EŞİK, 25 Kasım nedeniyle, “Dünyada, ülkemizde, evimizde barış hâkim oluncaya dek, eril şiddete karşı mücadeleden, bedenlerimiz, yaşam tarzlarımız, dayanışmamıza yönelen şiddetli saldırılara karşı direnmekten, yasaklanan meydanlardan, şarkılarımızı söylemekten ve özgürlüğümüzden asla vazgeçmeyeceğiz” açıklaması yaptı.
Eşitlik için Kadın Platformu (EŞİK), 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla açıklama yaptı. EŞİK’in açıklamasında şunlar yer aldı:
Dominik Cumhuriyeti’nde, cezaevindeki eşlerini ziyaretten dönerken, diktatör Trujillo’nun emriyle askerlerin tecavüzüne uğrayarak, vahşice öldürülen Mirabal kızkardeşlerin hayattan koparılması, İran’da Mahsa Amini’nin saçının birkaç teli görünecek şekilde örtünüyor diye ‘ahlak polisi’ tarafından katledilmesi ve Türkiye’de evindeki şiddetten kurtulmak için boşanmak isteyen yüzlerce kadının, cebinde koruma kararı da varken öldürülmesi aynı sistemsel eril tahakküm zihniyet nedeniyledir.
İşte bu nedenle, ‘kadın cinayetleri politiktir’ demeye devam ediyor, kadına karşı şiddetin erkeğin ‘fiziksel üstünlüğünden’ değil ekonomik, politik toplumsal eşitsizliklerden, cinsiyetçi, ayrımcı eril düşünce ve kültürel pratiklerden kaynaklandığını hatırlatıyoruz. Şiddetin ardındaki bu gerçekliği görmezden gelerek şiddete karşı olduğunu iddia edenlerin aynı tahakküm sistemini beslediklerinin altını çiziyoruz.
‘Her türlü savaşa karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz’
Her güne, en az üç kadının katledildiği, bir o kadarın da şüpheli şekilde ‘öldüğü’ haberiyle başlamaya alışmayacağız, bunu kanıksamayacağız. Kadına karşı savaş ve cinskırım boyutlarına gelen kadın cinayetlerinin, ülke dışında yürütülen savaşlarla aynı yıkıcı, yok edici eril zihniyetten beslendiğinin farkında olarak, her tür savaşa karşı yaşamı savunmaya devam edeceğiz.
‘Kadınların hayatlarını ucuz siyaset malzemesi yapmaya çalışanları açığa çıkarmaya devam edeceğiz’
Kadınların salt kadın oldukları için yaşamdan koparılması karşısında sesini çıkarmayan, görevini yapmayan herkes bu büyük savaşın bir parçasıdır. Her bir kadın cinayeti haberinin ardından evinde şiddet riski olan kaç milyon kadın ve çocuğun delik deşik uykularla yaşadığını, şiddetin hayatı nasıl cehenneme çevirdiğini asla unutturmayacağız. Kadına karşı şiddetin düştüğü, kadın cinayetlerinin azaldığını iddia ederek sorumluluktan kaçmaya, kadınların hayatlarını ucuz siyaset malzemesi yapmaya çalışanları açığa çıkarmaya devam edeceğiz.
‘Eril şiddete karşı mücadeleden asla vazgeçmeyeceğiz’
Eşitlik İçin Kadın Platformu (EŞİK) olarak, 1 Ekim – 13 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirdiğimiz Eşit, Özgür ve Şiddetsiz Yaşam Kadın Forumları’nda buluştuğumuz, her toplumsal kesimden ve her siyasetten bin 400’e yakın kadınla altını bir kez daha çizdiğimiz 5 acil talebimizde ısrar etmeye devam edeceğiz.
Eşit yurttaşlık hakkımızı aşındırmaktan vazgeçin. Kazanılmış haklarımızı tehdit eden söylem ve girişimlere son verin. Evde, işte, sokakta, tüm toplumsal yaşamda şiddetsiz bir yaşam sürme hakkımız için acil eylem planı uygulayın. Eğitimi eşitlikçi, ayrımcılıktan uzak, bilimsel, laik, parasız hale getirin. Eşit istihdam, kreş ve işyerinde şiddeti önleme mekanizmaları için etkin politikalar uygulayın. Dünyada, ülkemizde, evimizde barış hâkim oluncaya dek, eril şiddete karşı mücadeleden, bedenlerimiz, yaşam tarzlarımız, dayanışmamıza yönelen şiddetli saldırılara karşı direnmekten, yasaklanan meydanlardan, şarkılarımızı söylemekten ve özgürlüğümüzden asla vazgeçmeyeceğiz.