HDP Sözcüsü Ebru Günay, İran’ın Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nin Süleymaniye ve Erbil’de Kürt partilerine yönelik saldırılarını kınayarak, uluslararası kurumlara çağrı yaptı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın deklarasyonuna değinen Günay, HDP olarak başından beri tarif ettikleri ve Türkiye halklarını kendisine mahkummuş gibi dayatan iki kutuplu siyasette 3’üncü bir yol açmanın onurunu ve gururunu yaşadıklarını söyledi. Günay şöyle devam etti:
Bu yol ‘kendisine mecbur olduğumuzu düşünenlere’ en iyi cevap olduğu gibi, aynı zamanda mevcut iktidar karşısında da demokrasiden, özgürlüklerden, adaletten yana yegane alternatiftir. Bu adımla ezilenlerin mücadelesini birleştirme arayışlarına yönelik önemli bir psikolojik bariyer aşıldı, umutlarımız arttı. Bizler bu ittifakın kuruluşunda yer almaktan, onun ilk kurucuları arasında yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Halklarımızı dar bir siyasal tartışmanın ötesine daha umutlu bir geleceğe taşımanın heyecanı içerisindeyiz.
‘Bu topraklar üstündeki tüm dışlananların örgütlü gücü olmayı hedefliyoruz’
Bu topraklar üzerinde ne kadar dışlanan kesim, birey varsa onların örgütlü gücü olmayı hedefliyor. Bu ülkenin en temel meselelerinde eşitlikten, özgürlükten, demokrasiden, adaletten yana tavır alıyoruz. Ülkenin ve üzerinde yaşayan halklarımızın yaşadığı somut sorunlara somut cevaplar üretecek kapsamlı bir program ortaya koyuyoruz. Bu programda kalbi özgürlük ve demokrasiden yana atan herkes kendisini bulabilir. İttifakımız bu topraklar üzerinde iktidara karşı verilen her tür demokratik mücadeleyi kapsamayı, farklı alanlarda hayat bulan mücadele biçimlerini bir çatı altında toplamayı hedefliyor. Alternatifsizlik, güvensizlik kaygıları karşısında iki egemen blok arasına sıkışan halklarımıza geniş bir özgürlük kapısı, demokrasi ve adalet kapısı açmak için yola çıkıyoruz. Esas mesele ülkeyi yaşanabilir özgür ve demokratik bir ülke haline getirmektir. İttifakımız bu ülkenin gerçek kurtuluş reçetesidir, yeni yaşamı inşa etme adresidir. İttifakımız şu veya bu adayı desteklemek şu veya bu ittifakın yanında durmak için değil, hep yeni bir anlayışı hakim kılmak için yola çıkmıştır. Türkiye’de desteklenecek bir ittifak varsa o da barındırdığı özgürlükçü anlayışı ve taşıdığı eşitlikçi potansiyeli nedeniyle Emek ve Özgürlük İttifakıdır. Bunu en geniş demokrasi gücü haline getirmek, toplumla buluşmak, mahalle mahalle sokak sokak örgütlenmek, güç olmak için gece gündüz çalışıyoruz.
