Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Vedat Çem Erkmen isimli tutuklu şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Esenyurt’a götürülmek istenen Erkmen’in cenazesi polis tarafından kaçırılarak Sakarya’da ailesine teslim edildi.
Tekirdağ 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde ağırlaştırılmış müebbet ve 374 yıl ceza alan Vedat Erkmen isimli tutuklu bulunduğu hücrede şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Dün saat 21.00 sıralarında cezaevi idaresi tarafından aranan ailesine Erkmen’in bulunduğu hücrede intihar ettiği bilgisi verildi.
Cezaevi idaresi ayrıca aileye, Erkmen’i hastaneye yetiştirmeye çalıştıklarını ancak hastaneye götürülürken yaşamını yitirdiğini söyledi.
Erkmen’in ailesi ile İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) avukatları, Tekirdağ Cezaevi’ne gitti. Ancak Erkmen’in otopsi işlemlerinin aile ve avukatlarının gelmeden yapıldığı öğrenildi.
Tekli odaya alınmış
ÖHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu üyesi avukat Gürkan İstekli, sosyal medya hesabından “Kimden neyi gizliyorlar! Saatlerce cezaevi, adliye ve hastane arasında gidip gelmiş, cezaevi tüm görüşme taleplerimizi reddetmiş, saatler sonra nöbetçi savcılığa ulaşabilmiş ve cenazeyi an itibariyle teşhis edip almış bulunmaktayız” paylaşımında bulundu.
İstekli, “Birkaç gün önce ‘can güvenliği yok’ denilerek odasından alınan ve tekli odaya konan müvekkilimiz Vedat Erkmen açıkça katledilmiştir. Sözde ‘can güvenliğini’ sağlamak için odasından alınan Vedat neden ‘intihar’ etsin?” diye sordu.
İstekli, Erkmen’in geçtiğimiz Cuma günü (17 Aralık) ağabeyiyle yaptığı telefon görüşmesinde, 23 Ocak Perşembe günü açık görüş olduğunu ve cezaevi idaresi hakkında suç duyurusunda bulunmalarını istediğini aktardı.
Öte yandan Erkmen için tabut talep edildiği ancak tabut ve cenaze aracının verilmediği belirtildi. Cenazenin sarılması için battaniye isteyen ailenin tepkileri üzerine tabut verildi.
Cenaze aracı verilmedi
Cenaze aracı verilmemesi nedeniyle Erkmen’in cenazesi ailesinin kendi imkanlarıyla sağladığı araçla Küçükçekmece Mezarlıklar Müdürlüğü’ne getirildi.
Erkmen’in cenazesi, dini vecibelerinin yerine getirilmesinin ardından ailesi tarafından Esenyurt’ta bulunan Digor Dağpınar Derneği’ne götürülmek istendi. Ancak polis, aileye “Bekleyin. Neden Esenyurt’a götürüyorsunuz. Orada taşkınlık çıkartacaksınız. Derneğe götüremezsiniz” diyerek cenazenin verilmeyeceğini söyledi.
Aile ise, “Biz Kürt olduğumuz için cenazemizi vermiyorlar” diyerek engellemeye tepki gösterdi.
‘İntihar edecek biri değildi’
Vedat Erkmen’in ağabeyi Saim Erkmen, idarenin kardeşinin intihar ettiğini iddia ettiğini aktardı. Ancak kardeşinin intihar ettiğine inanmadığını söyleyen ağabey Erkmen, “Kardeşim intihar edecek biri değildi. Devlet kendisi öldürdü. Örtbas etmek için de kendisi bizden ve avukatlarından habersiz Adli Tıp Kurumu’na götürdü” dedi.
Otopsi işlemlerine avukatların alınmamasına tepki gösteren Erkmen, “Kardeşimi infaz ettiler. Kendileri öldürdükleri için, otopsisi bizden gizli yapıldı” diye konuştu.
Cenazenin Esenyurt’a götürülmemesi yönünde talimat olduğunu belirten polis, ailenin itirazlarına rağmen cenazeye el koyarak kaçırdı. Ailenin tepkisi üzerine polis, cenazeyi İstanbul- Gebze arasında bulunan Mehmetçi Vakfı’na götüreceğini söyledi. Ancak cenaze nakil aracı Mehmetçik Vakfı’na götürülmedi.
Cenaze kaçırıldı
Cenazeyi karşılamak için gelen kitle ve aile de araçlarla zırhlı araçlar eşliğinde götürülen cenaze aracını takip etti. Polisler ilk olarak cenazeyi Kocaeli yolu üzerinde bulunan bir dinlenme tesisine götürdü. Aile ve kitle de cenaze aracının ardından tesise giderek beklemeye başladı. Bu sırada polis aileden gizli bir şekilde cenaze aracıyla uzaklaştı. Cenazenin nereye götürüldüğüne dair bilgi edinemeyen aile bireyleri, Esenyurt ilçesine geri dönme kararı aldı.
Cenaze aracında bulunan ve tüm yol boyunca ailesiyle iletişim kurması polisler tarafından engellenen Erkmen’in ağabeyi Saim Erkmen, Sakarya’ya kadar götürülen cenazeyi ailenin kendi aracına naklettikleri bilgisini paylaştı.
Cenaze aracı buradan Kars’a doğru yola çıktı. Erkmen, polislerin hangi gerekçeyle cenazeyi Sakarya’ya kadar götürdüklerini sorduklarında ise herhangi bir açıklama yapmadığını belirterek cenazenin keyfi bir şekilde Sakarya’ya kadar kaçırıldığını ifade etti.