Taksim saldırısı sonrası hedef gösterilen avukat Jiyan Tosun, kişisel bilgilerinin resmi kurumlarca üçüncü şahıslarla paylaşıldığını söyledi. İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin ise yaşananların ‘devlet operasyonu’ olduğunu belirtti.
İstanbul Beyoğlu’ndaki İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırı sonrası Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Adem Taşkaya’nın avukat Jiyan Tosun’un hedef göstermesine tepkiler sürüyor.
İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Eş Genel Başkanları Eren Keskin ve hedef gösterilen üyeleri avukat Jiyan Tosun’un katılımıyla dernek binasında basın toplantısı düzenledi.
Toplantıya HDP Milletvekili Musa Piroğlu, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) İstanbul Temsilcisi Ümit Efe, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şubesi Eş Başkanı Gürkan İstekli, DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren ve Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Çelik de katıldı.
‘Manipülasyona izin vermeyeceğiz’
Burada açıklama yapan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, Tosun ve Keskin’e yönelik tehditlere dikkat çekerek, şunları söyledi:
Doğruları söylemekten vazgeçmiyoruz. Bu ülkede barış ve huzurun tesis olmasını istiyoruz. Haklının yanında durmaya devam edeceğiz. Hak savunucularını yalnız bırakmayacağız. Manipülasyona da izin vermeyeceğiz.
‘Müvekkillerime hukuki destek sunmak için gittiğim karakolda öğrendim’
Hedef gösterilen Jiyan Tosun ise 10 Ekim Gar Katliamı’na işaret ederek, o sırada orada olduğunu ve onlarca arkadaşının yaşamını yitirdiğini ve hala travmasını yaşadığını dile getirdi.
Patlamanın yaşadığı sırada Taksim’de olmadığını aktaran Tosun, iki Suriyeli müvekkili ile birlikte Küçükçekmece’de bulunan bir çay bahçesinde oturduğu sırada telefonun çaldığını ve telefonla arayan kişilerin patlamadan söz ettiğini belirtti.
Tosun, “Beni arayanlara büroya uğramadığımı ve iyi olduğumu söyledim. Bu konuşmaları duyan biri hakkımda ihbarda bulunmuş. Müvekkillerime hukuki destek sunmak için gittiğim karakolda bu durumu öğrendim” dedi.
‘Savcı şikayeti almadı’
Akşam saatlerinde hedef gösterildiğini Eren Keskin’den öğrendiğini dile getiren Tosun, hemen ardından ise sosyal medya mecralarından aynı anda tehdit mesajları ve aramalar almaya başladığını kaydetti.
Tosun, şöyle devam etti:
Şu olay beni dehşete düşürdü: Aile bireylerimin telefonları dağıtıldı. 16 yaşındaki yeğenimin telefonunu bularak, ‘bombacısınız öleceksiniz’ şeklinde tehdit etmişler. Bu bilgiler ancak resmi kurumlardan alınabilir. Bütün kişisel bilgilerim alındı. Yengem ve birçok akrabam arandı. Aynı şekilde Eren Keskin de tehdit edildi. Savcı ile yaptığım görüşmede savcı, ‘polis karakoluna git’ diyor. Ben de bu durumu zaten karakolda yaşadığımı dile getirdim. Savcı şikayetimi almadı. Bir avukatın şikayeti alınmadı.
‘Hedef göstermek ve karalamak onların bildiği en iyi şey’
Dün akşamdan beri inanılmaz olarak bir şiddette maruz kaldık. Bombalı bir saldırıda yaralı ve sağ olarak kurtuldum. Bunları onlar da biliyor. Ancak hedef göstermek ve karalamak onların bildiği en iyi şeydir.
İstanbul Baro Başkanı yardımcı olmadı: Utanç verici
Tosun, hedef göstermelerin ardından İstanbul Barosu Başkanı Filiz Saraç’ı aradığını paylaşarak, kendisine yardımcı olmadığını ve sahiplenmediğini söyledi. Tosun, bu durumu “utanç verici” olarak nitelendirdi.
