Danimarka, Grönland’da İnuit yerlisi kadın ve kız çocuklarına rızaları ve haberleri olmaksızın spiral takıldığı ortaya çıktı.
Danimarka hükümetinin, Grönland’da İnuit yerlilerinin haberi olmadan nüfuslarını kontrol altına almak için 1960 ve 70’lerde, bilgileri ve rızaları olmaksızın binlerce kadın ve kız çocuğuna spiral taktırdığı belirlendi.
BBC Türkçe’de yer alan habere göre bu yılın başlarında bu Danimarka’da yayımlanan podcast, olayın büyüklüğünü gözler önüne serdi ve tepki çekti.
Spiralkampagnen adlı podcast, 1966 ve 1970 yılları arasında yaklaşık 4 bin 500 Grönlandlı kadın ve kız çocuğuna Lippes Loop takıldığını gösteren kayıtlar buldu. Bu rakam, o dönemde ülkede yaşayan doğurganlık çağındaki 9 bin kadının yaklaşık yarısına tekabül ediyordu.
Kampanya, Grönland’da 1950’lerden bu yana ‘modernleşme’ adı altında yapılan nüfus planlamasının bir sonucu.
1970 yılında doğurganlık oranları keskin bir şekilde düştüğü için kampanya “başarılı” olarak kabul edildi, ancak oran bundan sonra bir süre daha düşmeye devam etti. Kampanyanın başladığı 1966 yılından 1974 yılına kadar geçen sekiz yıl içinde Grönland’ın doğurganlık oranı 7 çocuktan, 2-3 çocuğa düştü.
Eylül ayında Danimarka ve Grönland konuyla ilgili iki yıl sürecek bir soruşturma başlatma konusunda anlaştı. Ancak soruşturma kapsamına sadece 1991’e kadar olan dönem dahil edildi. Bu, Grönland’ın sağlık sisteminin kontrolünü Danimarka’dan devraldığı tarih.
Kadınlar ise 1991 sonrasında da rızasız doğum kontrol uygulamalarının devam ettiğini belirterek bu sınırlamanın kaldırılmasını talep etti. Kadınlar, bu uygulamaların devam ettiğini söyledi.
Danimarka Sağlık Bakanı Yardımcısı Magnus Heunicke, kampanyanın ne zaman sona erdiğine dair herhangi bir kayıt bulunmadığını, dolayısıyla mevcut soruşturmanın amaçlarından birinin de bunu bulmak olduğunu belirtti ve “Bunun onlarca yıl devam etmesinden korkuyorum” dedi.
Grönland Sağlık Bakanı Mimi Karlsen, kadınların bilgilendirilip onayı alınmadan doğum kontrol yöntemlerinin uygulandığı yeni vakalardan haberdar olmadığını belirtti.
Bakan, “Eğer bireyler yasalara ve genel etik ve özen kurallarına aykırı bir uygulama yapmışsa, bu elbette tepki göstermemiz gereken bir durumdur” dedi.
Karlsen, bulgularını ulusal sağlık kuruluna ileteceğini ve vakaların tam bir değerlendirmesini yaparak bunun yaygın bir sorun olup olmadığını ve geçmiş politikalarla bağlantılı olup olmadığını netleştireceğini söyledi.
Ameliyat ve kürtajın ardından takılan spiraller
Yaşadıklarını BBC’ye anlatan kadınlardan biri olan 21 yaşındaki Bebiane, spiral taktırmak için doktora gittiğinde kendisine zaten takılmış olduğunu öğrendi.
Bebiane, “Gözlerimden yaşlar akıyor, bedenimde bir spiralin varlığından nasıl habersiz olduğumu anlamaya çalışıyordum. Böyle bir şey taktırmış olsam nasıl hatırlayamazdım ki?” ifadelerini kullandı.
Bebiane spiralin ancak 2000’lerin başlarında 16 yaşındayken kürtaj yaptırdığında kendisinden habersiz takılmış olabileceği sonucuna vardığını söyledi.
