Elma kokusuyla uyandı çocuklar, ancak bu kilerden yayılan koku değil, ölümün kokusuydu.
Gökyüzünden yağan bombalar kenti beyaz dumanlar içinde bıraktı. Her şey bir anda oluvermişti, insanların feryadı birbirine karışarak yeri göğü inletiyordu. Oracıkta insanlık birer birer can veriyordu.
Yıl 1988, Mart’ın 16’sıydı yerin adı Halepçeydi. Ölümle yüz yüze bırakılanlar ise binlerce Kürt, çoluk-çocuk, kadın-yaşlı, erkek-hasta insanlardı. Bilinçli bir şekilde Cuma günü seçilmişti, katliamın adı da El Enfal konulmuştu.
Katliamın buyruğunu bizzat Irak’ın devrik lideri diktatör Saddam Hüseyin vermişti. İbret-i alam olsun diye hiçbir canlı bırakılmamalıydı. Aradan yüz yıl geçse bile insanlar bu yaşanılan dehşeti birbirlerine anlatsın diye buyruk verilmişti.
Biz de Halepçe katliamının canlı tanığı Ehmad Hosseyni ile konuştuk.