Her iki kadından biri dijital şiddete maruz kalıyor

“Türkiye’de Dijital Şiddet” raporuna göre dijital şiddetin en büyük nedeni siyasi görüş ve cinsiyet. Her iki kadından biri dijital şiddete maruz kalırken seçmen bazında ise en çok HDP ve İYİ Parti seçmeni dijital şiddetin hedefi haline geliyor.

Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği’nin (TBİD) KONDA Araştırma Şirketi’yle birlikte gerçekleştirdiği Türkiye’de Dijital Şiddet Araştırması’nın sonuçları yayınlandı.

Türkiye’de dijital şiddetin boyutlarını ortaya koyan araştırma raporunda, teknolojik araçların gelişimiyle birlikte şiddet olgusunun yeni boyutlar kazandığı belirtildi.

Her beş kişiden biri şiddete uğruyor

Araştırmanın saha çalışması 8-9 Mayıs tarihlerinde KONDA Araştırma Şirketi tarafından gerçekleştirildi.

3346 kişiyle yapılan anketin sonuçlarına göre Türkiye’de her beş kişiden biri dijital şiddete uğruyor.

Dijital şiddet eylemlerinin en çok gerçekleştiği platformlarda oranların dağılımı şu şekilde; Instagram yüzde 53, Facebook yüzde 35 ve Twitter yüzde 19.

Cinsiyet ilk sırada

Görüşülen kişilere dijital şiddet saldırılarına neden maruz kalmış olabileceği sorulduğunda ilk sırada “cinsiyetimden ötürü”, hemen ardından da “siyasi görüşümden ötürü” seçeneklerinin baskın çıktığı görülüyor.

Kadınların yüzde 51’i dijital ortamlarda yazılı, sesli veya görüntülü taciz mesajları almış. Erkeklerde bu oran yüzde 27. Stalklanma (gizlice izlemek), ısrarlı taciz, takip edilme de yine erkeklerden çok kadınların şikayet ettiği bir şiddet türü. Kadınların bu tür bir dijital şiddete uğrama oranı erkeklerin neredeyse iki katı.

Kadınlar ailesinden biri, bir akrabası tarafından şiddete maruz bırakıldığını daha yüksek oranda söylemiş. Dijital şiddete maruz kalan her 10 kadından birisi bunu bir akrabasını yaptığını dile getirmiş.

HDP ve İYİ Parti seçmeni hedefte 

Siyasi görüşünden ötürü şiddete maruz kaldığını düşünenlerde HDP ve İYİ Parti seçmenleri önce çıkıyor. Oranların dağılımı şu şekilde: İYİ Parti yüzde 55, HDP  yüzde 38, CHP yüzde 21, AKP yüzde 20, MHP yüzde 8, giğer partiler yüzde 31.

Siyasi görüşünden ötürü dijital şiddete uğrayanların yüzde 29’u kadın, yüzde 70’i erkeklerden oluşuyor. Bunların yüzde 77’si tanımadıkları kişiler, yüzde  39’u troller, yüzde 19’u ise arkadaşları tarafından dijital şiddete uğradıklarını belirtiyor.

Etnik kimlik ve dijital şiddet ilişkisinde de Türkler dışındaki tüm kümelerin ortalamanın hayli üzerinde olduğu görülüyor; Arap yüzde 20, Kürt yüzde 18, Zaza yüzde 11, Türk yüzde 5, diğer yüzde 13.

Gençler, modern yaşam tarzına sahip olanlar, ateistler ve inançsızlar daha fazla dijital şiddete maruz kaldığını belirtmiş.

Yaş gruplarında, gençlerin orta yaşlılara göre; orta yaşlıların ise yaşlılara göre daha yüksek oranda şiddete maruz kaldığı görülüyor.

Kendisini inançsız veya ateist olarak ifade edenlerin, inançlı olduğunu belirtenlere göre, inançlıların ise sofulara göre daha fazla şiddete maruz kaldığı görülürken, dindarlar genele kıyasla en az oranda dijital şiddete maruz kaldığını dile getiren kümeyi oluşturuyor.

Eğitim düzeyi arttıkça dijital şiddete maruz kalma oranı artarken, gelir düzeyi incelendiğinde, yeni orta sınıf yüzde 30, alt orta sınıf yüzde 29 ve üst gelir yüzde 27 sınıfında olanların görece daha fazla dijital şiddet ile karşılaştığı görülüyor.

Şiddete maruz kaldığını belirten her 100 kişiden 9’u hakaret, küfür ve tehdit gibi şiddet içeren ifadelerle karşılaştığını, 7’si yazılı, sesli ve görüntülü taciz mesajları aldığını, biri tarafından sürekli takip edildiğini, 4’ü kendi adına hesaplar oluşturulduğunu, 3’ü izni olmadan sosyal medya hesaplarına erişildiğini, 1’i kişisel verilerinin çalındığını, internette paylaşıldığını, konum/yer bildirmeye zorladığını, özel görüntülerinin internette ve sosyal medyada paylaşılmasıyla tehdit edildiğini veya paylaşıldığını dile getirmiş.

Dijital şiddete maruz kalsın kalmasın, görüşülen kişilerin ilk sıradaki yanıtı bloklama/engelleme şeklinde olmuş. Ardından ise uygulama içinde şikayet etme ve hiçbir şey yapmama geliyor.

HABER MERKEZİ