Kadın, kürtajın ardından ilerleyen yıllarda şiddetli karın ağrıları çektiğini ve bunun için defalarca hastaneye gittiğini, ama bir sorun tespit edilemediğini kaydetti.
Mira ise 2019’da bir doktor muayenesi sırasında, spiral takılı olduğunu öğrenince şok olduğunu anlattı. Mira bunun 2018’de geçirdiği küçük bir rahim ameliyatı sırasında takılmış olabileceği sonucuna vardığını belirtti. Mira da ameliyatın ardından şiddetli ağrılar yaşadığını kaydetti.
Doktoru, şimdi 45 yaşında olan Mira’ya spiralin rahmini deldiğini söyledi. Bunun yarattığı sorunlar nedeniyle rahmini aldırmaya karar verdi, ama bu ameliyatın da başarılı olmadığını ve ağrıları yüzünden seks hayatının sona erdiğini söyledi.
‘Doktor sınırı aşmıştı’
Grönland’da İnuit kadınlara yönelik doğum kontrol için kullanılan tek yöntem spiral değildi.
Annita, 2011’de kürtaj olduktan sonra kolunu bandajla sarılmış halde bulduğunu ve tuhaf bir his duyduğunu söyledi. Danimarkalı doktora sorduğunda bunun deri altına yerleştirilmiş küçük bir plastik implant olduğunu ve dördüncü kürtajını yaptırdığı için doğum kontrolü amacıyla yerleştirildiğini söylemiş.
Şimdi 31 yaşında olan Annita, “Korkunç bir şeydi… doktor sınırı aşmıştı. Bedenimin ihlal edildiği hissi yaratmıştı” diye konuştu.
Annita, implantın hemen çıkarılmasını istediğini, ama doktorun yanaşmadığını, uzun ısrarı üzerine çıkarıldığını söyledi.
Naja Lyberth, Danimarka’nın Spiral Kampanyası kapsamında 1975’te zorla spiral takılan kadınlardan biri. Lyberth, bu duyguyu “Yaklaşık 13 yaşındaydım. Bıçaklanmış gibiydim” sözleriyle anlattı.
Şimdi 62 yaşında olan okul arkadaşı Holga da spiral takıldığında 14 yaşındaymış. Holga, “O kadar çok şeyi bloke ettim ki… ama acıyı her zaman hatırlayacağım. Uzun yıllar boyunca çok acı çektim” dedi.
Ciddi yan etkileri var
Kampanyada kullanılan Lippes Loop spirali, daha önce doğum yapmış yetişkinler için tasarlanmıştı, ama 12 yaşındaki kız çocuklarına takılıyordu.
Jinekolog Aviaja Siegstad, bu işlemin küçük kız çocukları için çok acı verici olduğunu ve takıldıktan sonra şiddetli kanamadan enfeksiyona, sürekli ağrıdan kısırlığa kadar uzanan komplikasyonlar görüldüğünü söylüyor.
Şu anda 75 yaşında olan Susanne Kielsen, ikinci çocuğuna beş aylık hamileyken rutin bir kontrolün ardından doktoru, daha önce yaşadığı jinekolojik komplikasyon nedeniyle bebeği almak istedi.
Kielsen, “Komplikasyonun” hamilelikten önce giderildiğini ve sağlık durumunun iyi olmasına rağmen kürtaj yaptığını söyledi.
Bunun için en az 31 iğne yapılmış ama bebek ölmemiş. Sonunda, hamileliğin yedinci ayında doğum sancısı başlamış. Bebek doğduktan bir saat sonra ölmüş. Doktor doğumdan birkaç saat sonra dört kez spiral takma girişiminde bulunmuş, ama başaramayınca durmak zorunda kalmış.
“Üzüntüden kahroluyorum” diyen Kielsen, Danimarkalı yetkililerden bir özür beklediğini dile getirdi.