaz Yasası’nın 25’inci maddesi gereğince ağırlaştırılmış müebbet statüsündeki hükümlülerin 15’er günlük periyotlarla bir saat boyunca aile ve vasileri ile görüşme hakları yasal güvence kapsamındadır.

Tosun, en son Mayıs 2019’da avukatlarıyla görüşen Öcalan’ın, bu tarihten sonra yaklaşık 1,5 yıldır avukatlarıyla görüşme gerçekleştiremediğini belirtti ve ekledi:

Bu süreçte yangın ve pandemi gibi mahpusların yaşamını riske eden olaylar yaşanmasına rağmen 27 Nisan 2020’de sadece bir defaya mahsus telefon görüşmesi yaptırılmıştır.

Bunun dışında mahpusların dış dünya ile temas sağlayabilecekleri bütün araçlar ellerinden alınmıştır. Kendilerinden sağlıklı bir haber alamamanın yanı sıra mevcut koşullar, sosyal ve duyusal izolasyonu kötü muamele ve işkence boyutuna ulaştırmıştır. Ayrıca, bu konuda verilen soru önergelerimiz yanıtsız bırakılmaktadır.

HDP’li Tosun önergesinde yine, Avrupa Konseyi İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin (CPT), İmralı Cezaevi’ne ilişkin yayınladığı son raporda yer alan “2011 tarihinden bu yana avukat ziyaretinin gerçekleştirilmemesi ve iletişim yasağının daha da kötüleştiği” yönündeki ihlalleri de hatırlattı.

“İmralı’da koronavürüs tedbirleri ne aşamada?”

Tosun önergesinde, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e yanıtlaması talebiyle şu soruları yöneltti:

  • İmralı Cezaevi’nde tutulan Abdullah Öcalan’la ailesi ve avukatlarının düzenli telefon görüşmesi yapması talebinin cevapsız bırakılması, aile ve avukat görüşmesi taleplerinin karşılıksız bırakılması gibi tecrit uygulamalarının gerekçesi nedir?
  • Hangi yasal dayanak ile asgari iletişim talepleri dahi engellenmektedir?
  • Abdullah Öcalan’ın sağlık durumuyla ilgili ailesi ve avukatlarına düzenli bilgi verilmesine yönelik bakanlığınızın bir çalışması var mıdır?
  • CPT raporunun tavsiye kararlarında belirtildiği gibi, mahpusların haberleşme ve görüş haklarını kullanmalarına ilişkin gerekli adımlar atılacak mıdır?
  • Uluslararası ve iç hukukta işkence olarak tanımlanan tecrit uygulamasına son vermeye yönelik bir girişiminiz olacak mıdır?
  • İmralı Cezaevi’nde koronavirüs salgını nedeniyle ne tür tedbirler alınmıştır?

Uca: 6 aylık avukat yasağının nedeni nedir?

HDP’li Uca da avukat görüş yasağı kararına dair verdiği önergesinde tutukluların avukatlarıyla iletişim kurabilmesinin yasalarla ve Türkiye’nin bağlı olduğu uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan bir hak olduğunu hatırlattı.

Uca önergesinde, Adalet Bakanı Gül’e şu soruları yöneltti:

  • Abdullah Öcalan ve İmralı Adası Cezaevi’nde bulunan diğer mahpuslara uygulanan 6 aylık avukat yasağının nedeni nedir?
  • Sayın Öcalan’ın ve diğer mahpusların avukatlarıyla görüştürülmemesinin uluslararası ve iç hukukta karşılığı nedir?
  • Uluslararası ve iç hukukta işkence olarak tanımlanan tecrit uygulamasına son vermeye yönelik bakanlığınızca yürütülen bir çalışma mevcut mudur?
  • İmralı’daki mahpuslar iletişim hakkından faydalanabilmektedirler mi? Temel haklardan biri olan iletişim hakkı İmralı Cezaevinde halen engellenmekte midir?
  • Türkiye’nin üyesi olduğu AKPM’nin karar metninde belirtilen, Sayın Öcalan ve İmralı’daki diğer mahpuslara ilişkin çağrısını dikkate alıp, bununla ilgili yasal bir düzenleme çalışması mevcut mudur?
  • CPT raporunun tavsiye kararlarında belirtildiği gibi, mahpusların haberleşme ve görüş haklarını kullanmalarına ilişkin gerekli adımlar atılacak mıdır?

Öcalan’la görüşmeler

Abdullah Öcalan’ın avukatları Newroz Uysal ve Rezan Sarıca

Abdullah Öcalan, DTK Eşbaşkanı Leyla Güven öncülüğünde başlatılan açlık grevleri sürerken avukatlarıyla 8 yıl aradan sonra ilk kez görüşebilmişti.

2 Mayıs 2019’da gerçekleşen görüşmeyi takip eden görüşmelerde Öcalan’ın çağrısı üzerine aylardır süren açlık grevleri ile ölüm oruçları sonlandırılmıştı.

Öcalan 2 Mayıs’ı takiben 22 Mayıs, 12 Haziran ve 18 Haziran’da gerçekleşen avukat görüşlerinde “çözüm” mesajları vermişti.

Ancak 23 Haziran 2019 tarihindeki tekrarlanan İstanbul seçimlerinin ardından görüşmeler yine askıya alınmıştı. Ne avukatlar ne de aile yaklaşık 2 aydır İmralı’ya gidemiyordu.

Son olarak Öcalan’ın avukatları Newroz Uysal ve Rezan Sarıca’nın, İmralı Cezaevi’ne giderek müvekkilleriyle bir görüşme gerçekleştirdiği 7 Ağustos 2019’da kamuoyuna duyurulmuştu.

İmralı Adası’nda 27 Şubat 2020 tarihinde çıkan yangının ardından Öcalan’ın avukatları müvekkilleri ile 3 Mart’ta bir görüşme daha gerçekleştirmişlerdi.

Avukatların son görüşmenin yapıldığı 3 Mart’tan bu yana müvekkilleriyle görüşmek için yapmış olduğu hiçbir başvuruya olumlu ya da olumsuz yanıt verilmedi.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Bitlis'te 24 köy ve mezradaki sokağa çıkma yasağı 27 gün sonra bitti
Sonraki Haber
Edanur Şahin cinayeti: Boşandığı ve evli olduğu erkekler tarafından bıçaklandı