Hasta tutuklu Halil Güneş yaşamını yitirdi: İlaçları verilmemiş

Hasta tutuklu Halil Güneş yaşamını yitirdi: İlaçları verilmemiş

Diyarbakır 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklu bulunan ağır hasta tutuklu Halil Güneş, yaşamını yitirdi. Kanser hastası Güneş’e uzun zamandır ilaçlarının verilmediği öğrenildi.

İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) hasta tutuklular listesinde bulunan ve tüm çağrılara rağmen tahliye edilmeyen Diyarbakır 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutuklu bulunan Halil Güneş, bu sabah hayatını kaybetti.

Güneş’in cenazesinin nerede defnedileceğine ailenin karar vereceği öğrenildi. Olayın duyulması üzerine cezaevine giden TUHAY DER yöneticilerinden avukat Aslıhan Bulut, Güneş’in geçtiğimiz günlerde muayene için hastaneye götürüldüğünü ve dönüşte diğer oda arkadaşlarının açık görüşlerini engellemek istemediği için tek kişilik hücreye gitmeyi talep ettiğini aktardı.

Güneş’in 5 gündür tek başına hücrede tutulduğu ve sabah saatlerinde yapılan sayımda yaşamını yitirmiş halde bulunduğunu belirten Bulut, kanser hastası Güneş’e uzun zamandır ilaçlarının verilmediğini ve bundan kaynaklı cezaevi idaresine defalarca dilekçe yazılmasına rağmen talebin karşılanmadığını öğrendiklerini paylaştı.

Birçok hastalığı vardı

2007’de çekilen akciğer tomografisinde; akciğerinde yaklaşık 1 cm boyutlarında onlarca tümör olduğu tespit edilmiş, kırılan kaburgalarının ameliyatı sırasında ise ayrıca kemik kanseri olduğu tespiti yapılmıştı.

2 kere bu nedenle ameliyat edilen Güneş’e, 2009 yılında ağır derecede KOAH ve Uyku Apnesi teşhisi konulmuş; doktorları ömür boyu solunum cihazıyla uyuması ve gündüzleri de oksijen maskesi takması gerektiğini söylemişti.

Güneş’in kullanmak zorunda kaldığı yüksek dozdaki ağrı kesiciler nedeniyle ağır stres bozukluğu, epilepsi, her iki gözde Glokom hastalığı, boyunda fıtıklar ve böbreklerinde taşlar oluşmuştu.

Avukatların başvurusu sonucu, Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi tarafından “cezaevinde kalamaz” raporu verilmesine rağmen Adli Tıp Kurumu (ATK) 29 Ocak 2014 tarihinde yeni bir rapor hazırlayarak Güneş’in tek başına hayatını idame edebileceği ve hapiste kalabileceği sonucuna varmış, serbest kalması engellenmişti.

2014 Temmuz ayında yapılan tetkiklerde kanser hastalığının daha da ilerlediği tespit edilince, serbest bırakılması ve tedavisinin dışarıda sürdürülmesi için avukatları Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuruda bulunmuş ancak olumlu bir sonuç alınamamıştı.

‘Ölüm dayatıldı’

Güneş’in kız kardeşi, İHD İstanbul Şubesi Hapishaneler Komisyonu’nun 3 Ekim 2020 tarihinde yaptığı 445’inci F Oturumu eyleminde şunları aktarmıştı:

Sevk adı altında işkence ile, yapım aşaması bile tamamlanmamış olan Diyarbakır F Tipi Hapishane’ye sevk edilen abim, sağlıksız koşullar içinde yaşamını devam ettirmeye çalışmaktadır. Pandemi bahane edilerek abim 6 aydır kontrollerine götürülmüyor. Abime ölüm dayatılıyor. İnsanlık onuruna ve siyasi kimliğine yönelik bu saldırıları abimin kabul etmesi mümkün değildir. Koşulları bir an önce düzeltilmediği sürece abim ölüm orucuna başlayacağını söylemektedir ki, abimin sağlığı buna uygun değildir. Sorunlar aktardıklarımla da sınırlı değildir. Koşullarının acilen düzeltilmemesi halinde abimin sağlığındaki bozulma tedavi edilemez hale gelecektir. Abime dayatılan ölümdür ve bunu kabul etmemiz mümkün değildir.

Öte yandan dün gece de İzmir Aliağa Şakran T Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan 56 yaşındaki ağır hasta tutuklu Abdülrezzak Şuyur yaşamını yitirmişti.

HABER MERKEZİ

Kaynak: Mezopotamya Ajansı