İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Meclis’teki grup toplantısına madenci bareti takarak çıktı, “Sayın Erdoğan’ın atadığı yetkililer kıllarını kıpırdatmamışlar. Göz göre göre gelen felaketi izlemişler” dedi.
İYİ Parti lideri Akşener, partisinin bugünkü grup konuşmasında kürsüye sarı renkli bir baretle çıktı ve grup toplantısına ‘maden katliamı’nı anarak başladı.
Uyarılara rağmen tedbir alınmazsa buna ‘katliam’ deneceğini belirterek hukukçulardan ölen madencilerin haklarını takip etmesini isteyen Akşener sözlerine şöyle devam etti:
Yaptığımız çalışmalar sonucunda gördük ki, birçok maden faciasında olduğu gibi Amasra’daki felaket de ‘Geliyorum’ demiş. Sayıştay uyarmış, raporuna yazmış, müfettişler defalarca uyarmış, ceza kesmiş. Ocakta çalışan maden işçileri bile uyarmış ama Sayın Erdoğan’ın atadığı yetkililer kıllarını kıpırdatmamışlar. Göz göre göre gelen felaketi izlemişler. Artık maalesef bu duruma şaşıramıyoruz. Bu kor yüreğimize daha önce de düştü.
Akşener, Zonguldak, Soma ve Ermenek’teki maden facialarını anımsatarak “Bartın’da yine aynı iş bilmezliğin, aymazlığın sebep olduğu bir katliama şahit olduk” dedi.
‘Tevekkül ne kadar gerçekse, tedbir de o kadar gerçektir’
Erdoğan’ın facia sonrası sözlerini eleştiren Akşener, ‘Tedbir almayıp tevekkülden bahsetmek terbiyesizlik’ dedi ve şunları söyledi:
Biliyorsunuz, empati kavramına yabancı olan bu arkadaş, 8 sene önce de, Soma’da, utanmadan çıkıp, ‘ölüm bu işin fıtratında var’ demişti. Bu defa da, çıkıp; ‘Çok şükür, 24 saat geçmeden 41’inci şehidimize de ulaştık’ dedi. ‘Biz, kader planına inanmış insanlarız, bunlar her zaman olacaktır’ dedi. Kaderden bahsetti, tevekkül’den bahsetti. Tevekkül ne kadar gerçekse, tedbir de o kadar gerçektir. Bir kazanın, tüm şartları oluşmuşsa ve sen tedbir almıyorsan, o kaza meydana gelir. Tedbir almayıp, sorumluluğunu yerine getirmeyip, üstüne de, tevekkülden bahsetmek, meseleyi kadere havale etmek, en hafif tabiriyle, terbiyesizliktir.
7 Ocak 2013’te, Kozlu Madeni’nde, metan gazı patlaması olduğunu hatırlatan Akşener, “Kazada, 8 işçimizi kaybettik. Kazanın sebebini ve sorumlularını, tespit etmek için, soruşturma açıldı. Yargı dedi ki; ‘Kozlu maden ocağının, müessese müdürü, ölüme sebebiyet vermekten, tali kusurludur.’ 4 yıl hapis cezası verildi. Mahkeme 4 yıllık hapis cezasını, para cezasına çevirdi. Bay Kriz’in imzasıyla, Türkiye Taşkömürü Kurumu’na, Genel Müdür olarak atandı” dedi.
‘Yanlış rakamlar açıklayıp, milletimizi ve piyasaları kandırdılar’
2023 yılı, Merkezi Yönetim Bütçesi için değerlendirmelerde bulunan Akşener şunları kaydetti:
Biliyorsunuz, geçen yılın eylül ayında açıklanan, Orta Vadeli Program’da; 2022 yılı için, enflasyon hedefi, yüzde 9,8’di, Eylül ayında, yüzde 83 buçuğa ulaştı. Yani enflasyon, öngörülenin, 74 puan üzerinde gerçekleşti. 2022 yılı için hedeflediği, dolar kuru, 9 lira 27 kuruştu. Şu anda 18 lira 60 kuruş. 2022 yılında cari açık, 18,6 milyar dolar olarak planlanmıştı. Hatta bu arkadaşlar, hızlarını alamayıp, cari fazla vereceklerini iddia etmeye başlamışlardı. Ancak gelin görün ki; Yılın ilk sekiz ayında, bırakın cari fazlayı, 40 milyar dolar, cari açık verildi. 2022 yılında, bütçe açığının, 278 milyar lira olmasını hedeflemişlerdi. Şimdi ise; ‘Pardon biz yanılmışız, bütçe açığı, 461 milyar lira olacak.’ diyorlar. Yani, ya bugüne kadar yanlış rakam açıklayıp, milletimizi ve piyasaları kandırdılar; ya da, bu bütçe, bir seçim bütçesidir.
Peki, tüm bu harcamalar nasıl karşılanacak? Tabii ki milletimizin sırtına yüklenen vergilerle karşılanacak. Tüketici; artan fiyatlar nedeniyle, daha fazla vergi ödeyecek. Çalışanlar; vergi dilimlerinin düşük artırılması nedeniyle, daha fazla vergi ödeyecek. Esnaf ve sanayici; reel bir kazancı olmasa dahi, düşük fiyattan girişlerin, yüksek fiyattan çıkması nedeniyle, daha fazla vergi ödeyecek. Yani; biz para vereceğiz ki, yandaşlar zenginleşmeye devam etsin.