HDP Eş Genel Başkanı Sancar, Demirtaş’ın Kobani davası savunması hakkında açıklamalarda bulundu. Sancar, “Ben hem Selahattin arkadaşımız hem Sırrı Süreyya arkadaşımızın yaptıkları açıklamaları yeterli buluyorum. Bunların esas alınması kafidir” dedi.
HDP Eş Başkanı Mithat Sancar Artı TV’de İrfan Aktan ile Gündem Özel programına konuk oldu. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Sancar, Demirtaş’ın savunması hakkında da açıklamalarda bulundu.
Aktan’ın, Demirtaş’ın kendisine Abdullah Öcalan’ın yerinin önerildiği ifadelerini hatırlatması üzerine Sancar, konu hakkında yapılan açıklamaların yeterli olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
O zaman için neyin hedeflendiğini çok uzun konuşmamız gerekir. Sırrı Süreyya Önder’in açıklaması bu açıdan gerçekten çok berraktı. O dönemde yaşananlarla ilgili bir tartışma yapacak şartlar ve ortam yoktur. Söyleyeceğiniz her söz kendisi içinde olduğu için de ordan söylüyor. Televizyona gönderdiği, Halk TV’ye gönderdiği açıklamada, olsaydı daha fazlasını konuşurdum ama böyle bir ortam yok. Dolayısıyla bir yerinden başladığınız zaman, konuşmanız gereken çok fazla şey var ve şu an bunların hepsini konuşabileceğiniz gerçekten şartlar yok, gerçekten ortam yok. O nedenle ben hem Selahattin arkadaşımız hem Sırrı Süreyya Önder arkadaşımızın yaptıkları açıklamaları yeterli buluyorum. Bunların esas alınması şu an, şu şartlar için kafidir ama çözüm süreciyle ilgili muhasebeyi çok daha farklı zamanlarda çok daha geniş yapmakta bir ihtiyaçtır.
‘İsim konuşmuyoruz yöntem öneriyoruz’
Sancar, Altılı Masa’nın adayı hakkında ise şunları ifade etti:
Ortada iki şey var, bir defa isim konuşmuyoruz bu bir, yöntem öneriyoruz. Altılı Masa, kendi adayını belirler, bu sayın Kılıçdaroğlu olur başka biri olur. Bunu bilmiyoruz, biz doğrudan o tartışmanın bir parçası değiliz. Biz nitelikleri sayıyoruz, sürecin nasıl işlemesi gerektiğini belirtiyoruz. Ne demek bu? Belirlenen aday, bizim daha önce açıkladığımız deklarasyonumuzda tutum belgemizde temel ilkelere uygun bir şahsiyet mi, bunu taşıyabilecek bir şahsiyet mi? Bizimle doğrudan diyalog, açık müzakere ve mutabakat yöntemiyle görüşmeye gelecek mi? Mesele bu. Kim olursa olsun.
‘Biz parlamento seçimlerine kendi ittifaklarımızla gideceğiz’
Sancar’ın cumhurbaşkanı aday belirleme süreci ve başka bir adaya destek şartlarıyla ilgili soruya yanıtı ise şu oldu:
Biz bunun yöntemini ve şartlarını 2021 Eylül’ündeki deklarasyonumuzda açıkladık. Biz parlamento seçimlerine kendi ittifaklarımızla gideceğiz. Bu ittifakın üst kavramı demokrasi ittifakıdır. En önemli sütunu, somut ürünü Emek ve Özgürlük İttifakı oldu. Bunu genişletmeyi hedefliyoruz.
Cumhurbaşkanlığı seçimi için, sistemin özelliklerini de dikkate alarak -yüzde 50+1- bir yöntem önerdik. Kime önerdik? Altılı Masa’ya önerdiğimiz gibi bir yorum yapılıyor. Onlar da dahil olmak üzere bütün toplumsal muhalefet güçlerine önerdik. Dedik ki, bizim önerimiz doğrudan diyalog ve açık müzakere. Belirttiğimiz 11 madde üzerinde bir mutabakat sağlanırsa ortak aday fikrini görüşürüz. Bunu bir buçuk yıla yakın bir süre önce söyledik. Bu kadar açık konuşan bir parti var mı?
Peki karşılık bulmazsak ne yapacağız? Doğal olarak bizim yapacağımız iş kendi yolumuza bakmak ve stratejimizi güçlendirecek yeni adımlar atmaktır. Ama stratejimiz değişmemiştir.
‘Son derece açık konuşuyoruz ne dediğimizi de iyi biliyoruz’
“Yani siz bir aday mı çıkaracaksınız?” sorusuna ise “Aday çıkarma çalışmalarına başladığımızı da ilan ettik. Ama onu da iki sütun üzerine kurduğumuzu söyledik. Son derece açık konuşuyoruz ve ne dediğimizi de iyi biliyoruz” yanıtını verdi.
Adayla ilgili öne çıkan isim olup olmadığına dair de Sancar, şöyle konuştu:
-Hayır isim değil, nitelikleri somutlaştırma çalışmasıyla ilgili bu tartışmalar kurulumuzda yürütüldü ama ittifak güçlerimiz de var. Şu anda demokrasi çevreleri dediğimiz geniş bir kesim var, onlarla da istişare ederek ana hatlarını dile getirdiğimiz adayın nitelikleri konusunu somutlaştırıyoruz. Bir yandan da bu somutlaşan niteliklere uygun isim arayışını da yürütecek bir çalışma grubu oluşturduk.