Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘Süratle dokunulmazlıkları kaldırılmalı’ dediği milletvekillerinden CHP’li Turan Aydoğan, “Asıl yargıyı etkileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. Bize soruşturmalarla, şikayetlerle geri adım attırtacak kimse yoktur” dedi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yalova Belediyesinde zimmet” iddiasıyla açılan davanın duruşmasında mahkeme heyetine tepki gösteren CHP milletvekilleriyle ilgili dün akşam katıldığı A Haber, ATV, A Para ve A News’in “Gündem Özel” ortak canlı yayınında “Süratle bir defa bunların dokunulmazlıklarının kaldırılması gerekir. Çünkü bunlar parlamentoyu da kirlettiler” dedi.
Erdoğan’ın bu sözlerinin ardından bugün CHP milletvekillerinin hakimlere gösterdiği tepkiyle ilgili yürütülen soruşturma dosyası yetkisizlik kararıyla Ankara Başsavcılığı’na gönderildi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun, Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır ve İstanbul Milletvekili Turan Aydoğan hakkında “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” iddialarından soruşturma yürütülüyor.
‘Bu, adalet arayan herkese yönelik bir baskı’
Gazete Karınca’ya Erdoğan’ın sözlerini ve soruşturmayı değerlendiren CHP Milletvekili Turan Aydoğan, seçimlere doğru giderken partilerine yönelik baskıların daha da artacağını belirterek şöyle konuştu:
Bu sadece CHP’ye değil, kamuoyunun tamamına, adalet arayan herkese yönelik bir baskı. Ayrıca Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları dolayısıyla kurumları aparat haline getiren AKP, İçişleri Bakanlığı ve İçişleri Bakanı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı’na suç duyurusunda bulunduruyor. Bu suç duyurusunun dayanağını da bundan haftalar önce düşünce özgürlüğünü engelleyecek diye kıyameti kopardığımız Sansür Yasası’nın 29’uncu maddesi üzerinden yapıyorlar. Bunların tamamı baskıdır. Bizim varlık nedenimiz ise bu baskıları bertaraf etmektir. Bize soruşturmalarla, şikayetlerle geri adım attırtacak kimse yoktur.
‘Asıl yargıyı etkileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’
Kendisine ve arkadaşları adına açılan bu soruşturmanın amacının yargı önünde adalet arayanları geri püskürtme amacı taşıdığını kaydeden Aydoğan, şöyle devam etti:
Hiçbirimizin mahkemeye yönelik etkileme ve engelleme gibi bir tavrı söz konusu değildir. 35 yıllık bir hukukçu olarak da söylüyorum orada tamamen Vefa Salman’ın elinden alınmış ve zorla oturtulan bir AKP’li belediye başkanının iğreti duruşuna dair Salman’ın haklarını savundu arkadaşlarımız. Asıl yargıyı etkileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’dır. Asıl yargıyı etkileyen İçişleri Bakanı ve Adalet Bakanı’dır.
‘Tekçi devletin elinden yargıyı biz kurtaracağız’
“Ne yaparsa yapsınlar, nasıl davranırsa davransınlar bu oligarklar yönetiminden, bu tekçi devletin elinden yargıyı biz kurtaracağız. Bağımsız ve tarafsız bir yargının tadını hep beraber çıkaracağız” diyen Aydoğan, “Burada üzüldüğüm tek bir nokta var. Benim ve birçok arkadaşımın ağzından ne yargıyı etkileyecek ne de tahrik edici tek bir kelime çıkmamasına rağmen saatlerce kimin adını kullanalım bu soruşturmada diye düşünüp bir itibar suikastı düzenlenmesi” ifadelerini kullandı.
‘Gerçekleri kamuoyunun gözleri önüne serdikçe rahatsız oluyorlar’
“Orada hak arayan, insan hakları savunuculuğu yapan, adalet savunuculuğu yapan aslan yürekli arkadaşlarım vardı benim. Onlarla beraber biz o davayı izlemeye gittik” şeklinde konuşan Aydoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Ama biz izledikçe onlar rahatsız oluyorlar, biz gerçekleri kamuoyunun gözleri önüne serdikçe onlar rahatsız oluyorlar, rahatsız olmaya da devam edecekler. Biz adaletin olmadığı bir yerde ne insan haklarının ne ekonominin ne demokrasinin yeşermeyeceğini biliyoruz. Eğer CHP varsa bu ülkeye adalet getirmek için var. Biz de bu adaletin bekçileriyiz.
CHP’ye yönelik baskıların daha da artacağını tahmin ettiklerini kaydeden Aydoğan, “Halkımızın bize kendi çıkarlarını savunmak için vermiş olduğu vekalete bu arkadaşların çullanmalarına izin vermeyiz. Grup Başkanvekili Özgür Özel’in de dediği gibi ‘Ne eğiliriz ne bir adım geri atarız, atarsak namerdiz’. Atarsak bu görevleri bırakmamız lazım. Halkımız bize bu görevi bu totalist iktidarın elinden kurtulmak için verdi. Biz bu mücadeleyi vereceğiz. Bunlar bizi korkutmaz” dedi.