Sabahat Tuncel: Bu dosya IŞİD’i destekleme dosyasıdır

Kobani Davası’nda konuşan DBP eski Eş Genel Başkanı Sabahat Tuncel, “Bu dava Cumhur İttifakı’nın birlikte yürüttüğü, yönlendirdiği bir dava. Bu dosya IŞİD’i destekleme dosyasından başka bir şey değil” dedi.

6-8 Ekim 2014’te yaşanan protestolar nedeniyle aralarında Halkların Demokratik Partisi (HDP) yöneticilerinin de bulunduğu 108 isim hakkında açılan Kobani Davası’nın 5’inci duruşmasının 4’üncü oturumu Sincan Cezaevi Kampüsü’nde devam etti.

Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen duruşmada ilk olarak eski milletvekili ve TJA aktivistlerinden Ayla Akat Ata savunma yaptı. Ata, seçim çalışması yapmak için Urfa’nın bir ilçesine gitmesinin tutukluluğuna gerekçe yapıldığını söyledi.

Konjonktüre göre suç tanımı

Haziran ayında duruşma sonunda alınan ara kararlara dikkat çeken Ata, şunları dile getirdi:

İddianamede yer almayan iki husus vardı. Benim üzerimden çözüm süreci hedef alınmış durumda. Yakalandığım 2020 tarihine kadar attığım tüm tweetleri istediniz. 2013 yılında adaya giden ilk heyet içindeyim. O süreçte attığımız tweetler bugun suç olarak belirtilmiş. Türkiye’deki konjonktür değişince suç unsuru da mı değişiyor? Eğer bir takım eylem ve söylemler içinde bulunduysak o gün yargıya taşınmayıp bugün yargı konusu olması kafamızda soru işareti bıraktığı gibi bunların dokunulmaz temel haklar olduğunu belirtmek istiyorum.

‘Sorumluların açığa çıkarılması gerekir’

Daha sonra HDP eski MYK üyeleri Ayşe Yağcı ve Bircan Yorulmaz ile Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) eski Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel söz alarak konuştu. Tuncel, şunları dile getirdi:

Bu dava suç ceza kapsamına alınacak bir dava değil. Cumhur İttifakı’nın birlikte yürüttüğü, yönlendirdiği bir dava. Bu dosya IŞİD’i destekleme dosyasından başka bir şey değil. Kobani’ye dair bir tane kavram yok. Prometheus’un çaldığı ateş HDP’nin elindedir. Özgürlük bizim için bir tercihtir öyle boyun eğmeyiz. Parlamentoda da duruşma salonlarında direneceğiz. Somut delil diye ifade ettiğiniz bir durum yok. Bu dosya kapsamında 37 kişi yaşamını yitirmiş ama sorduğunuz sorularda bunlarla ilgisi yok. 37 insanın yaşam hakkını kim ellerinden aldı, kim buna zemin hazırladı, bunların sorumluluklarının açığa çıkarılması gerekir.

‘Karşımda hukuki bir muhatap görmüyorum’

SEGBİS’le bağlanıp söz alan yerine kayyum atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gülten Kışanak ise savunma hazırlayamadığını belirterek şunları söyledi:

Bizi Figen Yüksekdağ’la beraber de çıkarmıyorlar. Birlikte bilgisayarları kullanabilsek belki biraz daha rahat olacak. 4 bin 600 sayfalık ek klasör gönderdiniz. Toplamda 50 bin sayfalık dosyaları ekrandan okumak da zor oluyor. Bunların fiziki olarak tarafıma tebliğ edilmesini talep ediyorum. Bunları inceleyemedikçe savunma için daha çok süreye ihtiyacımın olduğunu söylemek istiyorum.

Tutukluluk durumuna dair konuşmayacağını ifade eden Kışanak, “Ciddiyetle yaklaşıldığını düşünmediğim için bir beyanda bulunmayacağım. Ben neden size derdimi anlatayım ki. Karşımda hukuki bir muhatap görmüyorum” dedi.

Kışanak’ın konuşmasının ardından duruşmaya 25’Ekim’e kadar ara verildi.

HABER MERKEZİ