CHP’nin ‘vizyon toplantısı’nın açılış konuşmasında “Bugün ülkenin kaderini değiştirme günüdür. Bunun için yönetim anlayışımızı, yaklaşımımızı kökten değiştirmeliyiz. Ancak bunun çaresi, mevcut tek adam gitsin, başka bir tek adam gelsin değildir. Yeni bir tek adam aramıyoruz” diyen Kılıçdaroğlu, kapanışta ise ‘iktidar’ mesajı verdi: Altılı Masa hem TBMM’de çoğunluğu hem de cumhurbaşkanlığı alacak.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) “İkinci Yüzyıla Çağrı Buluşması”, İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı.
Açılış konuşması için kürsüye gelirken katılımcıların ‘iktidar’ sloganı atması üzerine Kılıçdaroğlu, “O da olacak arkadaşlar, sabırla. Her şey olacak. Her şey ama her şey bu ülkede çok güzel olacak. Emin olmanızı isterim” dedi.
“Heyecanlı mısınız?” sorusuyla sözlerine başlayan Kılıçdaroğlu, “Sizin kadar en az ben de heyecanlıyım. Dolayısıyla heyecan ile cümlelerime başlıyorum. Size bugün bir çerçeve çizmek istiyorum” dedi ve ekledi: “Asıl konuşmamı kapanışta yapacağım.”
“Sayın Genel Başkanlarım, değerli yol arkadaşlarım, sevgili dostlarım; bugün sizleri Türkiye için uyanmanın ve ayağa kalkmanın ve büyümenin vizyonunu ortaya koymak için davet ettik” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Değerli yol arkadaşlarım; bugün burada halkımızdan ne için oy isteyeceğimizi öğreneceksiniz. Bir kere şunu çok net olarak ifade edeyim. Sadece bir adaya, başka bir tek adama, bir zümrenin çıkarına asla oy istemeyeceksiniz. Artık oyu halkımızdan; herkes için daha iyi bir yaşama, yeni bir düzene, yeni bir Türkiye hayaline, yeni bir siyaset kültürüne ve yeni bir siyaset üstü anlayışa oy isteyeceksiniz.
‘Yeni sistemi açıklıyorum’
İşte bu yeni sistemi bugün açıklıyorum. Bugün dinleyeceğiniz sadece bir krizden çıkma programı olmayacak, evelallah orası nispeten çok daha kolay olacak. Krizden alnımızın akıyla ve hep birlikte çıkacağız. Asıl zor olan ülkenin yeniden yapısal bir krize girmesini kalıcı olarak engellemek. Çünkü bu ülke durmaksızın krizlere girdi, krizlerden çıktı; krizlere girdi, yine krizlerden çıktı. Şimdi de derin bir krizin içerisindeyiz.
‘Tek adam rejimi bitsin mi?’
Sürekli ve aynı girdaba düşen halkımız ekonomik ve sosyal olarak dayanılmaz acılar çekti. Bugün ülkenin kaderini değiştirme günüdür. Bunun için yönetim anlayışımızı, yaklaşımımızı kökten değiştirmeliyiz. Ancak bunun çaresi, mevcut tek adam gitsin, başka bir tek adam gelsin değildir. Tek adam gitsin mi? Evet gitsin. Tek adam rejimi bitsin mi? Evet bitsin. Ancak yerine yeni bir sistem, çalışan yeni bir sistem gelsin. Yeni bir tek adam aramıyoruz. Bugün bizden bambaşka bir sistemin altyapısını dinleyeceksiniz.
“Türkiye, cumhuriyetin ikinci yüzyılında bir daha artık böyle acımasız, adaletsiz ve kutuplaşmış dönemler yaşamayacak” diyen CHP lideri, “Türkiye’yi, kurumları yeniden inşa edilmiş, sistemi yasal çerçeveye oturtulmuş, toplumsal güven ve huzurun hakim olduğu; bölgesinde barışın ve refahın merkezi haline geldiği bir Türkiye’yi inşa edeceğiz” ifadelerini kullandı.
’70 kişiden oluşan büyük bir güç birliği’
Kılıçdaroğlu, “Bugün yepyeni bir güç birliği ile tanışacaksınız. Bir siyaset üstü birlik. Oluşturduğumuz bu yeni siyaset üstü beyin takımından bazı isimleri burada göreceksiniz. Dünyadan ve Türkiye’den konusunda uzman, itibarlı, 70 kişiden oluşan büyük bir güç birliğinden söz ediyorum” diye belirtti.
“Bu değerli 70 kişi, Türkiye için 24 saat çalışan bir güç birliği olacak. Zamanın, mekanın, enlemlerin, boylamların ötesinde kesintisiz üreten Türkiye’yi şimdiden inşa etmeye başlıyorum” diyen Kılıçdaroğlu, “Önce onlar anlatsınlar. Sonra ben çıkıp adım adım yapacaklarımızı özetleyeceğim” diye ekledi.
Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Sayın Jeremy Rifkin ile tanışacaksınız. Kendisi Almanya’da Merkel’in Endüstri ve Sanayi Teknolojileri danışmanıydı. Çin Devlet Başkanı’nın da danışmanlığını yaptı. Benim de yeni Endüstriyel Dönüşüm Başdanışmanım. Dünyanın ilk 10 ekonomisi arasında gösterilen sayın Daron Acemoğlu bizimle birlikte olacak. Ben sayın Acemoğlu’nun gelecek yıllarda Nobel Ödülü alacağından da yüzde yüz eminim. Sayın Faik Öztrak, ülkeye nefes aldıracak makro ekonomik çözümleri; sayın Selin Sayek Böke, dijital kalkınma ve yeşil dönüşümü; sayın Hakan Kara ve sayın Refet Gürkaynak, para politikalarını; sayın Ufuk Akçiğit, istihdam politikalarını; sayın Hacer Foggo ise sosyal politikalarımızı anlatacak.
Jeremy Rifkin: Burada olan her şey herkesi etkiliyor
Kemal Kılıçdaroğlu açılış konuşmasının ardından kürsüyü “Endüstriyel Dönüşüm Başdanışmanım” dediği Jeremy Rifkin’e bıraktı. ABD’li yazar, ekonomi ve toplum kuramcısı Jeremy Rifkin, yaptığı konuşmada özetle şunları dile getirdi:
Türkiye’de genç bir kuşak var. Bu büyük dönüşümü, üçüncü sanayi devrimine dönüşümü başlayıp gerçekleştirebilirler. Akdeniz ekosisteminden bahsediyoruz. Türkiye, Akdeniz havzasındaki 22 ülkeyle bir araya gelip, ortak bir yönetişim kurmak durumunda. Çünkü burada olan her şey herkesi etkiliyor. Akdeniz’de olan her şey buradaki her toplumu etkiliyor. Bu da Akdeniz havzasında iş birliği yapacak yeni kuşaklar gerektiriyor.
Türkiye, Asya ve Avrupa arasında bir köprü. Türkiye, üç kıtanın ortasında bir merkez. Türkiye aslında lider bir harekete geçirici. Akdeniz havzasındaki diğer ülkeleri harekete geçirebilir. İklim değişikliğini ele alarak bunu yapabilir. Ancak Türkiye dünyada en çok risk altında olan topraklardan birine sahip. Türkiye bu konuda liderlik edebilir. Türkiye bir G20 ülkesi ve üniversitelerinizde müthiş yetenekler var. İş dünyanız da aynı şekilde. Dolayısıyla, Türkiye’yi örnek hâle getirecek yeteneğe, beceriye sahipsiniz. Bunu yaparken Akdeniz havzasındaki diğer ülkelere de ulaşabilirsiniz.
Öztrak: Enflasyonu tek haneli rakamlara indireceğiz
Jeremy Rifkin’in ardından bir konuşma yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak ise “Yeni nesil kalkınma stratejimizle Türkiye’nin geleceğine, potansiyeline güvenen ucuz ve tertemiz fonlar ülkemize akacak. Kalkınmanın finansmanı ucuzlayıp, rahatlayacak” dedi. Öztrak, şöyle devam etti:
Türkiye hızla büyüyen yeşil fonlardan, sürdürülebilirlik fonlarından hak ettiği payı alacak. 2030’a geldiğimizde; demokrasisi, kurumları ve kuralları güçlü bir Türkiye’de üreterek zenginleşen rekabetçi bir Türkiye’de, zenginliği adil paylaşan bir Türkiye’de, temiz ve yeşil bir Türkiye’de: Fert başına gelirimizi 20 bin doların üstüne çıkaracağız. Milli gelirimizi 2 trilyon doların üzerine taşıyacağız. İhracatımız 600 milyar doları aşacak. 7 yılda 8,5 milyon yurttaşımıza yeni iş yaratacağız. İşsizliği ve enflasyonu düşük tek haneli rakamlara indireceğiz. Ülkemizi ve insanımızı hak ettiği refaha kavuşturacağız.
Foggo: Yoksulluğu biriktirmek için buradayız
CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo da yaptığı konuşmada “Biz eşit onurlu ve adil bir düzen kurmak için kadınların ve çocukların teminatı olmak için yoksulluğu biriktirmek için buradayız” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
Bu devletin tüm kaynakları bu ülkede yoksulluğu önlemek ve bitirmek üzere seferber olacak. Türkiye’de sosyal yardıma harcanan bütçe 3 katına çıkarılacak. Güçlü sosyal devlet yoksulluğu bitirip varlıkta buluşmanın, toplumsal adaletin, gelir ve fırsat eşitliğinin, kimsenin geride kalmadığı bir toplumu inşa etmenin, kadınların, çocukların, gençlerin, Türkiye’nin teminatı olacak. Yoklukta ve yoksullukta değil varlıkta ve hep birlikte zenginleşmede buluşacağız.
