Ana SayfaGüncelCHP’den ‘ittifak ve ortak mücadele’ açıklaması: Çalışmalar var ve ilerleyecek

CHP’den ‘ittifak ve ortak mücadele’ açıklaması: Çalışmalar var ve ilerleyecek

HABER MERKEZİ – İttifak ve ortak mücadele arayışlarına ilişkin konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, “Var bu çalışmalar ve ilerleyecek diye düşünüyorum” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, İttifak ve ortak mücadele arayışlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bekaroğlu, “Demokrasiyi onarmak, hak ve özgürlükler konusunda ileriye adım atmak, adaleti ayağa kaldırmak; bu kavramlar üzerinden toplumu birleştirmek gerekiyor. Böyle bir çalışma yapmak lazım. Var bu çalışmalar ve ilerleyecek diye düşünüyorum” dedi.

Bir araya gelişlerin ve ortak mücadelenin, “kimlikler üzerinden” değil daha çok “Türkiye’deki sorun alanları” üzerinden yaşanması gerektiğinin altını çizen Bekaroğlu, “Yani ‘Ülkenin şu şu eksikleri var ve bunları gidermek için toplumun tekrar birleşmesi gerekir’ diye pozitif cümleler ve bir programla çıkılırsa başarılı olunur” dedi.

HDP’li Sırrı Süreyya Önder’in “CHP’ye yönelik yapılan ittifak” çağrısını da değerlendiren Bekaroğlu, çağrıyı olumlu bulduğunu ama bunun “CHP ve HDP’nin ittifakı” olarak takdim edilmemesi gerektiğini söyledi.

dihaber’den Kenan Kırkkaya’ya konuşan Bekaroğlu’nun konu ile ilgili değerlendirmelerinden satır başları şöyle:

Cephe kelimesini dilimizden bütünüyle çıkarıyoruz. Türkiye’nin ciddi bir problemi bu cepheleşme olayı. Çünkü cepheleşme kimlikler üzerinden oluyor ve tehlikeli bir şey. Hem ilkesel olarak tehlikeli, Türkiye toplumunu parçalıyor, toplumu kutuplaştırıyor, hem de siyasi olarak sakıncalı. Çünkü cephe dediğiniz zaman Türkiye’de muhafazakar, mütedeyyin, ya da seküler, laik diye bir ayrım oluyor. Burada daha çok mütedeyyin, muhafazakar gibi görünenler kazançlı çıkıyor. Bu anlamda cepheleşmeleri tehlikeli ve yanlış buluyorum. Eğer Türkiye’de ayrım olacaksa, ilkesel olacak, Türkiye’de adaletten, eşitlik ve özgürlükten yana olanlar ile karşı olanlar diye bir ayrım olabilir. Cephe kelimesine ya da bu yönlü kavramlara gerek yok. Bu ezberlerden çıkmak lazım. Türkiye siyasetinin geçmişinden kalma bu cepheleşmelerden, kutuplaşmalardan, kimlik siyasetinden çıkmak gerekiyor.

Türkiye’nin ciddi problemleri var. Demokrasiyle ilgili eksiklikler var. 16 Nisan referandumundan çok daha gerilere düşüldü. Gerçek bir demokrasiden bahsedemiyoruz, tek adam yönetimi var, Meclis etkisiz hale getirildi, kuvvetler ayrılığı yok edildi. Bunlar demokrasinin olmazsa olmazlarıdır. İnsan hakları ile ilgili özellikle OHAL’den bu yana var olan ihlaller arttı. Ekonomiyle ilgili büyük sıkıntılar var. 15 yıldır iktidarda olan AKP bu eksikleri oluşturdu. Şimdi bu iktidarın seçimler yoluyla el değiştirmesi gerekiyor. Bütün bu sorunlarla başa çıkmak için de kimlikler üzerinden parçalanmış olan toplumu siyasal ilkeler üzerinden demokrasiyi onarmak, hak ve özgürlükler konusunda ileriye adım atmak, adaleti ayağa kaldırmak; bu kavramlar üzerinden toplumu birleştirmek gerekiyor. Böyle bir çalışma yapmak lazım. Var bu çalışmalar ve ilerleyecek diye düşünüyorum.

16 Nisan’da toplum bir araya gelmedi, herkes durduğu yerden yaşananlara itiraz etti. Bir program falan yapmadılar. Yapılan Türkiye’de demokrasiyi daha da gerilere düşürecek, demokratik siyaset zeminini ortadan kaldıracak anayasa değişikliğine kendi kampanyalarıyla ‘Hayır’ dediler. Önümüzde ise bir seçim var. Bu sadece 16 Nisan’ın rövanşı değil. Hükümet seçilecek. Bu bambaşka bir durum ve bir program hazırlanması gerekiyor. Türkiye’nin demokrasiye geçiş programı, ekonomiyi onarma programı… Bu şekilde milletin karşısına ‘Evet’ ya da ‘Hayır’ demek için çıkmıyoruz. ‘Erdoğan’a hayır’ diye çıkarsanız kaybedersiniz. ‘Evet’ demek için çıkacaksınız. Neye evet diyeceksiniz, demokrasiyi güçlendirmeye, hak ve adaleti ayağa kaldırmaya, Türkiye’de pastayı büyütmeye ve bunu adil dağıtmaya evet diye bir programla çıkmak lazım. Bunun üzerinde çalışmak lazım.

CHP ve HDP’nin ittifakı falan diye de taktim edilmemesi gerekiyor. Toplumun tüm kesimleri ortak bir programla, kendi programları, parti görüşleri saklı tutmak kaydıyla bir ortak program yapacaklar. Gelecekler çalışacaklar. Bu da uzun bir çalışma ve bunu topluma anlatmak lazım.

Ortak aday işi bu işin en son halkasıdır. Hiç ortak aday da olmaz, toplum ortak adayı belirleyebilir. İlk tura herkes girer ortak aday da oradan çıkabilir. Dolayısıyla önemli olan nasıl bir programda insanlar birlikte hareket edebiliyor. Birlikte olmalarını engelleyen bagajları, duvarları aşabiliyorlar mı aşamıyorlar mı? Bunu topluma anlatmak lazım. Sonra aday işi kolay. Adalet ve vicdan eylemleri bunun zeminini hazırladı. HDP’nin vicdan ve adalet nöbetleri tecrit edilmeye başlandı ama her şey ileriye yönelik bir adımdır.