Newroz bayramı, her yıl 21 Mart’ta Kürtler tarafından kutlanıyor.
Yeri geldiği zaman koca meydanlarda yakılır Newroz ateşi, yeri geldiğinde cezaevinde bir kibrit çöpüyle, yeri geldiğinde bir sokakta ya da bir pencerede… Ama öyle veya böyle Kürtler Newroz ateşini kesintisiz her yıl yakıyor.
O yıl neye dikkat kesilmişlerse, en çok canlarını ne acıtmışsa, en çok neye direnmek gerekmişse Newroz’un teması ona göre şekilleniyor.
Bu yıl da Newroz, 6 Şubat’ta yaşanan Maraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlere adandı.
Depremde hükümetin geç müdahale etmesi, arama kurtarma çalışmalarının üç gün sonra başlaması, insanların günlerce enkaz altında yardım bekleyerek hayatını kaybetmesi unutulmadı.
Toplumun hafızası bunu bir kere kaydetti. Newroz alanları bu hafızayı tazeledi ve 14 Mayıs seçimlerinde hesap sorulacağı mesajları verildi. İhmallerin yol açtığı can kayıplarının unutulmayacağı sıkça tekrarlandı. Bundan kaynaklı da en çok “hükümet istifa” sloganları atıldı.
İstanbul’da 19 Mart’ta kutlanan Newroz’a hazırlık günler evvel başlamıştı. Hava koşullarının kötü olmasına, sürekli rüzgâra ve yağmura rağmen on binlerce kişi Yenikapı Miting alanını doldurdu.
Alanda karmakarışık duygular iç içeydi: Yas, acı, öfke, umut…
Henüz Yenikapı metro istasyonuna doğru giderken evde oturan arkadaşlarını kutlamaya gelmesi için telefonda ikna etmeye çalışan gençleri gördük. Tamam yanını alan gençlerin yüzünde tebessüm oluştu.
İndiğimiz yerden alanın girişine kadar puşi (kefiye), Amedspor atkıları ve sarı-kırmızı-yeşil bandajlar satan seyyar satıcılar yolu renklendirmişti.
Alana ulaşana kadar polisin kurduğu dört tane arama noktasından geçildi. Yolların polis bariyerleri tarafından daraltılması kutlamaya gelenlere zorluk yaşattı. Arama noktalarında uzun kuyruklar oluştu.
Alanın kalabalığı şaşırtıcıydı. Genç, çocuk, yaşlı… Her yaş grubundan insanlar vardı ve geçen her yılki İstanbul Newroz’larına göre çok daha kalabalıktı.
Renkli kıyafetler, sayısız farklı pankart ve bayrak… Birliğin fotoğrafı bugün Yenikapı Newroz alanında çekilebilirdi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) alanın birçok yerinde müşahitler için stantlar kurmuştu. Ve binlerce kişi gönüllü müşahit olmak için stantlarda kayıt yaptı.
Hazırlık komitesi, saygı duruşuyla programı başlattı.
Hemen sonrasında deprem için hazırlanan sinevizyon izlendi. Sinevizyon sırasında ‘Hükümet istifa’ sloganları yükseldi.
Bu yıl ki Newroz ateşini Barış Anneleri yaktı.
Katılımcılardan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Esengül Demir, Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü İbrahim Akın, EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz konuşma yaptılar.
Pervin Buldan konuşmasında, ‘İstanbul Sözleşmesi’ni geri getireceğiz’ sözü verdi. 14 Mayıs’taki seçimlerde güçlü bir çıkış yapacaklarını ve depremin sorumlularından hesap soracaklarını söyleyen Buldan’ın konuşması ‘Hükümet İstifa’, ‘Tayyip istifa’ sloganlarıyla sık sık bölündü.
Toplumun hafızası güçlüdür…
Diğer konuşmalarda cezaevlerindeki siyasi tutukluların ve hasta mahpusların bırakılması çağrısı yapıldı.
Tutuklu siyasetçilerden, Sabahat Tuncel, Leyla Güven, Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş ve daha birçok isme selam gönderildi.
Toplum hafızası güçlüdür…
Sahneye çıkanların arasında, Amedspor Barikat taraftar grubu temsilcileri de vardı. Bursapor-Amedspor maçındaki Amedspor’a yönelik yapılan linç ve ırkçı saldırı protesto edildi.
Alandaki bayraklarda ve sloganlarda en başından beri Amedspor’a destek kendini hissettiriyordu.
Müziklerde de yas havasına öfke eşlik ediyordu. Bu yıl sahne alan Gülseven Medar, Arhat ve Bandista, depremde hayatını kaybedenleri hatırlatarak programlarına başladılar.
Repertuarlarını Newroz kutlama konseptine göre değil hayatını kaybedenlerin anılması için hazırladıklarını söylemeyi unutmadılar.
Hoparlörlerden yayılan notalara bir duygu eşlik ediyordu: Hüzün
Bu yıl ki Newroz’da dikkatimizi çeken bir başka detay da seçilen ara müziklerdi.
2016 yılında Mezopotamya Kültür Merkezi (MKM), BEKSAV, Gölge Kültür Sanat Merkezi’nin (GKSM) bir araya gelerek oluşturduğu Sanat Komünü, ‘Halkların Devrim Marşları’ adıyla bir albüm yayınlamıştı. Albümde dünya devrim tarihine mal olmuş 7 marş seslendirilmişti.
İstanbul Newroz’u boyunca çalınan bu albüme insanlar eşlik etti: En çok eşlik edilen marş ise albümdeki ‘Rojava’ marşıydı.
Hafızaya ihtiyaç var ama belki de her etkinlikte şahit olduğumuz şey kolluk kuvvetlerinin tavrıydı.
Alana girerken dört tane güvenlik noktasından bahsetmiştim. Polis alana da girmiş olmalı ki kitle dağılmaya başladığında gözaltı yapmaya başladılar. Bunlar polisin alanda tespit ettiği ve takip ederek gözaltına aldığı kişilerdi.
Aynı anda Marmaray’ın giriş kapısında bir grubun slogan atmasıyla polisin birçok gözaltı yaptığını duyduk.
Aralarında engelli bir çocuğun, 18 yaşından küçük çocukların ve bir avukatın da olduğu gözaltıların sayısını valilik 224 olarak açıkladı.
Neyi hatırlattı dersek Newroz alanı?
Depremde ihmali olduğu için hükümetin suçlu olduğunu…
Depremde hayatını kaybedenlerin hesabının sorulacağını…
Kadınların yaşama hakkının savunulacağını…
Ekonomik krizin ağırlaştığını…
Siyasi mahpusların bırakılması için ses olmayı…
Amedspor’a yapılan dahil her ırkçı saldırının hukukta cezasının olduğunu…
Kürtlerin her zor süreçte olduğu gibi şimdi de irade olduğunu…
Beraberlik motivasyonunun artması gerektiğini…
Seçim güvenliğini sağlamak için herkesin o gün bunun için çalışacağını…
Halkın 14 Mayıs seçimlerinde hükümeti göndermeye kararlı olduğunu…
…
HATIRLATTI Newroz.