Cezaevi idaresi yargı dağıttı: Basınımız özgür

HABER MERKEZİ – Van’da yaptıkları haberler nedeniyle tutuklanan dört gazeteciden Cemil Uğur’un cezaevinden Evrensel Gazetesi’ne gönderdiği mektuba ‘sakıncalı’ denilerek el konuldu. Gerekçe olarak ise işkenceyle öldürülen Metin Göktepe ve yargıdaki adaletsizliğe dair ifadeler gerekçe gösterildi. Cezaevi idaresi, mektupta ‘basının özgür olmaması gibi asılsız iddialara yer verilmiştir’ ifadelerini kullandı.

Van’ın Çatak ilçesi kırsalında operasyona çıkan askerler tarafından 11 Eylül 2020’de gözaltına alındıktan sonra işkenceye uğrayıp helikopterden atılması sonucu yaşamını yitiren Servet Turgut ile ağır yaralanan Osman Şiban’ın haberiyle alakalı olarak 9 Ekim’de tutuklanan gazetecilerden Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Cemil Uğur’un, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Evrensel Gazetesi’ne gönderdiği mektuba cezaevi idaresi tarafından el konuldu.

Cezaevi Müdürlüğü, 8 Ocak 1996’da İstanbul’da gözaltında işkence yapılarak öldürülen Evrensel gazetesi muhabiri Metin Göktepe ve yargıdaki adaletsizliklere ilişkin ifadeleri gerekçe gösterdi.

Müdürlük kararında şu ifadelere yer verdi:

Gazeteci Metin Göktepe’nin ölüm olaylarından bizzat iktidarın sorumlu tutulduğu, ülkemizde basının özgür olmaması ve yargıda adaletsizliğin olduğu, gazetecilerin gerçek olayları yayımladıkları için baskı ile gözaltına alınıp bu şekilde susturulmaya çalışıldıkları gibi asılsız iddialara yer verildiği, ayrıca Evrensel Gazetesi’nin de gerçekleri yansıttığı için Ceza İnfaz Kurumları’na alınmadığı yönünde yalan yanlış beyanlarda bulunarak toplumun galeyana getirilmeye çalışıldığı ve ilgili içeriklerin mektubun geneline hüküm sürdüğü anlaşılmıştır.

Mezopotamya Ajansı’nın haberine göre Müdürlük, “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme suçu” ve “Toplumda kin nefret uyandıran, kişi ve kurumları hedef gösteren, devletin bölünmez bütünlüğünü birlik ve beraberliğini hedef alan, suça konu olacak şekilde içeri ve dışarıya talimat niteliği olan, mektup hükümlü ve tutukluya verilmez ve gönderilmez” hükümleri gerekçesiyle mektubun “suç unsuru” içerdiğini iddia etti.

Kararın devamında ise, “Kurumun asayiş ve güvenliğini tehlikeye düşüren, görevlileri hedef gösteren, terör ve çıkar amaçlı suç örgütü veya diğer suç örgütleri mensuplarının haberleşmelerine neden olan kişi veya kuruluşları paniğe yöneltecek yalan ve yanlış bilgileri tehdit ve hakaretleri içeren mektup, faks ve telgraflar hükümlüye verilmez. Hükümlü tarafından yazılmış ise gönderilmez” hükmü gereğince mektubun “alıkonulduğu” belirtildi.

Gazeteci Uğur, karara karşı Van İnfaz Hakimliği’ne itirazda bulundu.