Ankara merkezli başlatılan bir soruşturma kapsamında 14 kentte 50 kadın hakkında gözaltı kararı verilmesine dair basın açıklaması yapan HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, “İktidarın esas hedefi faşizm karşısında direnen kadınları sindirmek mücadelelerini, parçalamak, mücadelelerini bölmektir. İktidar kadın mücadelesinden korkuyor” dedi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında 14 kentte 50 kadın hakkında gözaltı kararı verildi, birçok kentte ev baskınları düzenlendi, çok sayıda kadın gözaltına alındı. Kadınlara 24 saatlik avukat görüşme kısıtlılığı getirildiği ve kadınların Ankara’ya götürüleceği kaydedildi.
Gözaltılara ilişkin Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Ankara’da bulunan HDP Genel Merkez’i önünde milletvekilleri Züleyha Gülüm, Filiz Kerestecioğlu, Tülay Hatimoğulları, Remziye Tosun ve pek çok kadın üye ile birlikte basın açıklaması düzenledi.
‘Bu iktidarı yerinden edecek olan yine kadınlar olacak’
Açıklamadan önce Gazete Karınca’ya değerlendirmelerde bulunan HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları, “Bu operasyon iktidarın seçim kazanma operasyonlarından biri. Çünkü AKP iktidarı başta kadın politikaları olmak üzere her bakımdan iflas eden ve toplumsal desteği günden güne eriyen bir parti pozisyonunda” dedi ve devamla şunları söyledi:
Kendi mevcut rejimini devam ettirebilmek için mücadelenin en dinamik kesimi olan kadın hareketine dönük bir operasyon gerçekleştirdi. Bu operasyonu İran’daki gelişmelerden çok ayrı düşünmüyoruz. Türkiye’deki rejim de İran’a benzemeye çalışıyor. İran rejiminin kadınların özgürlük taleplerine gösterdiği refleksle, Türkiye’deki kadınlara dönük operasyon benzerdir. Kadınların iradesini bu iktidar kıramaz. Bu iktidarı yerinden edecek olan yine kadınlar olacak. Biz kadına karşı şiddetle mücadele ederken bu iktidar kadınlara şiddet uyguluyor. Gözaltındaki tüm kadınlar derhal serbest bırakılmalı.
HDP Milletvekili Tülay Hatimoğulları (@TulayHatim): Bu operasyonu İran'daki gelişmelerden çok ayrı düşünmüyoruz. İran rejiminin kadınların özgürlük taleplerine gösterdiği refleksle, Türkiye'deki kadınlara dönük operasyon benzerdirhttps://t.co/sawHkM4adA pic.twitter.com/3AmCS5F1eo
— Gazete Karınca (@GazeteKarinca) November 29, 2022
Ardından basın açıklamasını gerçekleştiren Acar Başaran, “Yine bir seçim sürecindeyiz. Bir taraftan savaşı ve kaosu derinleştirmeye çalışırken, bunu toplumun her alanına sirayet edecek biçimde örgütlerken, bir taraftan da karşısındaki en büyük örgütlü güç olan, yıllardır saldırıp tutuklayarak, hedef göstererek, marjinalize ederek, ayrıştırarak geri adım attırmaya çalıştığı kadın mücadelesine ve hareketine yapılan bir operasyondur” dedi.
‘AKP kendine yakışanı yaparak, tarihte yine adını kara listeye geçirdi’
Acar Başaran, “25 Kasım’da AKP yine kendine yakışanı yaparak, tarihte adını kara listeye, kara bir leke olarak geçirecek biçimde, bütün 25 Kasım açıklamalarına saldırdı” diye konuştu.
Kadınlar 25 Kasım günü “mücadele ediyoruz, biat etmiyoruz, itaat etmiyoruz, mücadelemiz sonucunda faşist rejimini yerle bir edeceğiz” diyerek sokağa çıkmaktan vazgeçmedi, geri adım atmadı. Bu ülkede kadına şiddet uygulayanlar, ellerini kollarını sallayarak dışarıda gezmeye devam ediyorlar. Bunların da onlarca örneğini paylaşabiliriz. Yine bir devlet şiddeti sonucunda yaşamını yitiren Garibe Gezer ile ilgili kamuoyuna yansıyanları videolarda da gördük. Garibe Gezer’in yaşamını yitirmesinden sonra takipsizlik kararı verildi, ama karar sonrası basına düşen görüntülerde aslında Garibe’nin nasıl işkence gördüğünü hepimiz gördük. İşte iktidarın kadınlar için çizdiği çerçeve bu.
