HDP Milletvekili Remziye Tosun: Bizim geleneklerimizde, kadınlar barış için, kavganın son bulması için tülbentlerini yere atarlar. Ben de bu savaşın son bulması için tülbentimi Meclis’te yere attım.
Meclis’te HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun’un beyaz tülbentinin dalgalanıp süzülerek yere düştüğü anları izlerken içimde bir sızı hissettim. Kürtler için anlamı çok büyük olan bu “kavgayı sonlandırma” isyanı kadın için ayrıca çok da zorlayıcı bir eylem.
Çünkü o beyaz tülbent onlar için bir başörtüsünden çok daha fazlasını ifade ediyor. Yalnızca bir inanç değil bir kültür, bir tür mahremiyet de aynı zamanda. İşte bütün bu nedenlerle o tülbent yere düştüğünde AKP’li erkek vekillerden yükselen tepkiler beklendik ama yine de çok can sıkıcıydı. Peki Remziye Tosun ne hissetti? Bu eylemi yapmaya nasıl karar verdi? Tosun Gazete Karınca’ya konuştu.
Remziye Tosun, bu eylemi yapmayı günlerdir düşünüyormuş ve bu konuda partisiyle de istişare etmiş. “Çok zor bir süreçten geçiyoruz, ben de bütün bu çatışmaların, bombardımanın sona ermesi için bir şey yapmak istedim” diye anlatıyor amacını.
Tosun, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin devam ettiğini ve Kürt sorununun müzakere yoluyla çözümü yerine daha çok operasyon yapıldığını belirterek, “Bizim geleneklerimizde, kadınlar barış için, kavganın son bulması için tülbentlerini yere atarlar. Ben de bu savaşın son bulması için tülbentimi Meclis’te yere attım” diyor.
Tosun’un anlattığına göre, eski zamanlarda bir köyde çok büyük bir kavga yaşanmış, okunan selalar bile bu kavgayı durdurmaya yetmemiş. Ta ki bir kadın tülbentini yere atıncaya kadar. Kadının tülbentini atmasıyla herkes silahlarını bırakıp kavgaya son vermiş.
AKP’li erkekler Tosun’a bağırarak tepki gösterdi
Ancak onun barış için yaptığı bu eylem AKP sıralarından sert bir reaksiyonla karşılaştı. AKP Çorum Milletvekili Remziye Tosun’a doğru yürüyerek “Tuu! Allah belanı versin” diye bağırdı. AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da Remziye Tosun’u kastederek, “Burada başındaki tülbenti ‘Savaş kararlarının alındığı bu parlamentoya lanet olsun’ diye atıyorsa lanet olsun, lanet olsun, lanet olsun” dedi ve AKP sıralarından alkışlar yükseldi.
AKP’li kadın vekiller de bütün bu olanlar karşısında sessiz kaldı. Tosun bu durumun kendisini incittiğini söylüyor. Remziye Tosun, “Tülbentim benim için çok değerli. Benim için maneviyatı çok büyük. Onun için de Meclis’te atmak çok da kolay olmadı. Ama artık onurlu bir barışın yolu açılsın istiyorum” diyor.
‘Kadın vekillerin sessiz kalması beni incitti’
Tosun’a yalnızca kendi partisi HDP’den destek geldi. O sırada orada bulunan diğer partinin kadın vekillerinden bir destek beklemiş Remziye Tosun:
Orada bir kadın olarak ortaya koyduğum bu tepkiyi bütün kadınların desteklemesi gerekirdi. Çünkü en çok da kadınların barışa ihtiyacı var. Çünkü çatışmalarda hayatını kaybeden o çocukları doğuran da kadınlar ve toplumsal barışı hep beraber talep etmeliyiz.
‘Onurlu barış için her çaba önemli’
HDP’li Tosun, “Hazreti İbrahim yakılırken karıncanın o ateşe su taşıması gibi benim yaptığım eylem de” diyor. Tosun’a göre bu eylem sonuç almasa da onurlu bir barış için her türlü mücadele çok önemli.
Remziye Tosun, sosyal medyadan beyaz tülbentin Meclis’e atılmasını eleştiren ve “Bu sadece Kürtler arasındaki kavgayı durdurmak için yapılan bir eylem” diyen kesime de “Bu bütün kavgaların, savaşların bitirilmesi için yapılan bir eylem bir isyan. Kadınlar nerede zulüm varsa oraya tülbentini atmıştır” diye yanıt veriyor.
‘Barış gelmeden bize huzur yok’
Bütün bu tepkiler karşısında barışa dair umudunu sorduğumuz Tosun, “Bu toprakların gerçekten çok yorulduğunu, çok üzüldüğünü, dağın, taşın, toprağın kan ağladığını biliyoruz. Artık yeter. Umudumuz var çünkü toplumsal barış gelmeden bize huzur yok” diyor.
Remziye Tosun’un Meclis’te yere attığı tülbenti görevliler kaldırmış. HDP Van Milletvekili Murat Sarısaç da yoldaşının tülbentini saklamak için görevlilerden almış, “Bu benim için çok anlamlı” demiş. O tülbentin ağırlığını birgün konunun muhatapları da hisseder mi diye düşünmekten alamıyor insan kendisini. Ancak Kürtlerin barış mücadelesi bu sorudan bağımsız olarak yıllardır devam ediyor.