Ana SayfaGüncelİnsan hakları savunucuları tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi

İnsan hakları savunucuları tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi

HABER MERKEZİ – Büyükada’da 13 gün önce gözaltına alınan insan hakları savunucularının tamamı tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi.

İstanbul Büyükada’da düzenledikleri toplantıya yapılan baskınla “Eller yukarı” diyen sivil giyimli polislerce 5 Temmuz’da gözaltına alınan insan hakları savunucuları, 13 gündür gözaltında tutuluyordu.

Gözaltına alınan Helsinki Yurttaşlar Derneği’nden Nalan Erkem, Kadın Koalisyonu’ndan İlknur Üstün, Uluslararası AF Örgütü Türkiye Şubesi’nden İdil Eser, İnsan Hakları Gündemi Derneği’nden Veli Acu ve Günal Kurşun, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği’nden Nejat Taştan, Helsinki Yurttaşlar Derneği’nden Özlem Dalkıran, HAK İnsiyatifi’nden Şeyhmus Özbekli, İnsan Hakları Eğitmeni Ali Ghavari ve Peter Steudtner’in emniyetteki ifade işlemleri ise ancak dün tamamlandı.

İfade işlemleri tamamlanan hak savuncularının tamamı Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi.

İstanbul Adliyesi’ne getirilen 10 kişi, öğleden sonra ancak savcılığa çıkarıldı.

İnsan hakları savunucularının, 5 savcı tarafından alınan başlanan ifade alma işlemleri tamamlandı.

İfadelerinin tamamlanmasının ardından kararını açıklayan savcılık, 10 insan hakları savunucusunu da tutuklanmaları talebi ile İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği’ne sevketti.

İdil Eser’e ‘Gülmen ve Özakça’ sorusu

Evrensel Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat’ın haberine göre savcılık sorgusunda, Uluslararası AF Örgütü Türkiye Şubesi’nden İdil Eser’e KHK ile ihraç edilmiş olan ve dört ayı aşkın süredir açlık grevlerini sürdüren akademisyen Nuriye Gülmen ile öğretmen Semih Özakça’ya dair AF Örgütü’nün gerçekleştirdiği imza kampanyası soruldu.

Eser’e suçlama ile ilgili el konulan telefonundaki 23 Mayıs 2017 tarihli “Yarın acil eylem çıkacak Nuriye ve Semih için” mesajı gösterildi.

Eser de,  savunmasında ‘Acil eylem ibaresi Uluslararası Af Örgütü’nün imza kampanyası yürütme şeklinden biridir. Söz konusu mesaj da bu amaçla atılmıştır. Kendilerinin kamuoyunca takip edilen durumlarıyla alakalı kampanya başlatılması için yaptığımız çalışmalarla ilgilidir’ dedi.

Polat’ın aktardığına göre hak savunucularının gözaltına alınmasının ardından iktidara yakın gazetelerde yer alan ‘Yeni bir Gezi hazırlığı’ iddiaları savcılık sorgusunda yöneltilen sorular arasında yer almadı.

Avukatların savcılık ifadeleri sırasında dosyadaki kısıtlılık kararının kaldırılmasını da istedikleri ve bunun savcı tarafından kabul edilmediği belirtildi.

  Asılsız 'gizli toplantı' iddialarına karşı: Büyükada'daki toplantıya dair 'her şey'

Ne olmuştu?

Çeşitli insan hakları kuruluşlarından temsilciler, insan hakları savunuculuğu çalışmalarını daha güvenilir, sağlıklı, güvenli ve etkin hale getirmek için bilgi ve tecrübe alışverişinde bulunmak üzere 2 Temmuz 2017 Pazar günü beş günlük bir çalışma için İstanbul Büyükada’da bir araya gelmişti.

5 Temmuz Çarşamba günü, sabah saat 10 sularında bir ihbar olduğu iddiasıyla hak savunucularının toplantısına polis tarafından baskın yapılmış ve çalışmaya katılan insan hakları savunucuları Veli Acu, Özlem Dalkıran, Nalan Erkem, İdil Eser, Ali Gharavi, Günal Kurşun, Şeyhmus Özbekli, Peter Steudtner, Nejat Taştan, İlknur Üstün gözaltına alınmıştı.

Hak savunucuları hala gözaltında tutulurken, soruşturma dosyasının üzerinde gizlilik (kısıtlılık) kararı bulunuyor.

Bu nedenle insan hakları savunucularının, gözaltına alınmalarına gerekçe olacak hangi kanıtlarla, ne tür bir suç isnadıyla gözaltına alındıkları henüz belli değil.

Ancak dosyadaki gizlilik kararına rağmen, hükümete yakınlığıyla bilinen medya organları hak savunucularını ‘gizli toplantı yapmak’ ve ‘casusluk’ ile hedef almıştı.