ATK, hasta tutuklu Aysel Tuğluk için üçüncü kez “cezaevinde kalabilir” raporu verdi.
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) eski Eş Genel Başkanı ve eski milletvekili tutuklu siyasetçi Aysel Tuğluk hakkında avukatları yazılı açıklama yaptı.
Tuğluk’un uzun bir süredir tutuklu bulunduğu cezaevinde Demans hastalığıyla mücadele ettiği hatırlatılan açıklamada, “İlk olarak Şubat 2021 tarihinde Seka Devlet Hastanesinin tanı koyup tedaviye başlamasının ardından aralıklarla Kocaeli Devlet Hastanesi ve ATK İhtisas Dairelerinde muayeneleri gerçekleşmeye devam etmiştir” denildi.
Açıklamada, Tuğluk’un sağlık durumunun birlikte kaldığı arkadaşları, avukatları ya da aile üyelerinin yanı sıra cezaevi personeli ve yöneticileri tarafından da yakından gözlendiği belirtilerek şunlar ifade edildi:
Belirtmek isteriz ki, unutkanlığının ciddi boyutlarda olması ve sağlık durumunun geldiği kritik aşama sebebiyle cezaevi gözlem kurulu tarafından Mart 2022 tarihinden bu yana periyodik olarak ‘değerlendirmeye tabi tutmama’ kararları verilmektedir. Bunun dışında cezaevi tabipliğinin ya da bağlı bulunulan ASM hekiminin reçete içerikleri de hastalığın geldiği aşama sebebiyle bir başkasının yardımı olmaksızın cezaevinde yaşamını idame ettiremeyeceğini gösteren diğer belgelerdir.
‘Tek yanlı ve bilimsellikten uzak’
Mart, Nisan ve Mayıs aylarında edindikleri tıbbi belgeler, birlikte kaldığı tutukluların tanıklıkları, avukatların gözlemleri, cezaevi gözlem kararları ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nın (TİHV) bilimsel mütalaasıyla birlikte Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuruda bulunulduğu kaydedilen açıklamada, başvuruda cezanın infazını ertelenmesinin talep edildiği belirtildi.
Açıklamada, başvuru üzerine Tuğluk’un Adli Tıp Kurumu (ATK) 3’üncü İhtisas Kurulu’na günü birlik götürüldüğü ve 22 Haziran’da yeni bir rapor tanzim edildiği ifade edildi.
ATK’nin yine Tuğluk’un cezaevinde yalnız kalamayacağına dair verilen sağlık kurul raporları ve bilimsel uzman görüşlerinin tam tersi rapor verdiği kaydedilen açıklamada, “Son rapor, on kişilik bir kurul tarafından hazırlanmış olup, müvekkilin üç ay süreyle günlük olarak izlenmesinin gerekliliği ve ancak bu üç ayın sonunda kesin değerlendirme yapılabileceğine dair üç üyenin muhalefet şerhini barındırmaktadır” denildi.
ATK tarafından verilen son raporun bir yandan Tuğluk’un muayene esnasındaki birçok testteki hatırlama düzeyinin aşırı zayıflığını gösterdiği ve sayısal skorların ne kadar yetersiz olduğunu belirtiği kaydedilen açıklamada, “Öte yandan da bilimsellikten ve objektiflikten uzak şekilde ‘cezaevinde tek başına hayatını idame ettirebilir’ sonucunu içermektedir. ATK 3. İhtisas Kurulunun raporu; tek yanlı, çelişkili ve yüzeysel görüşler içeren, kanıta dayalı olmayan, bilimsellikten ve objektiflikten uzak bir dile ve içeriğe sahiptir” ifadelerine yer verildi.
2,5 yıldır karar yok
Söz konusu ATK raporuna karşı Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı ve ATK Üs Kurul nezdinde itirazların yapıldığı kaydedilen açıklamada, henüz Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) “ihtiyati tedbir talepli” yapılan başvuruda ise herhangi bir kararın verilmediği belirtildi.
Açıklamada, Tuğluk için hükümlü bulunduğu dosyada da yapmış oldukları bireysel başvurunun üzerinden 2,5 yıl geçmesine rağmen karara bağlanmadığı vurgulandı.
Açıklamada, “Müvekkilimizin anayasal hakkı olan insan onuruna uygun koşullarda tedavisinin sağlanması için ivedilikle tahliye edilmesi gerektiğinden konunun hukuki takibini her boyutta sürdürdüğümüzü ve kronik ilerleyici demans hastalığının geldiği aşamayı inkar eden ve gerçeğe aykırı rapor düzenleyen sağlık görevlileri hakkında da ilgili başvurularımızı sürdürdüğümüzü bir kez daha ifade etmek isteriz” denildi.