Diyarbakır’dan kamuda ‘anadilde hizmet’ talebi

Diyarbakır’dan kamuda ‘anadilde hizmet’ talebi

21 Şubat Dünya Anadil Günü nedeniyle açıklama yapan Amed Emek ve Demokrasi Platformu, başta eğitim alanı olmak üzere bütün kamu kurum ve kuruluşlarında, sağlıkta ve belediyelerde anadilin önünün açılmasını istedi.

Amed Emek ve Demokrasi Platformu, 21 Şubat’ın ‘Dünya Anadil Günü’ dolayısıyla Dağkapı Meydanı’nda açıklama yaptı. Açıklamaya HDP milletvekilleri İmam Taşçıer, Remziye Tosun, HDP İl Eşbaşkanları Zeyyat Ceylan ve Gülistan Atasoy, DEVA İl Başkanı Cihan Ülsen ile sivil toplum örgütleri ve meslek odalarından çok sayıda kişi katıldı. Açıklama öncesinde meydanının çevresine çok sayıda polis konumlandırıldı.

Kürtçe’nin Kurmanci ve Kirmanckî lehçelerinde yapılan açıklamayı, Eğitim Sen Diyarbakır 2 No’lu Şubesi yöneticileri Fezih Zirek ve Semra Birtane okudu.

Açıklamaya katılanlar ellerinde Kürtçe’nin her iki lehçesinde yazılmış “Anadilde eğitim bütün halkların hakkıdır”, “21 Şubat Anadil Günü kutlu olsun” pankartları ve dövizler taşıdı.

Dilin, kültürün başat öğesi olması nedeniyle halklar için çok önemli bir unsur olduğunu belirterek sözlerine başlayan Fezih Zirek,  Türkiye’de 18 dilin yok olmakta ya da yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

UNESCO’ya göre bir dilin çocuklar arasından konuşulmamasının sonlanmasıyla o dilin “ölü dil” sayıldığını vurgulayan Zirek, evde ve çevrede, toplumda konuşulan dilin her ne kadar eğitim dili olmasa da anadil kabul edildiğini kaydetti. Zirek, “BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nde anadilde eğitim bireyin temel hakkı olarak kabul edilmekte ve anadilde eğitim hakkının engellenmesi de en büyük insan hakları ihlallerinden biri olarak görülmektedir” diye konuştu.

‘En çok çocuklar etkilemekte’

Demokratik ve ekonomik ilerlemenin, bir toplumun ekonomik ve sosyal kalkınması için kültürel ve dilsel imkânların önünün açılmasıyla gerçekleşeceğini belirten Zirek, şunları söyledi:

“Ülkemizde özellikle anadili Kürtçe, Arapça, Lazca, Ermenice, Hemşince, Çeçence, Süryanice ve benzeri olan çocuklar, dillerini unutmakta ve öğrenememekteler. Böyle bir iklimde 21 Şubat Dünya Anadil Günü’nü kutlamaktayız. Yasaklanan bu diller herkesten çok çocukları etkilemektedir.”

Anadilin çocukların bilimsel, pedagojik ve insancıl eğitimi açısından önemi üzerinde de duran Zirek, “Bu temel haktan çocukları mahrum bırakmak olumsuz sonuçlar doğuracağı gibi, onların yaşamlarında da kötü etkiler bırakacaktır” dedi.

‘Anadilde eğitim talebi ırkçılığın saldırısına maruz kalmaktadır’

Zirek, Kürt çocuklarının girdikleri sınavlarda başarı sıralamasında sonlarda yer almasının anadilde eğitim alamamalarından kaynakladığının altını çizerek, şunları dile getirdi:

“ Anadilde eğitim talebi ırkçılığın saldırısına maruz kalmaktadır. Anadilde eğitime karşı gelmek, bilime karşı gelmektir. Milyonların bu talebine karşılık ‘ülke bölünecek’ savının bir karşılığı olmamakla birlikte bu meşru talebinde hiçbir tehlikesi yoktur.”

‘Anadilde eğitim istiyoruz’

Anadilde eğitim istediklerini söyleyen Zirek, şunlara vurgu yaptı:

“Yasakçı ve asimilasyoncu politikalarınızdan vazgeçin hem pedagojik hem de politik isteğimiz anadilde eğitim olması ve her halkın kendi anadiliyle eğitim almasıdır. Birkaç aldatıcı adımla bu sorun çözülmez. Sadece eğitim dilinin değil, bütün kurum ve kuruluşlarda; sağlıkta, belediyelerde anadilin önünün açılması gerekiyor. Tüm kamu hizmetlerinin ana dilde verilmesinin mücadelemizin özü olduğunu ve bu mücadeleye sahip çıkmaya ve yükseltmeye devam edeceğimizi bir kez daha belirtmek isteriz.”

‘Kürtçe konuşalım, okuyalım ve yazalım’

Zirek, şunları da kaydetti:

“Her ne kadar Kürtçenin yaşaması anadil eğitimine bağlı olsa da biz toplum olarak her Kürt, her kurum kendi diline sahip çıkması gerekiyor. Diğer taraftan elbette biliyoruz ki bu sadece kişiler ve kurumlarla olmaz. Sahiplenmede dili öldürmekten kurtaran bir durumdur ve dili konuşarak ve kullanarak yaşatabiliriz. Bu istek ve dileklerle bütün halkların Dünya Anadil Günü’nü kutluyor ve bugünün bütün halklarda bir dil bilinci yaratmasını umut ediyoruz. Dilimizi seviyoruz, bu yüzden Kürtçe konuşalım, okuyalım ve yazalım.”

 

HABER MERKEZİ