‘Emniyet bilgileri yaydı’
Daha sonra söz alan Tosun’un avukatı Jiyan Kaya, gittikleri Küçükçekmece Adliyesi’nde savcının başvurularını almadığını paylaştı. Tosun’un bilgilerinin polis tarafından sosyal medya hesaplarından dağıtıldığını dile getiren Kaya, “Taşkaya da zaten bilgiyi emniyetin kullandığı Telegram hesaplarından aldığını doğruladı. Bu durumu emniyet mensuplarının başlattığını düşünüyoruz” diye konuştu.
Polis tarafından ifadelerinin alınmaya çalışıldığını dile getiren Kaya, Süleyman Soylu’nun şüphelinin yakalandığını paylaşması ardından savcının başvurularını aldığını kaydetti.
Kaya, “Dün akşam saat 4’te ifademizi verdik. Sabah tekrardan gittik ve koruma talebinde bulunduk. Ancak işlemlerin hala yapılmadığını gördük. Savcıyı göreve çağırıyoruz. Tosun’un başına bir şey gelirse emniyet ve ifademizi almayan savcı sorumludur” diye konuştu. Kaya ayrıca, müvekkili Tosun’un can güvenliğinin tehlikede olduğu ve bu durumun ortadan kalkması için valiliğin açıklama yapması gerektiğini ifade etti.
‘Taşkaya birçok yüz kızartıcı suç ile ilişkilendirilmiş biridir’
İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin de, dünden beri yaşananları 90’lı dönemlerde yaşananlara benzetti. Tosun ve Kaya ile birlikte aynı büroda çalıştıklarını aktaran Keskin, “Adem Taşkaya adlı kişi kızını istismardan ve birçok yüz kızartıcı suç ile ilişkilendirilmiş biridir” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın kamuoyuna yansıyan “tartışmalarına” da değinen Keskin, birçok kişinin sosyal medya paylaşımlarından dolayı tutuklandığını ancak Özdağ’a herhangi bir şey olmadığını belirtti.
‘Devlet sadece bize karşı var’
Keskin, şunları ifade etti:
Devlet içinde bir güce sahipler. Yoksa böyle bir yalanı bu kadar özgürce yayamazlar. Bizler zaten insan hakları alanında mağdur edilmiş insanlarız. Dün akşamdan beri yüzlerce açık numaradan tehdit alıyoruz. Kendi numaralarından arıyorlar. Bu nasıl bir devlet? Nerede devlet? Devlet sadece bize karşı var? İstanbul Valiliğini görev çağırıyoruz. Vali ve Soylu derhal haberlerin yalan olduğuna dair açıklama yapmalılar. O çok demokrasiden yana olan 6’lı masaya çağrı yapıyorum; Açıklama yapmalılar.
‘Bu bir devlet operasyonudur’
Bu bir devlet operasyonudur. Tosun’un bütün kimlik bilgileri defalarca bana gönderildi. Bu kimlik bilgilerini nereden almış olabilirler? Bu bir emniyet operasyonudur. Olası bir durumdan Adalet Bakanlığı sorumludur. Can güvenliğimizi sağlamak zorundalar.
Taşkaya’nın hedef göstermesinin bir şiddet çağrısı olduğunu dile getiren Keskin, tutuklanmasını talep etti.
‘Bu durum bir komplodur’
Ümit Efe, Tosun’un çocukluğundan beri tanıdıklarını ve insan hakları alanında mücadele ettiğini dile getirdi. Tosun ve Keskin’in yanında olduklarını belirten Efe, birlikte mücadele çağrısında bulundu.
ÖHD’li Gürkan İstekli, durumu “komplo” olarak tanımladı. Bu durum ile gerçeklerin üstünün örtülmeye çalışıldığını dile getiren İstekli, Tosun’u hedef gösterenlerin bu patlamada parmağının olduğunu belirtti.
Faruk Eren de, “Uzun yıllardır birlikte mücadele ediyoruz. Bedeli ne olursa olsun bu mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.
İHD Diyarbakır ve Mersin Şubeleri de açıklama yaparak Keskin ve Tosun’un yanında oldukları mesajını verdi.