Natasha Turak imzasıyla CNBC’de yayımlanan analiz haberde, binlerce ölüme ve büyük bir yıkıma neden olan depremler için “Türkiye’nin geleceği için kritik bir zamanda oldu” yorumu yapıldı.
Maraş merkezli depremlerle ilgili ABD medyasında yer alan analiz haberde yaklaşan seçimlere dikkat çekildi.
Seçime yönelik vaatlerin geleceğinin belirsiz olduğu yorumu yapılan haberde, depremin Türkiye’nin geleceği için kritik bir zamanda gerçekleştiği vurgulandı.
Analiz haber, Natasha Turak imzasıyla CNBC’nin internet sitesinde yer aldı.
VOA Türkçe’nin aktardığı haberde, bu yılın Türkiye için özellikle dönüm noktası olduğu belirtiliyor, mayıs ayında planlanan seçime dikkat çekilerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan iktidarda kalsa da kalmasa da seçimin Türkiye toplumu, ekonomisi, para birimi ve demokrasisi için büyük sonuçları olacağı kaydediliyor.
Erdoğan’ın afeti idare etme şekli ve birçok binanın bu tür sarsıntılar için uygun olmadığının ortaya çıkmasıyla gelebilecek hesap verme çağrılarının Cumhurbaşkanı’nın siyasi geleceğinde önemli bir rol oynayacağı yorumu yapılıyor.
Cribstone Stratejik Macro’nun kurucusu Mike Harris, “Eğer kurtarma çabaları kötü idare edilir ve insanlar hayal kırıklığına uğrarsa ters tepki olur” diyor.
Harris, “Bir diğer konu da tabi ki yıkılan binalar. Bunların yeni kanunlara göre yapılması ve yetkililerin yönetmelikleri uygulamaması, Erdoğan için önemli oranda geri tepmeye neden olabilir. Yani Erdoğan, söylemin kontrolünü kaybetti” ifadelerini kullanıyor.
Bazı uzmanlar Erdoğan’ın seçimi erkene çekmesini, tartışmalı ekonomi politikaları geri tepmeden önce seçimi kazanma isteğine bağlıyor.
Harris’e göre enflasyonun yüzde 80’lere ulaştığı “tuhaf durumu” bizzat Erdoğan’ın kendisi yarattı. Mike Harris, bununla birlikte Erdoğan’ın bugünden seçime kadar para birimini istikrarlı şekilde tutması gerektiğini kaydediyor.
Hükümetin uygulamaya koyduğu kur korumalı hesabı ‘yaratıcı’ olarak niteleyen Harris, bununla birlikte Erdoğan’ın seçimi kazanması halinde Türk Lirası’nın değerinin büyük düşüş yaşayacağını belirtiyor.
Harris, buna gerekçe olarak, güvenin olmayacağını ve “Erdoğan’ın yarattığı yapay senaryonun uzun bir süre sürdürülemeyeceğini” vurguluyor.
‘Seçim öncesi vaatlerin uygulanması mümkün olmayabilir’
Analiz haberde Erdoğan’ın, maaşların arttırılması ve emeklilik yaşının düşürülmesi gibi seçim öncesi vaatlerinin uygulanmasının mümkün olmayabileceği, çünkü daha fazla kamu kaynağının yıkılan kentlerin inşasına harcanmasının gerekeceği kaydedildi.
Son yıllarda yatırımcılar paralarını Türkiye’den çekiyor. Bununla birlikte Mobius Capital Partners’tan Mark Mobius, depremlere ve ekonomik sorunlara rağmen Türkiye’den çıkmamakta kararlı olduklarının mesajını veriyor.
Mobius, konu Türkiye’ye yatırıma geldiğinde Türkiye’nin hala yatırıma uygun olduğunu düşündüklerini belirtiyor.
Mark Mobius, “Türkler çok esnek, problemlere ve felaketlere adapte olabiliyorlar, yüksek enflasyona ve zayıf Türk Lirası’na rağmen. Yani bu Türkiye’ye yatırım konusunda bizi korkutmuyor” diyor.
Mobius, Türkiye’de depreme hazırlık derecesinin Erdoğan’ın seçilme şansını etkileyebileceği görüşünü de dile getiriyor. Mobius, “Bu büyük problemlerden biri, bina yapım yönetmeliği bazı bölgelerde standartlara uygun değil” diye belirtiyor.
Türkiye’nin küresel sahnedeki politikaları nasıl etkilenecek?
Analiz haberde Türkiye’nin geleceğinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kiev’le Moskova arasında arabuluculuk yaptığı da hesaba katıldığında Rusya-Ukrayna savaşını da etkileyebileceği yorumu yapılıyor.
İstanbul’daki Ekonomik ve Dış Politika Merkezi’nin başkanı Sinan Ülgen, depremler nedeniyle Türkiye’nin NATO’daki duruşu yüzünden Batılı ülkelerden gördüğü baskıdan biraz kurtulacağını belirtiyor.
Ancak Ülgen’e göre bu durum geçici olacak ve birkaç hafta sonra dış politikada işler yeniden eski düzene dönecek.
Türkiye’nin afetler karşısında önemli kapasitesi olduğunu belirten Ülgen, bununla birlikte kapasite ne olursa olsun bu kadar büyük bir depreme yanıt vermek için yetersiz kalacağını da kaydediyor.