Böke: Üretimi dönüştüreceğiz
“Bugün yaşanıyor olan bu ağır yıkımı, kalıcı bir şekilde hep birlikte ortadan kaldıracağız. Nasıl derseniz?” diyerek sözlerine başlayan CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, şunları dile getirdi:
Üretimi dönüştüreceğiz. Bugün ekonomi ranta dayanıyor. Dönüştürdüğümüzde, üretken yatırımlara dayanacak. Bugün ekonomi, ağır bir sömürü düzeni içerisinde yürüyor. Yarın, kalkınma olacak. Bugün vergi yükü, halkın omzuna bırakılmış vaziyette. Yarın, adaletli bir vergi reformu olacak. Daha çok kazananın daha çok vergi ödediği, adil bir düzen kurulacak. Dönüşen üretimle, istihdam yaratacağız. Dönüşen üretimle, verimlilik yaratacağız. Dönüşen üretimle, gelirleri artıracağız. Dönüşen üretimle, hayat pahalılığına son vereceğiz. Dönüşen üretimle, sağlıklı, güvende ve kaliteli hayatları, hep birlikte yaşayacağız.
Kılıçdaroğlu’ndan kapanış konuşması
Yapılan konuşmaların ardından CHP lideri Kılıçdaroğlu kapanış konuşmasını yapmak için yeniden kürsüye çıktı.
“Ben size bir adaya oy vermeye çağırmıyorum derken neyi kast ettiğimi anlamış oldunuz. Türkiye’yi tek bir kişi değil, liyakate dayalı sistem yönetecek. Bakın görüyorsunuz, böyle bir Türkiye mümkün ve emin olun iktidara geliyoruz” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini özetle şöyle sürdürdü:
Size ana muhalefet partisinin lideri olarak seslenmiyorum. Kuracağımız güç birliğinin parçası olarak söylüyorum. Bir de bizim siyasal birlikteliğimiz var tabii, yani Altılı Masa. Türkiye için kenetlendik. Halkımızın haysiyetli yaşamı için kenetlendik. Biz altı lider olarak birlikte yürümeye devam edeceğiz. Anayasamız hazır. Ekiplerimiz, kadrolarımız gece gündüz ortak bir program için çalışıyorlar.
Köklü değişimi gerçekleştireceğiz. Kimse korkuyla uyanmayacak. Yönetenler gelip geçecek ama ülke bir daha asla savrulmayacak. Bu zaferi iyi, cesur ve yürekli insanlar kazanacak. Bu büyük birlikteliğin başarılı olabilmesi için kaynağa ihtiyaç var. Bay Kemal bu sorunu da çözdü. İktidarımızın ilk altı ayında hızlı çözümlerimiz hazır. İlk adım halkımıza nefes aldırmak daha sonra kalıcı refahı sağlayacağız.
Gerçekleştirdiğim uluslararası temaslarda toplamda 5 trilyon 461 milyar dolarlık fon yöneten yatırım bankaları ve girişim sermayesi fonlarıyla verimli toplantılar yaptım. Aralarında tefeci, kara para sahipleri, baronlar, şaibeli kişiler yoktu. Peki ne vardı? Dijital teknoloji vardı, yapay zeka, yeşil enerji gibi büyük sektörlere yatırım yapan kurumlar vardı. İktidarımızın ilk üç yılında en az 100 milyar dolar doğrudan yatırım gelecek. Bu parayı kesinlikle getireceğim.
Peki bu yeter mi? Hayır. Dünyanın her yerinde bağımsız çok büyük varlık fonları var. İktidarımızın ilk üç yılında onlardan da en az 75 milyar dolar yatırım alacağız. Ayrıca kaynağı belli, temiz ve sürdürülebilir fonlardan en az 150 milyar dolar yatırım getireceğiz. Özellikle hedefimiz Avrupa’nın ve Uzak Doğu’nun emekli fonları olacak. Norveç ve Singapur gibi.
Altılı Masa’nın hem Meclis’te çoğunluğu elde edeceğini hem de cumhurbaşkanlığını alacağını iddia eden CHP lideri, sözlerini şöyle noktaladı:
Önümüzde aylar sürecek mücadeleler ve ıstıraplar var. Korkunç kara propagandalar olacak. Çünkü medya ve kamu kaynakları onların elinde, ama sonunda hak galip gelecek, halk galip gelecek. Çünkü halkın dedi hakkın sesidir. Lami cimi yok, bu zorba gidecek. Halktan çaldıkları yine halka dönecek. Zafer bizim olacak.