Diyarbakır’ın Lice ilçesinde polisler tarafından işkenceye uğrayan 14 yaşındaki Y.D. ifadesinde, “Beni sürükleyerek ve vurarak, zırhlı araca bindirdiler. Aralarında ‘Işığı kapat, MOBESE kamerasında görünmesin’ dediler” diye konuştu.
Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 21 Mart’ta, 10 yaşında bir arkadaşıyla evine dönerken polis tarafından durdurulan Y.D.’nin kaçırılarak işkence edilmesine ilişkin başlatılan soruşturma kapsamında 3 polis tutuklanmıştı.
Y.D.’nin 22 Mart’ta verdiği ifadesinde, “Uzun namlulu silahın dipçiğiyle vücudumun farklı yerlerine vurdular. İki elimden, ellerim yüzümün önünde olacak şekilde boynumdaki puşiyle bağladılar. Arta kalan kısmı boynumun arka tarafından bağlayarak sıkıp beni boğmaya çalıştılar” dediği belirtildi.
Gazeteci İsmail Saymaz’ın paylaştığı Y.D.’nin ifadesinde, “Babam ekmek almamı istedi. Marketin bulunduğu caddede yürüyordum. Zırhlı polis aracı beni kovaladı. Kaçarak bir binaya girdim. Polisler binanın kapısını kırıp içeri girdiler. 10 yaşındaki çocuk hakkında ‘Bu küçüktür, diğerini alalım’ dediler. Beni sürükleyerek ve vurarak, zırhlı araca bindirdiler. Aralarında ‘Işığı kapat, MOBESE kamerasında görünmesin’ dediler. Kulp yolundaki Lice’nin çöplerinin döküldüğü bölgeye götürdüler” dedi.
Y.D.’nin ifadesinin devamı şöyle:
Uzun namlulu silahın dipçiğiyle vücudumun farklı yerlerine vurdular. İki elimden, ellerim yüzümün önünde olacak şekilde boynumdaki puşiyle bağladılar. Arta kalan kısmı boynumun arka tarafından bağlayarak sıkıp beni boğmaya çalıştılar. Ayaklarıma kelepçe taktılar. Darp esnasında video çekerek, ‘Kürtlere, Öcalan’a küfredeceksin. İstiklal Marşını, Mehmetçik şiirini söyle. Şiiri sabaha kadar ezberlemezsen sırtına koyduğumuz GPS ile seni bulur ve öldürürüz’ dediler. Bu olaylar 40 dakika sürdü.
Ellerim ve ayaklarım bağlı halde araca bindirerek, emniyet müdürlüğü giriş kısmının önündeki yola getirdiler. Burada bir kişi indi, başka araca bindi. Gelene kadar beni darp ettiler. Karahasan Mahallesi’nin kırsalına götürdüler. Beni çukur bir yere attılar. Ellerimi, ayaklarımı bağlamışlardı. Çukurdayken bir taşla ellerimi çözdüm. Sonra ayaklarımı çözerek, yukarı çıktım. Lice’ye yürüdüm. 3-4 dakika yürüdükten sonra 50 metre ileride bir abiyi gördüm ve yanına gittim. Beni sırtına alarak, Lice Devlet Hastanesi’ne getirdi.