Şenyaşar ailesinden 3 ferdin öldürüldüğü ‘hastane saldırısı’na dair davanın ilk duruşması görüldü. Saldırıdan yaralı kurtulan Mehmet Şenyaşar, Celal Yıldız’ın hastane içinde “Hepsini öldürün, kimseyi sağ bırakmayın” dediğini belirtti.
Urfa’nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Urfa Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınlarının Şenyaşar ailesine yönelik hastanedeki saldırılarına dair 4 yıl 4 ay sonra açılan davanın ilk duruşması Malatya 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.
Duruşma öncesi Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Urfa Şubesi üyeleri, Urfa ve Diyarbakır baroları, İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, çok sayıda baro temsilcisi, HDP ve CHP milletvekilleri ile siyasi parti temsilcileri, duruşma öncesi adliye önünde açıklama yaptı.
Açıklamada ilk olarak konuşan Şenyaşar ailesi avukatlarından Bülent Duran, dosyanın geçmişi ve önemine değindi.
‘Bütün sorumlular cezalandırılmalı’
Aile avukatlarından Sevda Çelik Özbingöl, Şenyaşar ailesi ile ilgili bir yargılamanın yapılmadığını belirterek, “Siyasi gücü, erki elinde bulunduranların yargı üzerindeki etkilerinin sonuçlarından, örneklerinden bir tanesi ile karşı karşıyayız” dedi.
Bugün yeni baştan başlatılan bir adalet mücadelesinden bahsedildiğini belirten Özbingöl, etkin bir soruşturma yürütülmediğini, ancak etkin bir kovuşturma yürütülmesinin önemli olduğunu vurguladı.
3 insanın hayatını vahim bir şekilde kaybettiği bu olayda adaletin yerini bulmasının önemine değinen Özbingöl, şöyle devam etti:
Bütün sorumluların, hem kolluk hem mülki ve idari emirlerin, bütün sorumluluğu bulunan azmettiricilerin ve bu olayı işleyenlerin etkin bir kovuşturmayla ortaya çıkarılması yönündeki ısrarımız ve talebimiz devam edecektir. Adalet mücadelemiz bugün başlıyor, ancak adalet tecelli edene kadar, etkin bir kovuşturma yürütülüp bütün sorumlular cezalandırılana kadar da devam edecek.
Kısa bir konuşma yapan Emine Şenyaşar ise “Oğlumu katledenler tutuklansın. Gerçekleri ortaya çıkarın” diye konuştu.
Duruşma başladı
“Birden fazla kez insan öldürmek”, “Birden fazla kez insan öldürmeye teşebbüs”, “Kamu malına zarar verme”, “Suç delillerini gizlemek ve yok etmek”, “Kamu kurumunda hırsızlık”, “İşyeri dokunulmazlığı ihlali” gibi suçlardan Celal Yıldız, Mekail Şimşek ve ‘İşyeri davası’nda tutuklu bulunan Enver Yıldız’ın da aralarında olduğu 19 kişinin yargılandığı davanın duruşması kimlik tespitiyle başladı.
Duruşmaya Şenyaşar ailesi, Yıldız ailesi, vekaleti olan avukatlar ile milletvekillerinin dışında kimse alınmadı.
Bu arada gazetecilerin duruşmayı takip etmesi engellenirken, Yıldız ailesi fertleri, Evrensel Gazetesi muhabirine saldırarak tehdit etti.
‘Polis gözetiminde öldürüldüler’
Duruşmada Kürtçe konuşan Emine Şenyaşar, yaşanan olayı anlattı:
Hastanede eşimi ve çocuklarımı öldürdüler. Taksi çağırdık, sanıkların korkusundan kimse taksiye almadı bizi. Çocuğum Celal, ‘bizi hastaneye götürmeyin öldürecekler’ dedi. Vekil illa ‘bu hastaneye getirin’ dedi. Çocuklarım devletin elinde öldürüldü. Bütün kanıtlar sizde açığa çıkarmıyorsunuz. Eşim ve çocuklarım polis gözetiminde öldürüldü. Pansuman odasında eşime vurdular. Eşim pansuman bezini aldı kanını sildi. Farklı bir kişi ‘seni öldüreceğim’ dedi. Eşimin başına onların hepsi toplandı, eşimin gözü çıkarıldı.
Emine Şenyaşar, “Şu kadın, her iki yerde de (İşyeri ve hastane) vardı” diyerek Emine Yıldız’a işaret etti.
‘Oğlumu bırakın’
Bunun üzerine Emine Yıldız, Emine Şenyaşar’a “Yalan söylüyorsun, iftira” diyerek sesini yükseltti. Konuşmasına devam eden Emine Şenyaşar, “Eşime vurduktan sonra oğlumun arkadaşı beni dışarı çıkardı. Onların adamı geldi, beni de vuracaktı. Görürsem teşhis ederim. Orta boylu, eşimin yaşlarındaydı. O bana ‘seni öldüreceğim'” diyerek kendisini tehdit eden kişinin eşkalini anlattı.
