AKP kurucularından Hüseyin Çelik, İBB Başkanı İmamoğlu’na verilen hapis ve siyasi yasak cezasına ilişkin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi: Siz bir insana hakaret etti diye siyasetten men cezası keserseniz bunun kabul edilebilir yanı yoktur. Eğer bir ülkede adaletin gücü yoksa, orada gücün adaleti devreye girer. Gücün adaleti her zaman zalimcedir.
AKP kurucularından olan eski Millî Eğitim Bakanı Prof. Dr. Hüseyin Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen hapis cezasının “sıkıntılı” bir karar olduğunu söyledi.
Cezanın kesinleşmesi durumunda uygulamaya konacak olan siyasi yasak için de Çelik, “Kabul edilebilir yanı yoktur” dedi. Çelik, bu kararı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eleştirmesi gerektiğini söyledi.
Halk TV’de Perdenin Önü Arkası programına bağlanan eski AKP milletvekili ve eski bakan Hüseyin Çelik de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bazı ihtimaller üzerinde durarak görüşlerini belirtmek istediğini söyleyen Çelik, şöyle konuştu:
‘Adaletin gücü yoksa, gücün adaleti devreye girer’
“Diyelim ki bu mahkeme siyasi iradenin talimatı ya da tavrı üzerine böyle bir karar verdi. Böyle bir ihtimali bile düşünmek istemiyorum. Eğer böyle bir şey varsa bu çok vahimdir. Bundan önceki süreçlerde de hep şunu söyledim; eğer bir ülkede adaletin gücü yoksa, orada gücün adaleti devreye girer. Gücün adaleti her zaman zalimcedir.
İkinci ihtimal, diyelim ki böyle bir şey söz konusu değil. Bu kararı veren merciler hükümete yaranmak için karar verdiler diyelim bu daha da vahimdir. Demek ki yargı büsbütün iktidara angaje olmuş durumda demektir. Böyle bir şey varsa bu yargı tarafsız ve bağımsız değildir.
Üçüncü ihtimal iktidarın imajı kötü olsun diye böyle bir karar verildiyse bu da hükümetin ve ülkenin lehine olmaz. Hangi yönden bakarsanız bakın bu son derece sıkıntılı bir karardır.
‘Kabul edilebilir yanı yoktur’
Sayın İmamoğlu olsun başka biri olsun kimseye hakaret etme hakkı yoktur. Siz bir insana hakaret etti diye siyasetten men cezası keserseniz bunun kabul edilebilir yanı yoktur.
Netice itibarıyla siz hukuku, adalet mekanizmasını insanların tepesinde Demoklas’in kılıcı gibi sallandırırsanız orada tuz kokmuş demektir.
‘Seçime gidiyoruz arkadaşlar, savaşa gitmiyoruz’
Ben 98’de Sayın Erdoğan’a verilen cezadan ne farkı var derken de şunu söyledim. 1998’de o ceza verilirken ben Doğru Yol Partisi’ndeydim. O Refah Partisi’nin belediye başkanıydı ama aynı tepkiyi vermiştim. Ama Türkiye’deki Kemalist çevreler, Türkiye’deki sol çevreler, Türkiye’deki CHP’li çevreler bu karardan fevkalade memnun olmuşlardır. Bizim en büyük problemimiz şudur; acı sadece bize acı verdiğinde rahatsız oluyoruz.
Biz seçime gidiyoruz arkadaşlar savaşa gitmiyoruz. Herkes baltaları bilemiş. Ortalık birbirine karışmış bu hakikaten ülkemiz açısından son derece vahim bir durum.