Peru Başsavcılığı, aralarında Cumhurbaşkanı Boluarte ve Başbakan Otarola’nın da olduğu devlet yetkilileri hakkında ‘soykırım, nitelikli cinayet ve ciddi yaralama’ suçlarından soruşturma başlattı. Protestolarda en az 40 kişi yaşamını yitirdi.
Cumhurbaşkanı Pedro Castillo’nun görevinden azledilip tutuklanmasının ardından başlayan protestolar sürüyor.
Pazartesi günü ülkenin güneyde yer alan Puno bölgesindeki gösterilerde, protestocular ve kolluk kuvvetleri arasında çıkan çatışmalarda 17 sivil hayatını kaybetti.
Reuters haber ajansı ise ölü sayısının en az 40 olduğunu bildirdi.
Savcılığın “soykırım” suçlamasıyla soruşturma başlatma kararı, Güney Amerika ülkesinde protestolarda yaşanan sivil can kayıplarının en az 40 olmasının yükselmesinin ardından geldi.
The Guardian gazetesinin aktardığına göre, pazartesi günü yaşanan çatışmanın ardından şiddet olayları salı günü de devam etti.
Başbakan Alberto Otarola, yaptığı açıklamada, Puno bölgesinde 3 günlüğüne gece sokağa çıkma yasağı ilan ettiklerini açıkladı.
Bakanlar kurulu toplantısında bu kararın alındığını belirten Otarola, “Bu herkesin özgürlüğü ve güvenliği içindir” dedi.
‘Soykırım, nitelikli cinayet, ciddi yaralama’
Yaşanan bu protesto, çatışma ve ölümlerin artması ardından Peru Başsavcılığı, Pedro Castillo’nun ardından göreve gelen cumhurbaşkanı Dina Boluarte, Başbakan Alberto Otarola, Savunma Bakanı Jorge Chavez ve İçişleri Bakanı Victor Rojas hakkında “soykırım, nitelikli cinayet ve ciddi yaralama” suçlarından soruşturma başlattığını duyurdu.
Başsavcılıktan yapılan açıklamaya göre, Boluarte’nin cumhurbaşkanlığı döneminde görevde bulunan eski başbakan Pedro Angulo ve eski içişleri bakanı Cesar Cervantes hakkında da soruşturma açılacak.
Peru’daki hak örgütleri, kolluk kuvvetleri protestoculara karşı ateşli silahlar kullanmak ve helikopterlerden sis bombası atmakla suçlarken, ordu, protestocuların silah ve ev yapımı patlayıcılar kullandığını söylüyor.
Soykırım soruşturması ile ilgili olarak Peru Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nden henüz bir açıklama yapılmadı.
Savcılık makamı ülkedeki şiddet olayları ile ilgili Boluarte’nin yanı sıra, Başbakan Alberto Otárola, İçişleri ve Savunma Bakanları hakkında da inceleme başlattı.
Göstericilerin talepleri
Göstericiler, Castillo’nun yerine göreve gelen eski başkan yardımcısı Dina Boluarte’nin istifasını ve seçimlere gidilmesini talep ediyor.
Bu sürece nasıl gelindi?
Solcu lider Pedro Castillo geçen ay Kongre’yi feshetmek istediğini açıklaması sonrası görevden alındı, ülkede OHAL ilan edildi.
Castillo, hükümeti devirmekle suçladığı Kongre tarafından “kalıcı ahlaki yetersizlik” suçlamasıyla görevinden azledildi.
Castillo’nun görevinden alınması yönündeki karar, 7 Aralık’taki genel kurul toplantısında altı aleyhte, 10 çekimser oya karşı 101 lehte oyla alındı.
Kongrede Castillo’nun görevden azledilmesi kararına gerekçe olarak “kamu fonksiyonlarını gasp etmeye, devlet yetkilerinin işleyişini engellemeye ve siyasi anayasa tarafından kurulan düzeni ihlal etmeye çalışmak” gösterildi.
Pedro Castillo, kongreyi feshetme ve ulusal acil durum hükümeti kurma kararının ardından polis tarafından gözaltına alındı.
Castillo “halkı isyana teşvik etmekle” suçlanıyor.
Suçlamaları reddeden Castillo ise hala ülkenin yasal devlet başkanı olduğunu savunuyor.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Boluarte, Castillo’nun görevinden alınmasının ardından ülkenin yeni cumhurbaşkanı olarak 8 Aralık’ta yemin etti.
Castillo’nun 7 Aralık’ta azledilmesinin ardından göreve gelen Dina Boluarte, 11 Aralık’ta yaptığı açıklamada, “ülke için sağlıklı olmayan siyasi bir çatışma olduğunu” söylemiş, erken seçim önerisinde bulunmuştu.
Boluarte’nin seçimlerin 2026 yerine Aralık 2023’te yapılması önerisi Kongre’de yapılan oylamada reddedildi.
Yeni hükümet ise Kongre’de Salı akşamı yapılan oylamada 43’e karşı 73 oyla güven oyu almayı başardı.
Castillo’nun destekçisi olan eski Bolivya lideri Evo Morales, Perunun yerli halkına soykırım uygulandığını belirtti.
Pedro Castillo, Peru’da darbe diktatörlüğü kurulduğunu ve ülkenin meşru lideri olduğunu belirtiyor.
Eski Cumhurbaşkanı Pedro Castillo, 18 ay süreyle “önleyici” bir tedbir olarak tutuklu yargılanıyor.