Şenyaşar, “Benim oğlumu kim öldürmüş, katil kimdir kayıtlarda var. Kayıtları ortaya çıkarın. Dükkandaki kayıtları kesmişler. Erdoğan (Cumhurbaşkanı) biliyor, hükümet biliyor, herkes biliyor bunların kim olduğunu. Çocuğumu öldüren şişko var, onu niye yakalamıyorsunuz. Oğlumu (Fadıl Şenyaşar) ise 5 yıldır tek kişilik hücreli odada tutuyorsunuz. Oğlumu bırakın eve gideyim” şeklinde konuştu.
‘Büyük bir zulümle öldürüldüler’
Sanık avukatı, Emine Şenyaşar’ın konuşmasına müdahale ederek, oğlunun sufle verdiğini söyleyince tartışma çıktı. Tartışmanın ardından devam eden Şenyaşar, “Emniyetteki ifadem doğrudur. Eksiği var, fazlası yok. Ferit’in kafasına kurşun sıktılar. Ama ölmedi. Esvet’in kafasına sopayla hastanenin içinde vuruldu. Hepsi görüntülerde var. Çocuklarımın vurulduğu yerde görmedim. Benim çocuklarım büyük bir zulümle öldürdüler” diye konuştu.
Sanık avukatları, ardından Emine Şenyaşar’a soru sordu. Emine Şenyaşar, “Hepsinin elinde silah vardı. Dışarıya çıkan herkesin eli kanlıydı. Hepsi kayıtlarda var, bana niye soruyorsunuz. Allah şâhittir dediğim her sey doğrudur. Oğlumu serbest bırakın” diye cevap verdi.
Ardından tutuklu Celal Yıldız, Emine Şenyaşar’a soru sordu. Tercümanın doğru çevirmediğini savunan Yıldız, “Emine Şenyaşar ‘Hepsi birbirine benziyor’ diyor, ‘fotoğraf teşhis etmedim, kayıtlar sizde var’ dedi” diye konuştu.
Sanık müdafisi, Emine Şenyaşar’a “Emine Yıldız’ı dükkan da gördün mü?” diye sordu. Emine Şenyaşar, “Ben orada değildim, görmedim” dedi. Konuşmaya müdahale eden Emine Yıldız ise, “Ben birgün çarşıya çıkmadım, dükkanlarını tanımıyorum” dedi.
Sanık müdafiinin “Celal Yıldız ve Emine Yıldız’ı daha önceden tanıyormuydunuz” sorusuna de cevap veren Emine Şenyaşar, tanıdığını söyledi. Şenyaşar, adalet talep ederek oğlunun bırakılmasını ve sorumluların hepsinin tutuklanmasını istedi.
Emine Şenyaşar’ın ifadesinin ardından AKP’li Milletvekili İbrahim Halil Yıldız, adliyeden korumalar eşliğinde ayrıldı.
‘Celal Yıldız herkesi öldürün dedi’
Ardından olayda yaralanan Mehmet Şenyaşar, tanık olarak dinlendi. Şenyaşar, “Bana da ateş edildi, beni yaralı bıraktılar. Bacağımdan vuruldum ve sedyeden düştüm diye kurtuldum. Celal Yıldız silahla hastaneye girdi, ‘Hepsini öldürün, kimseyi sağ bırakmayın’ dedi” diye olay anını anlattı. Mehmet Şenyaşar, sorumluların hepsinin tutuklanmasını talep etti.
‘Vali tanık olarak dinlensin’
Ferit Şenyaşar ise, Suruç’ta insanlık suçu işlendiğini söyledi. Saldırıdan Vali Abdullah Erin sayesinde kurtulduğunu söyleyen Şenyaşar, “Bu seçim dönemi bitince, bu hükümet gidince, Vali Erin’in dediği gibi hastane kayıtları mahkemeye sunulunca gerçek ortaya çıkacaktır. Vali Abdullah Erin’in dinlenmesini istiyorum” diye konuştu.
Saldırıda bir uzman çavuşun burnunun, iki ambulansın camlarının kırıldığını söyleyen Şenyaşar, “Hastane” ve “İşyeri” dosyalarının birleştirilmesini istedi. Kamera kayıtlarının kaybedildiğini söyleyen Şenyaşar, “Adil bir yargılama yapılarak suçluların cezalandırılması ve faillerin tutuklanmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
Ardından dosyaya konulan Bilirkişi Raporu, Adli Tıp raporu ile diğer belgeler okunmaya başlandı.