HABER MERKEZİ – TBMM Anayasa Komisyonu’nda görüşmelerine devam edilen İçtüzük değişikliği teklifinin 5’inci maddesi de AKP ve MHP’li vekillerin oylarıyla kabul edildi. Görüşmelerde Anayasa Komisyonu Başkanı Mustafa Şentop, HDP ve CHP milletvekillerinin eleştirileri üzerine konuşma sürelerini kısıtlama yetkilerinin bulunduğu uyarısı yaptı.
AKP ve MHP uzlaşısı ile Meclis gündemine getirilen ve CHP ile HDP’nin “Meclis’in sessizleştirilmesi” olarak yorumlayıp eleştirdiği İçtüzük değişikliği görüşmeleri Meclis Anayasa Komisyonu’nda sürüyor.
Değişiklik tasarısının maddeleri üzerindeki görüşmelerde komisyonda dün AKP ve MHP’lilerin oyları ile ilk dört madde kabul edilirken, HDP’li ve CHP’li milletvekilleri içtüzük değişikliğine yönelik eleştirilerini dillendirmeye devam ediyor.
Komisyon başkanından muhalefete: Konuşma sürelerini makul tutun
Değişiklik teklifinin 5’inci maddesi üzerindeki görüşmelere başlanan komisyonda, toplantının açıldığı esnada konuşan Komisyon Başkanı Mustafa Şentop, HDP’li ve CHP’li milletvekillerine yönelik olarak konuşmalarını kısa tutma uyarısı yaptı.
HDP’li ve CHP’li milletvekillerinin komisyon görüşmeleri sırasında tasarının maddelerine karşı eleştirilerini sürdürmeleri üzerine komisyon başkanı, sürelerle ilgili kısıtlama kararı alma yetkilerinin bulunduğunu belirterek, “İç Tüzük gibi önemli bir teklif görüşmesi üzerinde böyle bir noktaya varmayalım. Hepimiz bir makuliyet içerisinde birbirimize saygı göstererek bu süreci devam ettirelim. Ben istirham ediyorum, konuşmaları daha biraz makul seviyede tutmak ve madde üzerinde, madde içeriği üzerinde bağlı kalarak sürdürmek noktasında bir hassasiyet olursa memnun olurum” dedi.
Sarıhan: İstenen süs olarak oturmamız
Komisyon toplantısında konuşan CHP Ankara Milletvekili Şenal Sarıhan, dün tutuklanan insan hakları savunucularını ve tutuklu milletvekillerini hatırlatarak, milletvekillerinin ne kendilerini ne hukuksuzca tutuklanan insanların haklarını, ne de hak mücadelesini yürüten insanları koruyamadığını belirtti.
Sarıhan sözlerini şöyle sürdürdü:
Kefil olmak diye bir söz varsa, kırk yıllık hukukçuluk hayatımın otuz yılında bu insanların çoğu ile birlikte mücadele ettim, yan yana çalıştım ve o insanlara kefilim. Fakat şimdi bu insanlar yandaş medya tarafından karalama kampanyasına maruz kalıp ajanlıkla suçlanıyor. Oysa ki insan hakları savunucularının korunması sorumluluğunu devlete ait olduğunu ifade eden pek çok uluslararası sözleşmede Türkiye’nin de imzası var. Fakat içinde olduğumuz ağırlaştırılmış sıkıyönetim sürecinde ihlal edilen pek çok hak gibi bu konuda verilmiş sözler de ihlal ediliyor ya da tutulmuyor. Ve biz milletvekilleri olarak, evrensel hukuk ilkelerine bağlı hareket edilmesini sağlayamıyoruz.
Kendi milletvekillerimizi koruyamamışsak, bu Parlamentoda görev yapan diğer milletvekillerimizi koruyamamışsak, onların adil bir şekilde tutuksuz olarak yargılanmalarını sağlayamamışsak elbette bugün bu tüzük bize bol gelen bir tüzüktür, daraltalım, daha daraltalım. Tam da OHAL’ e uygun bir tüzük çıkartalım. Hiç konuşma hakkı olmasın milletvekillerinin, süs olarak oturalım. İşte istenen aslında budur.
5’inci madde de kabul edildi
Komisyonda maddeler üzerinde yapılan konuşmaların ardından yapılan oylama ile teklifin 5’inci maddesi kabul edildi. Maddeler üzerindeki görüşmelere 6’ncı madde ile devam ediliyor. Görüşmelerin gecenin geç saatlerine kadar sürmesi bekleniyor.
Kürtçe tutanaklara yine ‘X’ olarak geçirildi
Önceki gün gerçekleşen görüşmelerde Kürtçe konuşmalarının tutanaklara ‘X’ olarak geçtiğini belirten ve yeniden Kürtçe konuşan HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş’ın konuşmalarının Kürtçe bölümleri tutanaklara yeniden ‘X’ olarak geçirildi.
Komisyon görüşmelerinde söz alan ve toplantıda yeter sayısını bulmakta zorlandıklarını belirten HDP Mardin Milletvekili Mithat Sancar, teklif sahibi olan iktidar partisinin milletvekillerinin görüşmelere katılmadıklarını belirtti.
Teklifin 2. maddesi hakkında konuşan Sancar, değişiklik teklifinin 2. maddesi ile muhalefetin Mecliste gündem belirleme konusunda sahip olduğu imkânlardan en önemlisinin kısıtlanacağını belirtti.
Teklifin amacı hakkında konuşan Sancar şunlar kaydetti:
Amaç, muhalefetin gündem belirleme ve kendini ifade etme imkânlarını kısıtlamaktır, bunu başından beri söylüyoruz. Bu teklife damgasını vuran asıl amaç ve niyet budur. Bunu gerçekleştirebilmek için de bütün yerleşik kuralları, hukuk kurallarını, hatta etik kuralları bile zorlamaktan kaçınmıyor teklif sahipleri.
“Dert şu: Elinde bir sopa ‘Ben ne dersem o olur’
Teklifin 2. maddesi üzerinde konuşan CHP’li Aytuğ Atıcı ise önergeler üzerinde alınacak söz haklarının sürelerinin kısaltılmasına değinerek şunları kaydetti:
Önergeyi veren beş dakika konuşacak, beş dakika kârınız var. Diğer gruplar üçer dakika konuşacak, toplam dokuz dakika, yirmi bir dakika da buradan kârınız var. Toplayın alt alta yirmi altı dakika. Şimdi, yirmi altı dakika kazanmak için mi biz burada Allah aşkına günlerdir uğraşıyoruz yani? Yani bir önergede yirmi altı dakika kazanacağız. Yirmi altı dakika kazanmak için şu yaptığımız iş yani bütün mevzu bu mu Allah aşkına? Şöyle bir aklımızı başımıza bir toplayalım ya. Yirmi altı dakika kazanılacak sadece bir önerge görüşülsün mü, görüşülmesin mi diye? Biz ne yapıyoruz? Günlerce tartışıyoruz yirmi altı dakika keselim mi, kesmeyelim mi diye? Ya, burada bir yanlışlık var, burada bir sıkıntı var, burada bir sorun var. Ama derdin bu olmadığını biliyoruz. Yani yirmi altı dakika nedir ki göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor zaten ama dert şu: Elinde bir sopa “Ben ne dersem o olur.” mantığı.
Gazete Karınca
