Ekmeğini çöpten kazanan işçiler: İktidar bize zulmediyor

Ekmeğini çöpten kazanan işçiler: İktidar bize zulmediyor

Zabıta ve polis saldırısına uğrayan, depoları mühürlenen atık kağıt işçileri, yaşananlara tepki gösterdi: “Milletin çöpünü keyfimizden toplamıyoruz. Bu iktidar bizden ne istiyor, sokağa çıkıp hırsızlık ve gasp mı yapalım.”

İstanbul’un Ümraniye ilçesinde bulunan geri dönüşüm depolarına baskın düzenleyen Ümraniye Belediyesi’ne bağlı zabıtalar ve polisler, atık kağıt işçilerin depolarını yıkmıştı. İşçilere biber gazı ve plastik mermi ile müdahale edilirken, üç işçi ise tutuklanmıştı.

Ümraniye’de bulunan birçok geri dönüşüm deposu mühürlendi, atık kağıt işçilerinin tedirgin bekleyişi ise sürüyor.

Depolarına baskın yapılması ve arkadaşlarının tutuklanmasına tepki gösteren işçiler, haksızlığa uğradıklarını söyledi.

‘Ekmeğimizi çöpten çıkarıyoruz’

Ümraniye’deki geri döşünüm deposunda çalışan 38 yaşındaki atık kağıt işçisi Mehmet Türkmen, başka bir alternatifleri olmadığı için bu işe yöneldiklerini ifade etti.

Türkmen, son noktada çöp toplama işine yöneldiklerini söyleyerek, “Biz insanların çöpe attığı atıklardan ekmeğimizi çıkarıyoruz. Biz bu çalışmayla ailemize çocuklarımıza bakıyoruz. Bizim kazancımız bu katık işinde ama bu işi bile bize çok görüyorlar” dedi.

Başka şansları yok

Farklı bir iş bulamadıklarını dile getiren Türkmen, “Bundan sonra artık ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Benim memleketimde bir iş yerine 4 kişi alınacağı zaman 5 bin kişi başvuruda bulunuyor. Hal böyleyken ben nasıl bir iş bulacağım. Eğer benden bu işi bile alırlarsa, benim başka bir şansım kalmaz” ifadesinde bulundu.

20 yıldır bu işle ailesinin geçimini sağladığını söyleyen Türkmen, sözlerini şöyle sürdürdü:

Bu iktidar bizden ne istiyor. Biz artık bu devletten de bir şey beklemiyoruz. Biz bu malzemeleri zor şartlar altına alıyoruz. Katı atık işinde çalışmayı bile bize çok görüyorlarsa, artık biz de ne diyeceğimizi şaşırdık. Polislerin bize attığı mermilerden oluşan kıvılcımlarla, topladığımız kağıtların tutuşmasıyla her şey yandı. Yattığımız ve yemek yediğimiz konteynırlar yandı. Eğer bu devlette insan ekmek bulamıyorsa, bu devlette ne yapıyor. İktidar bize zulmediyor ve bize çok baskı uyguluyor. Olduğumuz yer mahallenin içi de değil, kimseyi de rahatsız etmiyoruz. Buraya çok masraf yaptık eğer kapatırlarsa çok büyük bir zarara uğrarız.

‘Keyfimizden çöp toplamıyoruz’

Mehmet Uzun da geçinebilmek için atık kağıt toplayanlardan. Zabıta baskını sırasında uyudukları konteynırın yakıldığını dile getiren Uzun, saldırı sırasında birçok arkadaşlarının yaralandığını, çalıştıkları alanların da tahrip edildiğini söyledi.

Kimsenin keyfi olarak çöplerden kağıt atık toplamadığını, iş bulamayan üniversite mezunlarının da kendileriyle birlikte bu işi yaptığını ifade eden Uzun, şunları dile getirdi:

Milletin çöpünü keyfimizden toplamıyoruz, iş bulamadığımızdan bu işte çalışmak zorunda kalıyoruz. Her şeyi çalıyorlar, gözleri doymadı. Şimdi de ekmek teknemizi elimizden almak istiyorlar. İnsanlarımız bu zulmü görsünler.

‘Kalacak yerimiz yok’

İşçilerden Abdullah Uzun ise yaşadıkları konteynırlardaki eşyalarının bile çıkarılmasına izin verilmediğini belirtti.

Uzun, “Zabıtalar, polisler kepçelerle, kamyonlarla kapımızın önüne dayandılar. Bir baktık topladığımız mallar yandı, sonra bize saldırdılar. Yattığımız konteynırlar yanmış durumda. Şunda kendimize ait kalacak yer yok. Uyumak için arkadaşlarımızın yanına gidiyoruz” dedi.

‘Bu işi bitireceğiz’ tehdidi

Okula giden çocuklarının olduğunu ve ailesini geçindirmek zorunda olduğunu ifade eden Uzun, sözlerine şöyle devam etti:

Benim bu ay 5 tane çekçeğimi aldılar. Zabıtalar, bize ‘bu yaptığınız işi bitireceğiz’ dediler. Zabıtalar, ‘bize böyle bir talimat gelmiş’ dedi. Bizde burayı terk edip gidemeyiz. Burası bizim ekmek teknemiz. Bize gidin diyorlar, ne yapalım sokaklara çıkıp insanlarımı gasp edelim, hırsızlık mı yapalım. Arkadaşlarımızı suçsuz yere yakaladılar.

HABER MERKEZİ