Sinemanın öyküsünde önemli bir yeri olan yönetmen Jean-Luc Godard, “Çek ve tersine çevir, film yapımında iyi bilinen terimlerdir. Göreceğiz ki aslında gerçeğin iki yüzü vardır” demişti.
Godard, buna örnek olarak da İsrail ve Filistin’i örnek göstermişti:
İsrail 1948’de ‘vaat edilmiş ülke’ye doğru suya girdi. Filistinliler ise suya boğulmak için girdi. Çek ve tersine çevir. Yahudi halkı kurguya dönüştü. Filistin halkı belgesel oldu.
Çek ve tersine çevir.
Bundan yedi yıl önce 2015’in Kasım’ında 34. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nda Dipnot Yayınları’nın düzenlediği bir imza etkinliğine o dönem Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) Eş Genel Başkanı olan Selahattin Demirtaş da katılır.
Demirtaş; Kadir Akın, Onur Bütün ve Sezai Sarıoğlu’nun Bülent Uluer’in anlatımlarıyla yazdığı ‘Türküm, Kürdüm, Çerkezim, Sosyalistim’ kitabını imzalar. Kitabı imzalayan Demirtaş, okuyucularla bir de fotoğraf çektirir.
Bir yıl sonra… Aylardan yine Kasım…. Demirtaş 4 Kasım 2016’da tutuklanarak Edirne F Tipi Cezaevi’ne gönderilir.
Dünya edebiyatında sayısı çok az olan bir örneğe imza atacak olan Demirtaş, cezaevinde Seher (2017), Devran (2019), Leyla (2020) ve Efsun (2021) adlı kitapları yazar. Yazdığı kitaplar geniş kesimler tarafından okunur, birçok dile de çevrilir. Öyle ki Netflix’in 2022 yapımı olan ‘Shards Of Her’ dizisi onun ‘Seher’ adlı kitabını bir sahnede kullanır.
Çek ve tersine çevir.
Yedi yıl önce kitap imzalayan ve bugün cezaevinde olan Demirtaş’ın kitapları, dışardaki edebiyatçılar tarafından imzalanıyor.
39. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı’nda Demirtaş’la dayanışmak için iki ayrı imza etkinliğinde onun kitaplarını imzalayacak olan edebiyatçılar, fuarın ikinci gününde (4 Aralık) bir araya geldi.
İlk etkinliğe Murathan Mungan, Ayşegül Devecioğlu, Gaye Boralıoğlu, Behçet Çelik, Hatice Meryem, Murat Uyurkulak, Nurhan Suerdem, Yavuz Ekinci, Yiğit Bener ve Anıl Mert Özsoy katıldı.
Gazete Karınca’ya konuşan yazarlar, Demirtaş’ın özgürlüğüne kavuşarak fuarda yer alıp kendi kitaplarını kendisinin imzalaması gerektiğini ve bunu umut ettiklerini söylediler.
Murathan Mungan:
Selahattin Demirtaş ile dayanışma için buradayız. Daha önceki bir kitap fuarında kitaplarını yine imzalamıştım. Rehin alınan bir siyasetçi olduğu için, kitap yazdığı için, edebiyatın ve sanatın üzerindeki baskılar için bu tür etkinliklerde bulunmayı hem bir yurttaş olarak hem de bir yazar olarak ahlaki bir görev olarak görüyorum. Umarım en kısa zamanda rehin alındığı yerden salıverilip aramıza katılır ve kendi kitaplarını kendi imzalama fırsatı bulur.
Ayşegül Devecioğlu:
Burada olmaktan ve Selahattin Demirtaş ile dayanışmaktan memnunum. Kendisi bu ülkenin özlediği bir siyasetçi aynı zamanda çok iyi bir yazar. Biz de yazarlar olarak dayanışma gösteriyoruz ve bir an önce özgür kalmasını istiyoruz.
Gaye Boralıoğlu:
Demirtaş bence Türkiye’nin geleceği için elzem bir siyasetçi. Sanıyorum biraz da bu yüzden cezaevinde. Demirtaş aynı zamanda iyi ve üretken bir yazar. Edebiyatçılar olarak onu destekliyoruz.
Behçet Çelik:
Selahattin Demirtaş Türkiye için çok önemli bir siyasetçi olmanın yanı sıra oldukça yetkin eserler de veren bir edebiyatçı. Onun cezaevinde olması Türkiye için büyük bir bahtsızlık. Böyle bir dayanışma gününde olmak benim için onurdur, bu nedenle de burada bulunuyorum.
Hatice Meryem:
Burada olmak benim için çok önemli ve Türkiye’nin demokrasi mücadelesine mütevazi bir katkı diyebilirim. Bu nedenle burada olmaktan mutluyum.
Murat Uyurkulak:
Sadece şunu söylemek istiyorum; Selahattin Demirtaş ve bütün tutsaklara özgürlük diliyorum.
Nurhan Suerdem:
Bugün burada olmaktan ve dayanışmaktan hem çok mutluyum hem de üzüntü duyuyorum. Çünkü hapiste hiç olmaması gereken bir insan orada tutsak olarak tutuluyor. İnşallah kendisinin de dediği gibi ‘nûdem’ de hep birlikte kazanacağız. Ve onun önünde biz kendisine kitaplarını imzalatacağız.
Yavuz Ekinci:
Bugün buraya Demirtaş’ın kitaplarını onun adına imzalamaya geldim. Umut ediyorum ki bir sonraki fuarda kendi kitaplarını imzalamak için buraya gelir, biz de kitaplarını ona imzalatırız.
Yiğit Bener:
Hapisteki yazar dostum Selahattin Demirtaş için dayanışma etkinliğine katılmak benim için çok önemli. Bir yazarın ve bir siyasi liderin yeri hapis olmamalı. En kısa zamanda kendi kitaplarını kendi imzalaması dileğiyle.
Anıl Mert Özsoy:
Selahattin Demirtaş çok önemli bir yazar ve Türkiye’de barışı simgeleyen siyasetçilerin başında geliyor. Bugün onun cezaevinde tutsak olması ve edebiyatla sesini duyurmaya çalışması çok önemli. Biz de yazarlar olarak dayanışma gösteriyoruz. Umarım en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşur.
