Partilerinin kadın özgürlükçü fikriyatlarının Yeşil Sol Parti ile devam edeceğini söyleyen HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, bildirgeye dair, “Ekonomiden Kürt sorunun çözümüne; demokratik cumhuriyette kadınların nerde duracağından engelli kadınların yaşadıkları sorunlara; mülteci kadınlardan roman kadınlara kadar geleceğin inşası için eşitlik ve özgürlük mücadelesini bir adım daha öteye taşıma iddiasıyla beyannamemizi açıklayacağız” dedi.
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti), 30 Mart’ta açıkladığı Seçim Beyannamesi’nin ardından bugün de Kadın Beyannamesi’ni açıklıyor.
Ankara Hilton Otel’de düzenlenecek olan programda, beyannameyi Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran ve Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Canan Çalağan açıklayacak.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar ise toplantının açılış konuşmalarını yapacak.
“Kadının yaşamın her alanında yaşadığı sorunları tespit eden ve sadece tespitle kalmayarak yeni dönemi nasıl örebileceğimize dair planladığımız bir beyannameyi paylaşacağız” diyen HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, açıklama öncesi kadın politikaları, eşit temsiliyet ve beyannameye dair Gazete Karınca’ya değerlendirmelerde bulundu.
‘Yapılan politikalarla kadınların yaşam alanı daha fazla daralıyor’
Daha önce defalarca parti kapatmalarla yüz yüze kalmış bir gelenekten geldiklerini belirten Acar Başaran, “Seçime Yeşil Sol Parti adı altında girecek olmamız fikriyatımıza dair bir değişiklik yaratmayacak. Kadın özgürlükçü fikriyatımız Yeşil Sol Parti’de de devam edecek” diyerek sözlerini şu şekilde sürdürdü:
Kadınlar açısından çok zorlu süreçleri beraber atlattık. Aslında bu zorlu süreçlerden bütün toplumsal kesimler etkilendi ama bütün kesişimsel alanları göz önünde bulundurursak bu süreçlerden en ağır etkilenenler kadınlar oldu. Savaş politikalarından da Kürt sorunun çözümsüzlüğünden de ekonomik krizden de demokrasiden geriye düşmekten de tekçi, faşizm rejiminin inşasından da en fazla etkilenen kadınlar oldu. AKP ilk iktidara geldiğinde kadınlara az bir alan açmış gibi olsa da özellikle son dönemde rejimin daha da tekleşmesi, militarist politikaların daha fazla ön plana çıkmasıyla beraber kadınların yaşam alanın daha fazla daraldığını görüyoruz.
‘Seçime giderken kadınların kazanımları pazarlık konusu oluyor’
Acar Başaran, 2011’den sonra kadınların adım adım bütün kazanımlarının hedeflendiğini söyleyerek şu örnekleri paylaştı:
Kürtajın fiili olarak yasaklanmasından eş başkanlık sisteminin hedef haline getirilip terörize edilmesine, belediyelere atanan kayyumlardan sonra kadın kurumlarının kapatılmasına, 15 Temmuz Darbe girişiminden sonra anlarca kadın kurumunun kapısına kilit vurulmasına ve en nihayetinde İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı cumhurbaşkanının bir imzasıyla geri çekinilmesine kadar geldik. Şimdi de seçime girerken kadınların kazanımları pazarlık konusu yapılıyor.
‘Kadın mücadelesinin toplam mirası sayesinde meclisteyiz’
Cumhur ittifakı içerisinde 6284 sayılı kanunun ‘bir pazarlık konusu’ yapıldığını hatırlatan Acar Başaran, “Bu durum kadınlar açısından önümüzdeki döneme dair tehlikenin büyüklüğünü gösteriyor. Kadınların bütün yaşam alanın daraltılması söz konusu” dedi ve şöyle devam etti:
Diğer taraftan da Millet İttifakı’nın kadın perspektifi açısından zayıflıkları da söz konusu. İktidar değişse bile kadınların mücadelesinin devam ettiği bir süreç var tam da bu nedenle aslında Yeşil Sol Parti’nin parlamentoda olması, kadın temsiliyetini oradan doğru arttırarak kadın mücadelesini meclisten doğru yükseltmesine ihtiyaç var. Tabi ki altını çizmek gerek, kadın meclisimiz kadın mücadelesini sadece parlamento zeminde gören bir yaklaşım söz konusu değil. Kadınlar kazanımlarını sadece Meclis’ten edinmedi. Kadınlar sokaklarda alanlarda defalarca her küçük kazanım için darp edildi, gözaltına alındı. Tutuklandı, hedef gösterildi. Türkiye kadın mücadelesinin toplam mirası sayesinde bizler de meclisteyiz ve bu mirasın mecliste devamını sağlamaya çalışıyoruz.
