38 yıldır cezaevinde olan ağır hasta tutuklu Ali Osman Köse’nin tedavisi engellenerek ölüme terk edildi.
Siyasi tutuklulara yönelik hak ihlalleri gün geçtikçe artıyor.
Türkiye’nin iyileştirici düzenlemeye gidilmeyen sorunlarının başında cezaevlerindeki hasta tutukluların durumu geliyor.
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) verilerine göre, 2020 yılında cezaevlerinde 27 hasta tutuklu hastalıklarından dolayı yaşamını yitirdi.
2021 yılının sadece ilk üç ayında ise cezaevlerinde 13 hasta tutuklu yaşamını yitirdi.
Cezaevlerinde hala 604’ü ağır olmak üzere 1605 hasta tutuklu bulunuyor.
Siyasi gerekçelerle cezaevinde olan hasta tutukluların tahliyesinin önüne geçildiği hukuki mekanizmanın merkezinde ise Adli Tıp Kurumları (ATK) var.
Kadroları doğrudan Adalet Bakanlığı tarafından atanan Adli Tıp Kurumu kamu hastanelerinin “cezaevinde kalamayacakları” yönünde rapor verdiği kişilere dair aksi yöndeki raporlarıyla infazlarının önüne geçti.
Bu raporlardan dolayı bugüne dek onlarca hasta tutuklu yaşamını yitirdi.
38 yıldır cezaevinde
Ali Osman Köse de 38 yıldır tutuklu bulunuyor.
Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde tutulan Köse’nin böbrek kanseri, dolaşım sistemi hastalıkları, hipertansiyon, kronik kalp yetmezliği, işitme kaybı gibi birçok sağlık sorunu bulunuyor.
Sağlık durumu ise her geçen gün kötüye gidiyor.
Köse’nin yaşadığı sağlık sorunlarına ve maruz kaldığı hak ihlallerine ilişkin konuşan yeğeni ve vasisi Mahir Köse, her an amcasının ölüm haberini almaktan korktuklarını belirtti.
Ailesinin birçok ferdinin dönem dönem tutuklandığını belirten Köse, 4 yaşından bu yana cezaevleri önünde olduğunu dile getirdi.
Ali Osman Köse’nin yeğeni Mahir Köse, tedavisinin yapılmadığını aktardı.
‘Tek başına yürüyemiyor’
Telefon görüşmesi olan günlerde gecikme yaşandığında büyük bir korku yaşadıklarını belirten Köse, “Her an öldü ölecek duygusuyla yaşıyoruz. İçimiz yanıyor. Sorun sadece amcam değil, cezaevleri amcam gibi tutuklularla dolu. Tüm hasta tutukluların özgürlüğüne kavuşması gerekiyor. İnsanlar cezaevinde ölüyor. Ama bu çığlığı duymayan yetkililer var” dedi.
Amcasıyla yaptığı en son telefon görüşmesini de aktaran Köse,“Bana telefonda ‘kendi başıma yürüyemiyorum. Ancak birisi bana yardımcı olacak ki yürüyebileceğim’ dedi. Hastalıklarından dolayı çok fazla konuşamadı” diye ifade etti.
Cezaevi arkadaşı: Vahşi bir politika uygulanıyor
Ali Osman Köse ile 5 yıl boyunca aynı koğuşta kalan Hasan Basri’nin aktardıklarına göre; Köse ihtiyaçlarını tek başına karşılamıyor.
Köse’nin kanser tedavisinin 3 ay geciktirildiğini belirten Basri, bir dönem tedavi için gittiğinde ise Köse’nin yatağa kelepçeli bir şekilde yatırıldığını aktararak, şöyle konuştu:
Bu kişiye ‘hadi git’ deseler bile bu kişi ayağa kalkıp gidemez. Ben buna şahit oldum çünkü o süreçte hastanedeydim. O zaman bu durum karşısında sessiz kalmadım, tepkimi gösterdim ama beni dışarıya attılar. İktidar eliyle hasta tutsaklara uygulanan ahlaksızlık ve vahşi bir politika izleniyor.
HABER MERKEZİ