Diyarbakır’da gözaltına alınanlardan tutuklananların sayısı 38’e yükseldi. Serbest bırakılanların sayı ise 44 oldu. Diyarbakır merkezli operasyona ilişkin pek çok çevreden tepkiler de gelmeye devam ediyor.
Diyarbakır merkezli 21 ilde gazeteci, siyasetçi, avukat ve sanatçıların bulunduğu 216 kişiden gözaltına alınan 128 kişi arasında bulunan 28 kişi tutuklanmıştı. Bugün de ifade işlemleri sürerken 10 kişi hakkında da tutuklama kararı verilerek toplam tutuklu sayısı 38’e ulaştı. Serbest bırakılanların sayısı ise 46 oldu.
Açık tanık Ümit Akbıyık’ın beyanları üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı bir soruşturma kapsamında, gözaltına alınanların sayısı 143’e çıktı. Hakların yakalama kararı verilen 128 kişinin 25 Nisan’da gözaltına alınmasından sonra, devam eden gözaltı operasyonunda, 15 kişinin daha gözaltına alınmasıyla gözaltına alınanların sayısı 143’e çıktı.
Yeni gözaltına alınanlar için de 24 saat avukat kısıtlama yasağı getirilirken, 25 Nisan’da gözaltına alınanların adliyeye sevkleri bugün de davam etti.
Sabah saatlerinde adliyeye sevk edilenlerden 10 kişi hakkında tutuklama kararı verilirken, 14 kişi adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı. 10 kişinin tutuklanmasıyla tutuklu sayısı 38’e, 15 kişinin serbest bırakılmasıyla serbest bırakılanların sayısı da 46’e yükseldi.
Sabah saatlerinde avukatlar Resul Temur, Mehmet Öner, Pirozhan Karali, Zozan Acar ile Özlem Gündüz, Mahir Yıldız, Gülten Avesta Uçar, Hilal Ada, Ruşen Doğan, Nasır Yılmaz, Mehmet Yalçın, Mehmet Andok, Alattin Zuğurli, Suzan Aksu, Hebat Mimkara, Halil Delen, Fikri Ay, Nurettin Bakan, Mustafa Çukur, Eşref Yaşa, Engin Karakoç, Mehmet Şingar, Osman Çelik, Ahmet Alnak, Hivda Gönenç, Hatip Güney, Agit Kaysı, Firas Türk, Evin Doster, Halise Aksoy, Hamza Sümeli, Mustafa Pektaş, gazeteciler Ahmet Kanban, Osman Akın ve sinema sanatçısı Çınar Doğan adliyeye sevk edildi.
Oğlunun kemiklerini kargo ile almıştı: Halise Aksoy da tutuklandı
Savcılık ifadelerinin ardından tutuklama istemiyle Diyarbakır Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen Halise Aksoy da tutuklandı. Aksoy, oğlu Agit İpek’in kemiklerinin kargoyla kendisine gönderilmesi ile gündeme gelmişti.
“Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla adli kontrol tedbiriyle Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen Nasır Yılmaz, Hatip Güney, Mehmet Emin Şingar, Osman Çelik Suzan Aksu, Hebat Mimkara, Halil Delen, Mustafa Çukur, Engin Karakoç, Eşref Yaşa Hivda Gönenç, Ahmet Alnak, Mustafa Pektaş adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
Adliyeye çıkarılanların avukatlar Resul Temur, Zozan Acar, Pirozhan Karali ve Mehmet Öner ile gazeteciler Ahmet Kanban, Osman Akın ve sinema sanatçısı Çınar Doğan ile diğerlerinin işlemleri devam ediyor.
Sabah tutuklananlar
Diyarbakır Sulh Ceza Hakimliği’ne tutuklama istemiyle sevk edilen Devrim Roni Atik, Kadir Şenci, Berfin Can, Muhsin Acar, Osman Demir, Rumet Çetin, Mehdi Kaya, Cotkar Amara Yürek “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklandı.
Tutuklama istemiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilen Hamza Cihangir, Hasret Yelboğa, Suat Arda Işık, Şahin Biçimli, Hakim Kaya, Mikail Barut, Tacettin Araz, Nurullah Özgün, Abdulbahri Maviay, Ferit Aktepe, Şervan Doğan, Süleyman Ulucan ve Cesur Yılmaz da “örgüt üyeliği” suçlamasıyla sabah saatlerinde tutuklanmışlardı.
