HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin depremin ardından seferberlik ilan ettiğini belirtti. TMMOB’dan Doğan Hatun bir binanın hasarlı olup olmadığına kiriş ve kolonlardaki zarara göre karar verilebileceğini ifade etti. Hatun, kentte şu ana kadar 100’e yakın ağır hasarlı bina tespit ettiklerini söyledi.
Maraş Pazarcık’ta sabah saat 4.17’de meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki deprem birçok kentte çok şiddetli hissedildi.
İlk depremden yaklaşık 9 saat sonra Maraş Elbistan’da 7.6’lık bir deprem daha meydana geldi. Maraş, Antep, Urfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis ve Malatya’da binlerce bina yıkıldı.
Deprem bölgesine giden HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Doğan Hatun ile birlikte Diyarbakır’daki Ticaret ve Sanayi Odası’nda açıklama yaptı.
Buldan, “Zaman hesap sorma zamanı değil, yaralarımızı sarma zamanı” dedi. Depremin ardından bu gece barınma sorununun ciddiyetine dikkat çeken Buldan, Diyarbakır halkına, dışarıda kalan yurttaşların barınma ve gıda sorununa ilişkin yardım çağrısında bulundu.
HDP’nin tüm birimlerinin programlarını iptal ettiğini belirten Buldan, “Bu acılar dinene, insanlar yakınlarına kavuşana, yaralılar şifalarına kavuşana kadar HDP seferberlik ilan etti. Dayanışma büyüyerek devam edecek. Bu insanlık görevidir” ifadelerini kullandı.
Depremler öldürmez aslında, öldüren ihmalkarlık ve tedbirsizliktir. Bunun muhasebesini elbette zaman içinde yapacağız. Yıkılan binaların kimden kaynaklı bu hale geldiğini, bu ihmalkarlığın bu sonuçlarını doğuracağını bile bile niye önlem alınmadığını soracağız. Ama şuan zaman hesap sorma zamanı değil, yaralarımızı sarma ve enkaz altındaki insanlarımızı çıkarma zamanı.
‘5 mahallede 100’e yakın ağır hasarlı yapı var’
Açıklamanın ardından Gazete Karınca’dan Sabiha Temizkan, Doğan Hatun’a, “Binaların hasarlı olup olmadığını insanlar nasıl anlayacak. Çünkü aslında az hasar görmüş ama bu dışarıdan belli olmayan belki bir sonraki depremde ağır hasar alacak veya yıkılacak binalar da söz konusu diye biliyoruz. Neye göre insanlar evlerine girsinler?” sorusunu yöneltti.
Hatun, 2 yıl önce Elazığ depreminin ardından Bağlar ilçesinde yaptıkları tarama çalışmalarını anlatarak sözlerine başladı.
2 yıl önceye dair başımıza neler gelebileceğine dair bir verimiz vardı. Depremi ilk duyduğumuzda Kayrantepe ve Muradiye mahallesi kalmadı diye düşündük. O şiddete dayanacak hiçbir bina yoktu çünkü orada bilimsel açıdan. Birçoğu yığma yapı ve 90’lı yılların yoğun göç dönemlerinde apar topar hiçbir mühendislik hizmeti alınmadan yapılan binalar. Birçoğu çok katlı olmadığından yıkım gerçekleşmedi.
Binanın hasar görüp görmediğini anlamanın en iyi yolunun kolon ve kirişlere bakarak anlaşılacağını söyledi.
Ama biz 2 yıl önce de dediğimiz gibi şimdi de, sahaya giden arkadaşlarımıza ve tüm halka şu çağrıyı yapıyoruz: Öncelikle binayı taşıyan kolonlara ve kirişlere dikkat edin. Herhangi bir çatlak varsa bize haber verin. Boyası kalkmış falan bunun önemi yok. Önemli olan kiriş ve kolonlar. Eğer buralarda bir çatlak varsa uzman arkadaşlarımızı gönderiyoruz. Yeterli bilgi edindikten sonra o binada kalınır veya kalınmazın bir öngörüsü oluşuyor bizde.
Şu anda neredeyse 5 mahallede 100’e yakın ağır hasarlı yapı var. Çevre, Şehircilik İl Müdürlüğü’nün verileriyle daha örtüştürmedik ama hızlı bir şekilde kendimiz gidip, oradaki ailelerle görüşüp, boşalttırdık birçok binayı faciayı önlemek için. Koruma bantlarıyla binaların etrafını da kapattırdık. Somut tespit kolon ve kirişlerle oluyor. Özellikle giriş ve bodrum katlarda dikkat etmeliler. Çünkü asıl taşıyıcı yük onların üzerinde. 2 yıl önce Diyarbakır’da 150’ye yakın inşaat mühendis arkadaşımızla deprem hasar tespit eğitimleri vermiştik. 250, 300’e yakın arkadaşımız bu konuda uzman ve bu çalışmaların içinde yer alıyor.