Ana SayfaGüncelIŞİD’li oğlu Türkiye’ye geçti: Canlı bomba olabilir

IŞİD’li oğlu Türkiye’ye geçti: Canlı bomba olabilir

HABER MERKEZİ – Bingöl’deki radikal İslamcı dernekler üzerinden IŞİD’e katılan oğlunun izini süren baba Fatih Dağ, yakın zamanda Türkiye’ye giriş yaptığı bilgisine ulaştı. Baba, oğlunun canlı bomba saldırısında kullanılmasından endişe ediyor.

Bingöl’de yaşayan 46 yaşındaki Fatih Dağ, üç yıl önce IŞİD’e katılan oğlu Ahmet Arif’i arıyor.

Mezopotamya Ajansı’ndan Ömer Çelik’in haberine göre 2018 yılında annesine “Pikniğe gidiyorum” diyerek evden çıktıktan sonra bir daha geri dönmeyen Ahmet Arif Dağ, dört arkadaşıyla birlikte IŞİD’e katıldı.

O günden beri oğlunu bulmaya çalışıp, çalmadık kapı bırakmayan baba Dağ, bireysel çabaları sonucu oğlunun yakın zamanda Türkiye’ye giriş yaptığı bilgisine ulaştı.

Dağ, oğlunun canlı bomba saldırısında bulunması kaygısını yaşıyor.

Dağ, oğlunun IŞİD mensupları tarafından beyninin nasıl yıkandığını ve onu bulmak için yıllardır verdiği çabayı anlattı.

Giyim kuşamı değişti

Bingöl’de ticaret ve meslek lisesi mezunu olan oğlunu 2013 yılında staj görmesi için akrabaları olan F.D. isimli bir bilgisayarcının yanına verdiğini dile getiren Dağ, bu kişinin yanında staj görmeye başlamasıyla birlikte oğlunun giyim kuşamı ve düşüncelerinde değişiklikler fark ettiklerini belirtti.

Bu konuda onunla defalarca konuşmaya çalıştıklarında kendilerini dinlemeyip, sürekli “Siz kafirsiz” gibi sözler sarf ettiğini paylaşan baba, oğlunun bir süre sonra kentin Beşyol mevkiinde bulunan Islah-Der isimli bir derneğe gidip gelmeye başladığını anlattı.

Beyinlerini yıkadıkları gençleri IŞİD’e gönderme faaliyetleri yürüten bu dernekle ilgili kendileri gibi yüzlerce ailenin şikayette bulunduğunu söyleyen baba Dağ, bu dernekle ilgili hiçbir işlem yapılmadığı için engellemeye çalışmalarına rağmen oğlunun buraya gidip gelmeye devam ettiğini anlattı.

Dağ, oğlunun buraya gitmeye başladıktan bir süre sonra 2017 yılında tutuklanıp, iki ay gibi bir süre Bingöl Cezaevi’nde kaldığını kaydetti.

‘Cezaevinde tutun’ dediler 

Oğlunun geçirdiği değişimden endişe ettikleri için eşiyle birlikte savcının yanına gidip, cezaevinde tutulmasını bile istediklerini kaydeden baba, “Tahliye edildikten bir süre sonra kendisiyle görüştüğümde, ‘Ben artık bunların ne olduğunu anladım, içlerine gitmeyeceğim’ dedi. Meğerse bizi kandırmış. 28 Eylül 2017 günü ortadan kayboldu” dedi.

Oğlunun peşine düştü

Hemen oğlu ve birlikte gittiği arkadaşlarından Cihat Yılmaz’a telefonla ulaşmaya çalışan baba Fatih Dağ, her ikisinin de telefonları çalmasına rağmen yanıt alamadı.

Bunun üzerine oğlunun Abdülaziz isimli bir başka arkadaşının yanına giden baba, bu kişiden “3-4 gün bekle, sınırı geçip geçmedikleri ortaya çıkar” yanıtı alınca emniyetin yolunu tuttu.

Dağ, sonrasında yaşananları şu sözlerle dile getirdi:

TEM Şube’de DAİŞ masasına çocuğumun durumunu anlattım. Telefonunu aradığımda hala çaldığını söylediğim halde ne sinyal bulmanın peşine düştüler ne de başka bir şey. Savcılığa başvurdum yine sonuç alamadım. Çocuğumu bu şekilde bulamayacağımı anlayınca ben de kendi çabalarımla oğlumun izini bulmaya koyuldum.

