Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan, idam edilişlerinin 50’nci yılında mezarları başında anıldı. Anmada konuşan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, “İdam sehpasındaki sözleri ve mücadeleleri bize onurlu bir mirastır, aynı zamanda bir çağrıdır” dedi.
68 kuşağının devrimci önderlerinden Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan, idam edilişlerinin 50’nci yıldönümünde Ankara Karşıyaka Mezarlığı’ndaki kabirleri başında anıldı. Çok sayıda kurum ve siyasi parti temsilcisi mezarlıkta bir araya geldi.
Anmada, Devrimci Gençlik Birliği (DGB) temsilcileri kısa bir açıklama yaptı. Açıklamada, “50 yıl önce Denizleri idam sehpasına göndererek ülkenin işçi ve aydınlarını boğmak istediler. Onlardan sonra yüzlerce devrimciyi katlederek umudumuzu yok etmek istediler. Çünkü Mahirler, Denizler, İbolar emperyalizme karşı sosyalizm öncüsü oldular. Düzene karşı devrim çizgisinin sembol isimleri oldular” ifadeleri kullanıldı.
‘Mücadelenin ışığı sönmedi’
Anmaya katılan Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar da açıklamalarda bulundu. Üç Fidan’ın bundan yarım asır yıl önce bir siyasi cinayetle katledildiğini vurgulayan Sancar, şunları ifade etti:
Aradan 50 yıl geçti ama onların devrim, sosyalizm, özgürlük, demokrasi yolunda verdikleri kararlı, cesur mücadelenin ışığı sönmedi. Tam tersine o meşale bugün de yolumuzu aydınlatıyor. Açtıkları yolda yürüyen milyonlar var şimdi. Milyonların yüreğinde yaşıyorlar.
‘Sözleri bize bir çağrıdır’
Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği diyerek, gülümseyerek ölüme gittiler. Bu sözler ve mücadeleleri bize onurlu bir mirastır, aynı zamanda bir çağrıdır. Hep birlikte bugün burada yaptığımız gibi hayatın her alanında halkların ortak mücadelesini büyütme çağrısıdır o slogan. Bize sorumluluk yüklemektedir. Bugün de aynı soyguncu, sömürücü, zalim, talancı yönetim zihniyeti daha da ağırlaşmış bir biçimde devam ediyor. Bugün de görevimiz üç fidanımız bize o gün yaptığı çağrıdan farklı değildir. Ortak mücadeleyi her alanda büyütmek, devrim ve sosyalizm yolunda birlikte yürümektir görevimiz. Üç fidanımız ve onlar gibi hayatlarını feda eden, gözlerini kırpmadan en ufak bir korku işareti arayanları utandırarak ölüme gidenlerin mirasını yaşatacağız.
Ne kadar baskı uygulanırsa uygulansın, zulüm yapılırsa yapılsın, engeller ne kadar büyütülürse büyütülsün bu mücadele sürüyor, sürecek. HDP de bu mirasın ortağı olmaktan onur duyuyor. Yusuf, Deniz, Hüseyin gibi Mahir, İbo, Mazlumlar da yolumuzu aydınlatıyor. Görevimiz ortak mücadeleyi, halkların eşitliği, özgürlük, demokrasi ve sosyalizm yolunda büyütmektir. Anıları önünde bugün de saygı ile eğiliyoruz.
’12 Eylül’e benzen bir dönem yaşanıyor’
Mersin Emek ve Demokrasi Güçleri ile Mersin 68’liler Derneği, Özgür Çocuk Parkı’nda anma etkinliği gerçekleştirdi. Anmaya HDP’li grubun alınmaması üzerine kitle polisi yuhaladı. Anmada Mersin 68’liler Derneği Başkanı Hasan Kapıkıran bir konuşma yaptı.
Bu gün ülkenin içinde bulunduğu durumun 68 dönemini hatırlattığına dikkat çeken Kapıkıran, “Tek adam, tek parti yönetimi uygulamaları ile 12 Eylül dönemini aratmamaktadır” dedi.
Açıklamanın ardından konuşan Deniz Gezmiş’in arkadaşı İhsan Çaralan ise, Üç Fidan’ın kendi çıkarları için değil bütün dünya hakları için hayatlarını ortaya koyduğunu hatırlattı. Anmada dün HDP Genel Merkezi önünde yapılan provokasyon da kınandı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İskenderun Şubesi, dernek binasında açıklama yaparak Üç Fidan’ı andı. Emek Partisi (EMEP) Ordu İl Örgütü de Altinordu ilçesinde bulunan Tahıl Pazarı Meydanı’nda basın açıklaması yaptı.
