Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na açılan kapatma davasının 2’nci duruşmasında, ilk duruşmadan bugüne 190 kadının öldürüldüğüne dikkat çekildi. ‘Davayı reddedin’ çağrısının yapıldığı mahkemede, bir sonraki duruşma 11 Ocak 2023’e ertelendi.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun kapatılması davasının ikinci duruşması Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’nde görüldü.
Duruşmaya İstanbul Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı Avukat Nazan Moroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Karaca Biçer ve erkek şiddetiyle öldürülen kadınların yakınları da takip etti.
Davayı takip eden Bianet’ten Evrim Kepenek ve Ece Deniz’in aktardıklarına göre; davada konuşan dernek avukatlarından Rukiye Leyla Süren, iki duruşma arasında katledilen kadınlara dikkat çekti:
‘190 kadın öldürüldü’
İlk duruşma 1 Haziran’da yapıldı. Şimdi 1 Ekimdeyiz. Merak ettim baktım, biz üç ayda kaç davaya katılmışız. Adli tatil olmasına rağmen platform olarak 72 dava takip etmişiz. Bunların içinde öldürülen kadınlar, istismar edilen çocukların davaları var. 1 Haziran ve 1 Ekim tarihleri arasında 114 kadın öldürüldü. 76 kadın şüpheli şekilde öldü. Ben isterdim ki kimse bu davadan dolayı burada olmasın.
‘Davayı reddedin’
Davada hukuka uygun olmayan delilerin dikkate alındığını söyleyen avukat Sevda Nur Bayram, “Davada mahkemenin Emniyet’in istediği kayıtlar hukuka aykırı ve bu kayıtların istenmesinden vazgeçilmeli. Hukuka uygun olmayan deliller dikkate alınıyor. Listemizdeki tüm tanıkların dinlenmesini talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
Mor Çatı adına konuşan Selin Nakıpoğlu da davanın hukuka aykırı olduğunu ifade ederek, “Bizlerin müdahillik taleplerini dinleyin. Bu davayı reddedin” dedi.
Ara kararını açıklayan mahkeme başkanı bir grup tanık için davetiye çıkartılmasına, diğer tanıkların mahkemede dinlenmesine karar verdi. Mahkeme, tüm müdahillik taleplerini reddetti. Bir sonraki duruşma 11 Ocak 2023’te görülecek.
‘Kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet’ suçlaması
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na, açılan kapatma davasının gerekçesi ‘kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürütmek’ suçlamasıydı.