‘Biz bu filmi, bu senaryoyu daha önce çok gördük’
Bugün yapılan operasyonu değerlendiren Acar Başaran, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
Yine 25 Kasım haftasında TJA’lı kadınlara, yani Kürt kadın hareketine mensup kadınlara yönelik bir operasyon gerçekleşti. Biz bu filmi, bu senaryoyu daha önce çok gördük. Her sıkıştığında kadınları hedefleyen, öncelikle kadın mücadelesini hedefleyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Ayakta durmanın yöntemini bu yolla belirleyen bir iktidarla karşı karşıyayız. Şu anda onlarca dosya hazırlanabilir. Gizli tanık, açık tanık itirafçı beyanları ile kadınlar gözaltına alınabilir. Ama iktidarın esas hedefi faşizm karşısında direnen kadınları sindirmek mücadelelerini, parçalamak, mücadelelerini bölmektir. İktidar bütün kadınlara mesaj veriyor; ‘örgütlenmeyin, bir araya gelmeyin, mücadele etmeyin, erkek şiddetini sineye çekin, biat edin” diyor, kadınların erkeğe ve devlete biat etmesini istiyorlar. Toplum içerisinde kışkırttıkları erkeklerin her gün hedefi haline geliyoruz.
‘İktidar kadın mücadelesinden korkuyor’
Her gün savaşı biraz daha derinleştirirken, savaşın en büyük faturasını kadınlara çıkarırken, savaş karşısında mücadele eden kadınları hedefliyor. Kadınlar sokaklara çıkıp “bu bizim savaşımız değil” dedikleri için bugün hedef alınıyorlar. Bu sizin iktidar savaşınız, bu sizin iktidar operasyonlarınız. İktidar kadın mücadelesinden korkuyor. Çünkü bugün Rojava’da, Kuzey ve Doğu Suriye’de açığa çıkan model, bütün dünya kadınlarına armağan edilmiş bu devrim. Devrim bütün kadınların, halkların ortak yaşam umudu haline geldiği için bu kadar kadın mücadelesinden korkuyor ve saldırıyor. Bugün İran’da Molla rejimine karşı her türlü saldırıyı, yönelimi göze alarak ‘Jin, jiyan, azadî’ sloganını Rojhilat’ta, İran’da yükselterek tüm dünyaya bir felsefe haline getirdikleri için kadın mücadelesini hedef alıyor. Afganistan’da kadınların Taliban rejimine karşı biat etmediklerini, geri adım atmadıklarını gördüğü için kadın mücadelesini hedefliyor.
‘Kadın arkadaşlarımızla omuz omuz mücadele etmeye devam edeceğiz’
Buradan bir kez daha ifade ediyoruz, kadın mücadelesine hiçbir güç geri adım attıramayacak, tek bir TJA’lı arkadaşımız, tek bir HDP’li kadın arkadaşımız, feminist arkadaşımız, sosyalist kadın arkadaşımız kalana kadar mücadele devam edecek. Bir kez daha ifade ediyoruz, AKP-MHP kadın düşmanı, savaş iktidarına biz geri adım attıracağız, bu iktidarı biz ortadan kaldıracağız. Hiçbir güç bunun önünde duramayacak. Ne polis barikatları ne gözaltı ne tutuklama ne de siyasi operasyonları. Kadın arkadaşlarımızla omuz omuza mücadele etmeye devam edeceğiz.
‘Bir araya gelerek, ittifakımızı büyüterek bu iktidarı yerle bir edip yenisini biz kurabiliriz’
Başta kadınlar olmak üzere bütün demokratik kamuoyuna sesleniyoruz. İktidarın bu oyununu bozmak bizim elimizde. Bir araya gelerek, ittifakımızı büyüterek bu iktidarı yerle bir edip yenisini biz kurabiliriz. Bu ‘terör’ diyerek illegalize etme çabalarına hiçbir kadın inanmıyor ama bunun karşısında daha güçlü bir örgütlenmeyi gerçekleştirmek zorundayız. Korkun kadınlardan o kadınlar ki dört duvar arasında direnmeye devam ediyorlar, evlerinin içerisinde mücadeleye devam ediyorlar. Fabrikada, tarlada, sokakta, alanda mücadeleye devam ediyorlar. Sokaklarda, alanlarda, parlamento da gelecek de bizim geleceği kuranlarda biz olacağız. Jin, jiyan, azadî.”