‘Beyanname yeni dönemi nasıl öreceğimizin planı’
Bugün açıklayacakları Yeşil Sol Parti Kadın Beyannamesi’ne işaret eden Acar Başaran, “Yeni dönemde kadınları belli sınırlar içerisine sıkıştırmaya çalışan; yaşamlarımızın, geleceğimizin üzerinde politika yürütmeye çalışan erkek egemen siyasetlere yaklaşımlara karşı Yeşil Sol Parti’de de bunu değiştirmenin öncülüğünü hedefliyoruz” dedi. Acar Başaran açıklanacak beyannameye dair şunları aktardı:
Kadınlarla beraber yapacağız bu öncülüğü. Kadın dayanışmasını, kadın ittifakını büyüterek bu süreci örgütleyebileceğimize inanıyoruz. Bugün kamuoyuyla paylaşacağımız her başlıkta vaatlerimiz ve geleceğimize dair neler yapacağımız konusunda yaklaşımız söz konusu olacak. Kadının yaşamın her alanında yaşadığı sorunları tespit eden ve sadece tespitle kalmayarak yeni dönemi nasıl örebileceğimize dair planladığımız bir beyannameyi paylaşacağız.
‘Mücadeleyi bir adım daha öteye taşıma iddiasıyla beyannamemizi açıklayacağız’
Ekonomiden Kürt sorunun çözümüne; demokratik cumhuriyette kadınların nerde duracağından engelli kadınların yaşadıkları sorunlara; mülteci kadınlardan roman kadınlara kadar sayamadığım yaşamın her alanında olan kadınların özgür ve eşit bir geleceğe sahip olabileceği, kazanımları koruyabileceği ve yasal güvencenin sağlanabileceği, kadınların sokak ortasında erkekler tarafından katledilmediği, anadilinde destek alamadığı için şiddet gördüğü, taciz edildiği tecavüz edildiği, emeğinin bedenin sömürülmediği, bakım yükünün omuzlarına yüklenmediği bir geleceğin inşası için eşitlik ve özgürlük mücadelesini bir adım daha öteye taşıma iddiasıyla beyannamemizi açıklayacağız. Bunu Yeşil Sol Parti kadın beyannamesi olarak açıklıyoruz ama tek başımıza yapmayacağız. Kadın mücadelesi her yerde olacak ve ortaklaşarak, dayanışarak ittifakları büyüterek kazanımları büyüteceğiz.
‘Kadınların siyasette yer almak istemesi çok önemli’
Yeşil Sol Parti aday adayı başvurularına kadınların yoğun ilgisi olduğunu vurgulayan Acar Başaran, “Bu kadar çok kadın aday adayı başvurusu olması, kadınların siyasette yer almak istemesi çok önemli çünkü uzun yıllar boyunca Türkiye’de siyaset hep erkek işi olarak, hatta belli bir yaş üstü, belli bir ekonomik zümrenin işi olarak görüldü” dedi ve devam etti:
Biz hep tam da bunun karşısında ve demokratik siyaseti savunan bir yerde, toplumun yarısını oluşturan kadınların siyasette en az eşit temsiliyetle yer alması gerektiğini savunan yerdeydik. Bu sebeple partimizin perspektifine denk, bu kadar çok başvurunun olması bizi çok mutlu etti. Her başvuran kadın bence kendi açısından da çok büyük bir adım atmış oluyor. Çünkü bu kadar faal erkek egemen bir toplumda kadınların gelip aday adayı olması ve buna kendini hazır hissetmesi çok önemli.
‘Hedefimiz her yerde fermuar sistemini hayata geçirmek’
Tüzüklerindeki ve programlarındaki eşit temsiliyet kotasını sağlamak için bir çalışma içerisinde olduklarını ifade eden Acar Başaran, sözlerini şöyle sürdürdü:
Yüzde 50 adaylaşma diyoruz ama kadınların seçilemeyecekleri bir yerdeki adaylaşmadan söz etmiyoruz. Daha önceki süreçlerde de bu hedefle yola çıktık. Belki tam olarak sağlayamadık yüzde 38.5’lara ulaşabildik parlamentoda ama bu dönem hedefimiz. Fermuar sistemini her yerde uygulamaya geçirmek. Seçilebilecek yerlerden yüzde 50 kadının seçilebilmesi için de ekstra bir çaba içerisinde olacağız. Ama tabi ki hedefimiz sadece yüzde 50’nin kadın olması değil. Türkiye çok farklı kimliklerin, inançların, farklı toplumsal kesimlerin de bulunduğu bir zemin. Demokratik siyasetin de bir alanı kadın temsiliyetiyse biri de toplumdaki farklı kesimlerin temsiliyeti olacaktır.
‘İlk sıraya kadın adayları koymak için bir çalışma yürütüyoruz’
İlk sıralarda kadın adayları göstermeyi hedeflediklerini kaydeden Acar Başaran, “Mesela 3 vekil çıkabilen şehirlerde mümkün mertebe 2 kadın aday göstermeye çalışacağız” diyerek son olarak şunları söyledi:
Her yerde mümkün mertebe ilk sıralara kadın adayları vermeye çalışacağız. Bu bizim bir tutumumuz. Geçtiğimiz seçimlerde de belli yerlerde ilk sıraları kadınlara vererek aslında toplumdaki erkek egemen algıyı yıkmak için bir çabamız oldu. Bu dönem de aynı şekilde ilk sıraya kadın adayları koymak için bir çalışma yürütüyoruz. Henüz netleşmiş iller yok ama özgün bir çaba ile bu çalışmaları sürdürüyoruz.