Heval Elçi- İstanbul
Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ermenistan Başbakanı Paşinyan’ın bir araya gelmesini değerlendiren Ermeni siyasetçi Murad Mıhçı, “Süre gelen çatışmaların bu görüşmelerle son bulma şansının şu an için olduğunu düşünmüyorum” yorumunu yaptı. Türkiye’nin bu çatışmalarda taraf olduğunu vurgulayan Mıhçı, ABD ve Rusya’nın tutumunun da bu ilişiklerde etkili olduğuna vurgu yaptı. Mıhçı, “Ermenistan için pekiyi günler gözükmüyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan 13 yıl sonra 6 Ekim’de, Çekya’nın başkenti Prag’da Avrupa Siyasi Topluluğu (AST) zirvesinde görüştü.
Bu görüşme, 2009 yılından bu yana iki ülke arasında liderler düzeyinde ilk görüşme olma özelliğindeydi.
Türkiye ile Ermenistan arasında geçen sene sonundan bu yana süren ‘normalleşme’ sürecinde en önemli görüşmelerden biri olarak yorumlandı.
Görüşmenin Türkiye-Ermenistan sürecine etkileri kadar Azerbaycan ile Ermenistan arasında tamamlanamayan kalıcı barış antlaşmasına da yansımaları olup olmayacağı merak ediliyor.
Ermeni siyasetçi ve aktivist Murad Mıhçı, iki liderin görüşmesini Gazete Karınca’ya değerlendirdi.
‘Azerbaycan’ın saldırılarını sürdüreceğini düşünüyorum’
Mıhçı, görüşmeyle ilgili şu yorumda bulundu:
Erdoğan, Paşinyan görüşmesi aslında çok geniş bir konu. Süre gelen çatışmaların bu görüşmelerle son bulma şansının şu an için olduğunu düşünmüyorum.
Ermenistan’ın, Azerbaycan’a saldırdığı propagandası yapılıyor, özellikle boyalı medyada. Fakat aksine şu anda Ermenistan’ın ne iç politikası ne de gücü böyle bir saldırıya müsait bir pozisyonda değil. Rusya’nın da pozisyonundan dolayı şu anda Türkiye güdümlü Azerbaycan’ın saldırılarının sürdüğünü ve devam edeceğini düşünüyorum. Ermenistan adına geleceğin yakın zamanda kolay olmayacağını fikrindeyim.
‘Türkiye bir taraf’
Türkiye’nin bu çatışmalarda taraf olduğunu vurgulayan Mıhçı, şöyle devam etti:
Çeşitli Avrupa ülkeleri de Ermenistan konusunda barışın yolunu oluşturmaya çalışıyor ama bunların da çıkar ihtimallerinden dolayı net olmayacaktır. Örneğin; Amerika Temsilciler Meclisi Başkanı Pelosi’nin ziyareti aslında bir yanıyla olumlu gibi gözükse de Rusya’nın bu konuda Ermenistan hükümetinin böyle birini ağırlamış olmasından rahatsız olduğunu düşünüyorum. Ve bu anlamda Ermenistan için pekiyi günler gözükmüyor.
Paşinyan’ın tercihleri
Rusya’nın izin vermediği taktirde Azerbaycan’ın Ermenistan’a saldırmasının pek mümkün olmadığının altını çizen Mıhçı, sözlerini şöyle sürdürdü:
Oradaki birçok ülke gibi aslında Ermenistan’ın kendi başına hareket etmesi Rusya’nın dışında çok mümkün değil. Avrupa’ya yönelen Ermenistan’dan, Amerika’ya yönelen Ermenistan’dan rahatsız Rusya. Bu savaş bir yandan Paşinyan’ın tercihlerinden dolayı oldu.
‘Savaş kaybeden bir başkan eskisi kadar güçlü değildir’
Geçmişteki hükümetlerden Ermenistan halklarının çok çektiğini söyleyen Mıhçı, şunları da vurguladı:
Ermenistan halkları, Paşinyan’ı bir kurtuluş olarak gördü ve hala görüyor. Hala gücü diğer iktidarları oluşturan yapılara göre fazla ama sonuç olarak savaş kaybeden bir hükümetin başkanı eskisi kadar güçlü değildir.
2009’da futbol diplomasisi
İki ülke arasında en son en üst düzey görüşmeler 2008 senesinde dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Türkiye-Ermenistan futbol maçını izlemek üzere Erivan’a gitmesi ve dönemin Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın 2009’da Bursa’da oynanan ikinci maça gelmesi vesilesiyle oldu.
Futbol diplomasisi adı verilen o dönemki çabalar iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin tesis edilmesi, sınırların açılması ve ikili ilişkilerin geliştirilmesini amaçlayan iki protokolün imzalanması sonucunu vermiş ancak süreç özellikle Azerbaycan’ın yoğun tepkisi nedeniyle tamamlanamamıştı.
İki ülke liderleri arasında 13 sene sonra gerçekleşecek görüşme ise daha farklı çerçevede gerçekleşmiş oldu.
Eylül’de çatışmalar yaşandı
Azerbaycan ve Ermenistan sınırında en son Eylül ayında çatışmalar yaşandı. Hem Bakü hem de Erivan yönetimleri birbirlerini savaşı başlatmakla suçladı.
2020 Karabağ Savaşı hakkında
Çatışmalar 27 Eylül 2020 sabahı, Karabağ Savaşı (1988-1994) sonrasında kurulan temas hattında yaşandı ve her iki taraf da askeri ve sivil kayıplar verdi.
10 Ekim’de Uluslararası Kızılhaç Komitesi desteği ve Rusya arabuluculuğunda hem Ermenistan hem de Azerbaycan tarafından kabul edilen insani ateşkes resmen yürürlüğe girse de ateşkes her iki taraf tarafından da tamamen göz ardı edilerek ölülerin planlanan dönüşü ve yaralı ve tutukluların değişimi durduruldu.
Dağlık Karabağ’ın ikinci en büyük şehri Şuşa’nın Azerbaycan kontrolüne geçmesi sonrası 9 Kasım 2020 tarihinde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in arabuluculuğu ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve Ermenistan başbakanı Nikol Paşinyan tarafından Ateşkes Antlaşması imzalanarak Dağlık Karabağ bölgesindeki tüm çatışmalara 10 Kasım 2020 tarihinde Moskova saati ile 00.00 itibarıyla son verildiği açıklandı.