Aysel Tuğluk’un tahliye edilmemesine tepki gösteren HDP’li Meral Danış Beştaş, “Bize ‘hukuk herkese eşit uygulanıyor’ demesinler. İstedikleri insanları çok rahat bir şekilde bırakıyorlar. Aysel Tuğluk’u serbest bırakmayan da siyasi iradedir” dedi.
Kocaeli 1 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklu bulunan demans hastası Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkan Yardımcısı Aysel Tuğluk, cezaevinde yakalandığı Covid-19’u atlattı. Tuğluk, dün yaşadığı sağlık sorunları nedeniyle hastaneye sevk edildi, serum verilmesi ardından yeniden cezaevine götürüldü.
Tuğluk’un dün hastaneye kaldırılması ve demans hastalığı ilerlemesine rağmen tahliye edilmemesini HDP Sözcüsü Ebru Günay ve Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş değerlendirdi.
‘Yaşam hakkı ihlal ediliyor’
Tuğluk’a ayrımcı politika uygulandığını dile getiren Ebru Günay, AKP ve Adalet Bakanlığı’nın hasta tutuklulara yönelik Kürt düşmanlığı politikasını sürdürdüğünü dile getirdi. Tuğluk ile aynı hastalığı olan 28 Şubat davasından müebbet hapis alan Çevik Bir’in tahliye edildiğini hatırlatan Günay, şunları ifade etti:
Ancak Aysel Tuğluk cezaevinde yaşam hakkı ihlal ediliyor. Neredeyse son 4-5 aydır cezaevlerinde hasta tutsaklar açık ihmal ve ayrımcılık politikalarından kaynaklı hayatlarını kaybediyorlar. 90’lı yıllarda nasıl faili meçhul cinayetlerle Kürtler katledilmişse, şimdi benzer bir politikayı AKP cezaevlerinde hasta mahpuslar üzerinden yürütüyor. Hasta mahpuslar ya tedaviye erişemiyorlar ya da tahliye edildikten kısa bir süre sonra yaşamlarını yitiriyorlar. Cezaevlerinde bulunan tutsakların yaşamlarından devlet sorumludur. Ancak yaşam hakkının korunmasından ziyade, yaşam hakkını tehdit eden, ayrımcı ve düşmanca politika yürüten bir iktidar ve Adalete Bakanlığı gerçekliği var.
‘Öç alma duygusuna dayanıyor’
Meral Danış Beştaş da, Tuğluk’a karşı özel bir politika yürütüldüğünü söyledi. Tuğluk’un tahliye edilmemesinin iktidarın yaklaşımından bağımsız olmadığına dikkat çeken Beştaş, “Düşman hukuku diye bir sistem var ama bu düşman hukukunu da aşan öç alma duygularına dayanan, toplumdaki var olan kutuplaştırmayı derinleştiren, öfkeyi büyüten bir uygulama olarak önümüzde duruyor” dedi.
‘Hukuk herkese eşit işlemiyor’
İktidarın istediğinde cezaevinde bulunanları çok kolay tahliye edebildiğini hatırlatan Beştaş, şunları dile getirdi:
Devlet Bahçeli, ‘Mümtazer Türköne cezaevinde kalamaz’ diyor. Bir süre sonra Mümtazer Türköne cezaevinin dışında. Alaattin Çakıcı’yı ziyaret ediyor, bir bakıyoruz onun için özel infaz kanunu düzenleniyor. İnfaz kanununda yaptığımız muhalefete karşı gerçek anlamada suçlular, cinayetten, tecavüzden binlerce insan serbest bırakıldı. Oysa uluslararası ceza hukuk kanununda ve devlet kendisine karşı suçları affedebilir, kişilere karşı işlenen suçları affedemez, bu tip indirimlere gidemez. Bunun tam tersi işleniyor, şu anda Hizbullah sanığı kimse cezaevinde kalmadı, hepsi serbest bırakıldı. Bize şunu demesinler, ‘hukuk herkes içindir, herkese eşit uygulanıyor.’ Lafını bile duymak istemiyoruz. Çünkü hukuk herkese işlemiyor, herkes eşit değil. İstedikleri insanları çok rahat bir şekilde bırakıyorlar. Aysel Tuğluk’u serbest bırakmayan da siyasi iradedir.