Deprem bölgesindeki işverenler, depremzede işçileri şimdiden işe dönmeye zorlamaya başladı. EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, işçilere gerekli yaşamsal yardımları yapmadan çalışmaya zorlamanın, insancıl olmadığını vurguladı.
Onbinlerce insanın can verdiği ve 11 ilde büyük yıkıma neden olan Maraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından bölgede yaşayanlar bir yandan barınma sorunuyla mücadele ederken, diğer yandan yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor.
Depremzede işçilerin çalışma koşulları ve sosyal güvenliğine dair riskler de şu an tartışılan konulardan biri.
Hasar görmüş işyerleri, depremin tekrar meydana gelme ihtimali, işe dönemeyen işçilerin ücretsiz izne çıkarılmaları bu risklerden birkaçı.
EMEK Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, depremin meydana geldiği illerde işçilerin yaşadıkları sorunları Gazete Karınca’ya anlattı.
Akdeniz, arama kurtarma çalışmalarına katılan işçiler işe geri döndüklerinde, patronların ‘Millet deprem derdinde, sen ücretlere zam derdindesin. Zam yok, bunları askıya aldık’ gibi ifadeler kullandığını belirtti.
Akdeniz, çok büyük yıkımın yaşandığı Hatay’da işçilerin, işyerlerinde karşılaştıkları sorunları şöyle aktardı:
Hatay’da yeni bir organize sanayi bölgesi var. Buraya daha çok Ceyhan’dan, Dörtyol’dan, İskenderun’dan, Payas’tan işçiler getiriyorlar. Göçmen işçiler de çok fazla. Fabrikalar önemli oranda durmuş durumda. Giderek işgücünü toplamaya çalışıyorlar.
‘İnsancıl değil’
Akdeniz, işverenlerin ‘İşçilere sadece kendi illerinde iş verin, başka illerde iş vermeyin’ diyen Sanayi Odaları’na çağrıda bulunduklarını fakat bunun için önce koşulların oluşturulması gerektiğini ifade etti.
İşçilere tazminat, kira yardımı veriyorsanız, yıkılan veya hasarlı evini yeniden düzenleyecekseniz tabi ki insanlar oldukları yerde çalışacaklar. Ama bunların hiçbirini sağlamadan, hassasiyetlerini gözetmeden burada çalışmaya zorlamak insancıl değil.
‘Depremi fırsata çevirecekler’
İşçilerin önceden de temel hakları için mücadele ettiklerini ifade eden Akdeniz, depremle beraber durumun daha da zorlaştığını şöyle açıkladı:
Depremde işgücü önemli oranda göçtü. Mersin’de, Adana’da, İstanbul’da yeni bir işgücü nüfusu oluştu. Bu da işçi sınıfının ekonomik sosyal haklarını, sendikal haklarını baskılamak için kullanılacaktır. Depremi bunun için bir fırsata çevirecekler.
Akdeniz son olarak, ‘‘Bunların hepsi birer mücadele konusudur. Depremzede olan olmayan herkesin dayanışma ile yeni bir mücadele yükseltmesi gerekiyor’’ vurgusu yaptı.
Kamu personelleri işe çağrıldı
21 Şubat’ta Adıyaman Valiliği, yaptığı açıklamada, kamu kurum ve kuruluşlarındaki personellerine mesai kararı kararı verildiğini duyurdu.
Yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
Valiliğimizin 13.02.2023 tarih ve 29239 sayılı yazısı ile 19.02.2023 tarih ve 29299 sayılı yazımız ile 06.02.2023 tarihinde meydana gelen depremler sebebiyle Olağanüstü hal ilan edilen ilimizdeki kamu kurum ve kuruluşlarda çalışan personellerin Cumhurbaşkanlığı 2023/5 sayılı Genelgesine dayanılarak personellerin esnek çalışma yönteminin uygulanması ve diğer personellerin de idari izinli sayılmaları belirtilmişti. Ancak görülen lüzum üzere kolluk kuvvetleri, sağlık hizmetlerini ve 112 Acil çağrı merkezi hizmetlerini yürüten personeller ile kanuni izinliler hariç, diğer personeller 21.02.2023 tarihinden itibaren normal mesaiye geleceklerdir.
Hamileler, 5 yaş altı küçük çocuğu olan kadın memurlar, engelliler ve kronik hastalığı olan personel esnek çalışma yöntemiyle çalışacaklardır. Kurum amirlerince mesaiye gelmeyen personeller hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılacağı ilanen duyurulur.
İşten çıkarma yasağı
22 Şubat’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla, ‘işten çıkarma yasağı’ ve ‘kısa çalışma ödeneği’ verilmesine ilişkin kararname Resmi Gazete’de yayımlandı.
Kararnameye göre Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamına alınan kentlerde şartlı ‘işten çıkarma yasağı’ getirildi.
Aynı kararnamede patronlar “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymamak” ve “işyerinin kapanması” gerekçesiyle işçiyi işten çıkarabilecek, ibaresi yer aldı.