Aytaç Ünsal’dan Şenyaşar ailesine mektup: Her canın hesabını soracağız

Aytaç Ünsal’dan Şenyaşar ailesine mektup: Her canın hesabını soracağız

Adalet Nöbeti’nin 203’üncü gününde olan Şenyaşar ailesine mektup gönderen tutuklu avukat Aytaç Ünsal, “Bu uzun soluklu bir mücadele fakat eninde sonunda Şenyaşar ailesinden aldıkları her bir canın tek tek hesabını soracağız. Yüreğiniz bu inancın gücüyle dolsun” dedi.

Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan avukat Aytaç Ünsal, Urfa Adliyesi önünde 203 gündür öldürülen eşi ve çocukları için Adalet Nöbeti tutan Emine Şenyaşar ve oğlu Ferit Şenyaşar için bir mektup yazdı.

Mektubun girişinde, Grup Yorum’un, “Adil yargılanma” talebiyle 27 Ağustos 2020’de ölüm orucunun 238’inci gününde yaşamını yitiren avukat Ebru Timtik için bestelediği “Ebru’nun Türküsü” sözlerini yer veren Ünsal, Ferit Şenyaşar’a ithafen, “Sevgili kardeşim, arkadaşım, adalet yoldaşım merhaba” diyerek mektuba başladı.

Şenyaşar ailesinin artık kendi ailesi olduğunu belirten Ünsal, mektubun devamında şu ifadeleri kullandı:

Çünkü halk kocaman bir ailedir. Sadece bu zamana kadar tanımamıştık birbirimizi, sanki yıllarca bir biri birini görmeyen kardeşler gibi. Yüreğimin bir köşesi mezarda, diğer köşesi Fadıl’la hapishanede ve bütün yüreğim sizinle adliye önünde. Mektubunuzla birlikte başka bir arkadaşımın mektubuyla fotoğraflarınızı aldım. Çok sevindim. Görmek, hissetmek başka bir şey.

Uzun uzun baktım fotoğraflarınıza. Emine annemin gözleri bütün yaşananları anlatıyor gibi. O kadar çok şey var ki o gözlerde. Özlem, acı, hınç, adalete duyulan açlık. Bir de sizi İstanbul’dan Hak Meclisleri ziyaret etmiş. Emine anneye küçük hediyeler vermişler. Tam o sırada bir fotoğraf çekilmiş. Emine anne gülümsemiş. O gülüş için insan neler vermez ki. Söz olsun dedim kendi kendime, analarımızı güldüreceğiz.

Mektubunda bir bölüm etkiledi beni ‘Adliye önünde beklerken oradan geçen vatandaşların çoğu boşuna beklemeyin ‘adalet yok’ diyor.’ Evet, bunun farkındayız. Biz bunu direnerek geri getireceğiz. Çok doğru bir bakış açısı. Hayatta bedel ödemeden yani emek ve çaba verilmeden bir mücadele var mı? İşgal edilen bir ülkede, bedel verilmeden kovulan bir düşman var mı? Mücadele edilmeden kazanılan hak var mı? Tarihte bütün yaşananlar sizi kanıtlıyor. Halklar, küçük olanaklarla büyük gelişmeler yarattılar. Bu uzun soluklu bir mücadele fakat eninde sonunda Şenyaşar ailesinden aldıkları her bir canın tek tek hesabını soracağız. Yüreğiniz bu inancın gücüyle dolsun. 27 Ağustos yaklaşıyor. O gün Av. Ebru Timtik şehit düştü. Anadolu’daki bütün analar için, adalet için ömrünü verdi. Ebru, Emine ana gibi birçok gözü yaşlı ananın acısını, hıncını taşıyordu yüreğinde. Bunun gücüyle yüreğini zalimlerin suratına fırlattı. Sembol oldu. Asla unutulmayacak.

Sevgili Ferit yoğunluğunuz vardır biliyorum ama bana arada birkaç fotoğrafınızı gönderebilirsen çok mutlu olurum. Tabi mümkünse.
Burada bir kardeşiniz, oğlunuz, adalet yoldaşınız, avukatınız var. Ve sizi çok seviyor. Kendinize çok iyi bakın. Değerli avukatlarınıza da selamlarımı gönderiyorum. Görüşmek üzere, umutla.

Av. Aytaç Ünsal.

Ne olmuştu?

14 Haziran 2018’de Urfa’nın Suruç ilçesinde, AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın ‘seçim gezisi’ esnafa saldırıya dönüşmüştü. Hacı Şenyaşar, Adil Şenyaşar ve Celal Şenyaşar AKP’li Yıldız ve yakınları tarafından öldürüldü.

Şenyaşar ailesi yaşanan saldırıda, faillerin cezasız bırakılmasından dolayı, 201 gündür Urfa Adliyesi önünde nöbet eylemi gerçekleştiriyor.

Aytaç Ünsal

Aytaç Ünsal, avukat Ebru Timtik’le birlikte ‘adil bir şekilde yargılanmak’ için ölüm orucuna başlamıştı. Timtik, eyleminin 238’inci gününde, 27 Ağustos 2020’de yaşamını yitirmişti.

3 Eylül’de Yargıtay 16’ncı Ceza Dairesi tarafından hakkında ‘iyileşinceye kadar’ tahliye kararı verilen avukat Aytaç Ünsal ise bu karardan bir gün sonra, ölüm orucunun 215’inci gününde eylemini sonlandırmıştı.

Sonlandırdığı eylemin ardından Kasım ayında, Ünsal’ın İstanbul Sarıyer’e bağlı Küçükarmutlu mahallesinde tedavi gördüğü ev polisler tarafından basılmıştı. Aytaç Ünsal, yaşadıklarını “Ben daha ne olduğunu anlamadan uzun namlulu silahlar üzerime doğrultuldu ve ellerimi havaya kaldırmamı istediler” sözleriyle anlatmıştı.

10 Aralık 2020’de yeniden gözaltına alınan Ünsal tutuklanmıştı.