İBB Başkanı İmamoğlu, hakkındaki hapis kararının ardından Altılı Masa cephesinde yaşanan adaylık tartışmalarına ve ‘Saraçhane buluşması’na dair açıklamalarda bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, hakkında verilen hapis cezası ve siyaset yasağı kararının ardından başlayan cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmalarına ilişkin konuştu.
“Ben tek başıma kendimi rakip olarak görmüyorum elbette” diyen İmamoğlu, “Ama Erdoğan’ın karşısındaki rakip takımın bir oyuncusuyum. Teknik direktör beni oyunu sokar veya sokmaz. Ona ben karar vermeyeceğim. Ama oyuna girme ihtimali olan bir oyuncuyum” ifadelerini kullandı.
Habertürk yazarı Fatih Altaylı’ya konuşan İmamoğlu, muhalefette çok sayıda potansiyel aday bulunduğunu belirterek, “Tek seçeneğe mahkum olan iktidar tarafı, artık muhalefet değil” diye belirtti.
Rakibin bir oyuncusunu, saha dışında sakatlayıp oyun dışı bırakmayı doğru buluyorlar mı, bulmuyorlar mı bunu açıkça halka anlatsınlar. Mertçe bir mücadele istiyorlar mı, istemiyorlar mı ben bunu merak ediyorum. Tam fikirlerini duymak istiyorum. Yoksa tabii ki, kendimi aday görmek gibi bir hadsizlik içinde değilim. Ama takımın sahaya çıkarabileceği bir oyuncusuyum. Bu net.
‘Saraçhane buluşması aylar öncesinden belliydi’
Diğer yandan İmamoğlu, hakkında hapis kararı verilmesi halinde neler yapılacağını çok önceden planladıklarını ve Saraçhane buluşmasının da aylar önceden belli olduğunu söyledi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Saraçhane buluşmasını sosyal medyadan duyduğunu söylemesi hakkında “Kendisini o an arayıp böyle bir miting düzenleyeceğimizi söylemedik ama mahkeme kararının açıklanacağı gün Saraçhane’de toplanacağımız çok önceden belliydi” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu’nun konuya ilişkin açıklaması şöyle:
Bu dava sürecinde, son yedi aydır partinin bu konu ile ilgili görevlendirdiği parti yöneticisi arkadaşlarla beraber çalışıyoruz. Her detayı aylardır ele alıyoruz. Tüm seçenekleri değerlendirdik. Üç seçenek vardı. Beraat. Ki hukuki olan buydu. Ceza ama beni siyasi haklardan mahrum etmeyecek bir ceza ya da beni siyaset dışına atmaya yönelik bir ceza. Açıkçası biz iktidarın tavrından ve son hakim değişikliğinden anlamıştık ki, niyet kötü ve siyasi sonuçları olan bir ceza gelecek. Beni oyun dışına çıkarmak, İstanbullunun iradesini elinden almak isteyecekler. Bu seçeneği değerlendirirken de, eğer böyle bir ihtimal ortaya çıkarsa Saraçhane’de toplanmayı, millete böyle bir adres göstermeyi, tepkimizi Saraçhane Meydanı’nda ortaya koymayı çok önceden konuşmuştuk.
Bu yüzden de karar günü, özellikle de hukukçularımız mahkeme heyetinin uzun bir görüşme için çekilmesinden sonra bu ihtimali güçlü görmeye başladılar ve bunu da bana söylediler. Ben de bunun üzerine daha önceden konuşulup, üzerinde mutabık kaldığımız Saraçhane’de toplanma fikrini sosyal medya üzerinden duyurdum. Zaten CHP’liler de bir yerde tepkilerini göstermek istiyorlardı. Mahkeme önüne mi gidelim, nereye gidelim diye soruyorlardı. Onlara bir adres göstermek lazımdı ve ben de daha önceden üzerinde mutabık kalınmış bir adresi gösterdim. Doğru, Sayın Genel Başkanı arayıp yeniden bilgilendirmedik. Çünkü bir mahkumiyet kararı çıkması halinde burada toplanma kararı çok önceden zaten alınmıştı.