Hücre yapılanmasında çıktı

Oğlunun izini bulmaya çalışırken çocukları IŞİD’e katılan başka ailelerle tanışmaya başlayıp, birbirleriyle bilgi alışverişinde bulunduklarını aktaran baba Dağ, yine Bingöllü olup El Nusra veya IŞİD’e katılan kişilere ulaşıp, bilgiler almaya çalıştığını ifade etti.

Dağ, “Bu süre zarfında oğlumun hücre yapılanması içerisinde yer aldığını öğrendim. Tabi bunun ne demek olduğunu başlarda bilmiyordum. Yavaş yavaş hücre yapılanmalarının aslında canlı bomba saldırıları yapan ekipler olduğunu öğrendim. Bu kişileri aynı örgütteki diğer kişilerden bile saklıyorlar” diye konuştu.

İki kez temas kurdu

Peşine düştüğü oğluyla ilk teması 23 Nisan 2018’de Facebook üzerinden kurabildiğini belirten Dağ, şunları söyledi:

Oğlumun pişman olduğunu söylemesini beklerken beni kendi düşüncesine ikna etmeye çalıştı. Bu hayal kırıklığından sonra 6 ay boyunca hiçbir temas kuramadım. Aralık 2018’de yine Facebook üzerinden temas kurdu. Bana, evli ve bir çocuğunun olacağını söylemişti. Evlendiğine göre intihar bombacısı olmaz diye kafamda kurmaya başladım. Sonrasında da tamamen ilişkimiz kesildi.

Türkiye’ye gelip gitti

Baba Fatih Dağ, bir buçuk yıl kadar önce oğlunu aramaya devam ettiği sırada ayrı yaşadıkları eşine ulaşıp, kendilerini “istihbarat” olarak tanıtan kişilerle bir görüşme gerçekleştirdiği bilgisini de paylaştı.

Muhtemelen izini kaybettikleri için kendilerinden bilgi almak isteyen bu kişilerin en son 2019’da İdlib’de görüldüğü bilgisi verdikleri oğlunun evliliğini teyit edemediklerini söyleyip, “Sizi kandırmış olabilir” dediklerini anlatan baba, “Sonrasında araştırmalarım sonucunda oğlumun Nisan 2020’de Türkiye’ye giriş yaptığını ve sonrasında geri çıktığını öğrendim. Urfa’nın Akçakale ilçesi üzerinden gitmeye çalıştıklarını fakat gidemediklerini, bunun üzerine Hatay üzerinden İdlib’e geçtiklerini öğrendim. Orada bir süre kaldıktan sonra Suriye-Irak sınırında ‘El Bukemal’ denilen bir yere gitmişler” diye belirtti.

‘Kaygım kendisini patlatması’

Aramalarını sürdürmeye devam ettiği oğlunun yakın zamanda yeniden Türkiye’ye geldiği bilgisine ulaştığını söyleyen baba Fatih Dağ, oğlunun bir yerde canlı bomba saldırısında bulunmasından endişeleniyor.

Çocuğum barbar bir yapının içerisinde. Kaygım, kendisini bir yerde patlatması; bundan dolayı sivil insanların ölmesi, zarar görmesidir. Bunun kaygısını çok yoğun bir şekilde yaşıyorum. Bu kaygıyla sesimi duyurmaya çalışıyorum. Yaşam insanın kendisine armağan edilmiş bir şeydir. Bir başkasının bunu almaya hakkı yok. Bunu oğluma da defalarca anlattım. Böyle bir şeyi yapabileceğine emin değilim ama ulaştığım bilgilerden, bulunduğu yerden dolayı kaygılarım artmış durumda. Oğlumu zihin olarak kaybettiğimi biliyorum ama kendini patlatacağı zaman başkalarının ölmesi beni rahatsız eder. Bundan büyük üzüntü duyarım. Bunu engellemek için elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Çaresiz bir noktadayız. Benim gibi birçok aile çaresiz.


PAYLAŞ:
    WhatsApp'da Paylaş!   Telegram'da Paylaş!     Yazdır   E-Posta Gönder

Önceki Haber
Cezaevlerindeki açlık grevi 70'inci gününde
Sonraki Haber
Savcıya göre telefonunuz kapalıysa örgüt kampında olabilirsiniz