İran saldırıları
Sözlerine İran’da ahlak polisi tarafından katledilen Masha Amini ve ardından başlayan protestolarla devam eden Günay, İran’ın Irak Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik saldırılar için “Kürt halkına yönelik düşmanlığın açık ifadesidir” dedi. Günay, şunları ifade etti:
İran devletinin Kürtlere, ve bütün İran halklarının demokratik ve sivil taleplerini bir taraftan bastırırken, diğer taraftan dün sabah saatlerinde Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin Pirdê, Koye ve Zirdigeze gibi yerleşim yerlerine yönelik saldırılarında onlarca kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmuştur. Uluslararası yasaları ve egemenlik hakkını ihlal eden bu saldırılar yurttaşların katledilmesi, sivil yerleşim yerlerinin bombalanmasıyla sonuçlanmıştır. Bu saldırılar İran devletinin Kürt halkına yönelik düşmanlığının açık bir ifadesidir. Dünyada ve bölgemizde yaşanan gelişmeler ve bu gelişmelerin bir sonucu olarak bu saldırılar bölgenin barış, istikrar ve güvenliğini tehdit etmektedir. Bir tarafta İran’ın Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ne, diğer tarafta Türkiye’nin Başûr ve Rojava’ya yönelik saldırıları Kürtlerin nasıl bir kuşatmaya alındıklarını göstermektedir. İran tarafından gerçekleştirilen bu saldırıları HDP olarak kınıyor ve bu saldırıların bir an önce sonlandırılması çağrısında bulunuyoruz. Irak Hükümeti başta olmak üzere, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Birleşmiş Milletler, Arap Birliği gibi uluslararası ve bölgesel kurum ve kuruluşları bu saldırılar karşısında sorumluluk almaya davet ediyoruz.
‘İran’daki direniş dünyada dalga dalga büyüyecek’
İran’da Jina Mahsa Amini’nin katledilmesiyle başlayan halk direnişi bütün baskılara, hiçbir kural tanımayan saldırılara rağmen devam ediyor. Ve dünya kadınlarının kalbi İran da direnen kadınlarla atıyor. Halkın öfkesi de direnişi de değişim talebi de büyük; hiç kimse bu kadar zulme sonsuza kadar sessiz kalmaz, hiçbir canlı kendisine reva görülen köleliği ilelebet sineye çekmez, çekemez. Her diktatörlük de eninde sonunda zulüm uyguladığı, inkar ettiği, baskı ve saldırılarla susturmaya çalıştığı halkın öfkesiyle mutlaka günün birinde tanışmak zorundadır. Bu nedenle Rojhilat halkı başta olmak üzere İran halkının diktatörlüğe ve zulme karşı başlattığı direnişi bir kez daha selamlıyoruz. Diktatörlüğe karşı direniş haktır ve meşrudur.
‘Jin Jiyan Azadî dünyanın bütün dillerinde özgürlük sloganı’
Jina Mahsa Amini ve onun arkasından başlayan direniş artık bütün dünyadaki ezilen halklar, emekçiler, kadınlar için direnişin sembolüdür.Jin Jiyan Azadî şimdi dünyanın bütün dillerinde özgürlük sloganı olarak haykırılıyor. Dünyadaki özgürlük dalgasına öncülük eden Kürt kadınları, onların mücadele ile direniş ile yarattığı sloganları bu topraklarda yaşayan herkes için gurur vesilesidir. Bu özgürlük dalgası bedeli ne olursa olsun başta Ortadoğu olmak üzere, tüm dünyada dalga dalga büyüyerek yayılacak. Bunu engellemek için baskıcı İran rejimi en iyi bildiği şeyi yapıyor, bütün baskıcı rejimler gibi hiçbir kural ve ilke tanımadan halkın direniş taleplerini ve özgürlük isteğini baskıyla, zorla bastırmaya çalışıyor. Biz, rejimin saldırılarını kınıyoruz. İran ne yaparsa yapsın, özgürlüğe uyanan bir halkı hiçbir güç, hiç bir saldırı durduramaz. İran halkı eninde sonunda kendi mücadelesiyle ve direnişle özgürlüğü yaratacak. Bizim yüreğimiz diktatörlüğe karşı direnenlerledir. Bizim yüreğimiz jin jiyan azadî diyerek yaşamın her alanını itiraza, direnişe dönüştüren Rojhilat halkıyladır, bizim yüreğimiz bu direnişin öncülüğünü yapan ve saçını bayraklaştıran kadınlarladır. Bir kez daha Jina Mahsa Amini ve sonrasında başlayan eylemlerde katledilenleri saygıyla minnetle anıyoruz.
HABER MERKEZİ