Avukatlar Eylül Özgültekin Gurbet Özbey Öner ve Jiyan Sametoğlu’nun Sulh Ceza Hakimliği tarafından adli kontrol tedbiriyle serbest bırakılmasının ardından, Avukat Mustafa Şenci de yurt dışı yasağı adli tedbir kontrolüyle serbest bırakılmıştı.
Avukatlar Özüm Vurgun, Burhan Arta ve Serhat Hezer tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edilirken, avukat Bünyamin Şeker, Berdan Acun ve Halise Dakalı da serbest bırakıldı.
Sulh Ceza Hakimliği avukatlar Hezer, Arta ve Vurgun hakkında “örgüt üyeliğinden” tutuklama kararı vermişti.
Serbest bırakılanlar
Sanatçılar Elvan Koçer, Şahperi Alphan Bayhan’ın ardından Sulh Ceza Hakimliği’ne adli kontrol tedbiriyle bırakılmasının ardından adli kontrol tedbiriyle mahkemeye sevk edilen Ramazan Kaval, Talip Turan, 78’liler Derneği yöneticisi Abdulgani Alkan, Avaşin Yanar, Tarık Adanır, Talip Turan, Müslüm Şahinsoy, Süleyman Avcı, Havva Canaoğlu, Zeynep Demir, Seyit Üzbaş da yurt dışı adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
Xwebûn gazetesinin İmtiyaz Sahibi Kadir Esen,Özcan Ateş, Yavuz Akkuzu, Devrim Demir, Hamdusena Özbey, Mehmet Yalçın, Hüsamettin Kılıç da serbest bırakılanlar arasında.
Avukat Temur ve gazeteci Kanbal serbest bırakıldı
25 Nisan’dan bu yana gözaltında tutulan gazeteci Ahmet Kanbal, Salih Keleş ve Osman Akın bugün Diyarbakır Adliyesi’ne getirilmişti.
Avukat Resul Temur ve Mezopotamya Ajansı Muhabiri (MA) Ahmet Kanbal, adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
Temur ve Kanbal, savcılık ifadelerinin ardından adli tedbir kontrolü istemiyle Diyarbakır Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.
Hakimlikteki ifadelerinin ardından Temur ve Kanbal, adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
Sanatçı Devrim Demir, gözaltı çıkışında arkadaşları tarafından kendi şarkısı “Tu kî yî” (Sen kimsin?) ile karşılandı.
Şarkının, 2021 yılında TJA ve DBP Kadın Meclisi’nin Diyarbakır İstasyon Meydanı’nda düzenlediği kadın mitinginde çalınması yasaklanmıştı.
Parçada geçen “Kimsin sen/Yargısın, devletsin/Tanımıyorum sizi” sözleri nedeniyle yasak kararının alındığı bildirildi.
ÖHD’den adliye önünde protesto
Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), tutuklanan üyeleri Özüm Vurgun, Serhat Hezer ve Burhan Arta için Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. ÖHD Eş Genel Başkanı Ekin Yeter şunları söyledi:
Avukat görüşleri kısıtlanıyor, gizlilik kararları veriliyor, ofisler hukuksuz bir şekilde aranıyor, usulsüzlükler diz boyu. Şu anda bu usulsüzlüklerin son raddesi olarak üç üyemiz tutuklanmış durumda. Daha önce 90’larda faili meçhul cinayetlerle katledildik, yıldık mı? Adil yargılanma için ölüm oruçlarında ölümsüzleştik, yıldık mı? İnsanlığın mirasına sahip çıkmak için 4 Ayaklı Minare’de katledildik, yıldık mı? Bunlarla yıldık mı ki, tutuklamalarla, baskılarla, hukuksuzluklarla yılalım. ÖHD olarak bu mücadelenin öznesi olarak hiçbir koşulda yılmadık, yılmayacağız. Mücadelemize devam edeceğiz.
Amed Şehir Tiyatrosu: Gözaltındaki oyuncularımızı aldık, oyunumuza bekleriz
Amed Şehir Tiyatrosu, resmi Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “Gözaltındaki oyuncu arkadaşlarımızı aldık. Yarın ve öbür gün (Cuma ve cumartesi) ‘Wê Hesab Neyê Dayîn’ oyunumuza herkesi bekleriz!” ifadelerini kullandı.
IFJ Başkanı: Türkiye, gazeteciler için dünyanın en büyük açık cezaevine dönüşmüş durumda
Gözaltılara bir tepki de Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Başkanı Dominique Pradalie’den geldi.
Pradalie, Türkiye’nin gazeteciler için dünyanın en büyük açık cezaevine dönüştüğünü söyledi.
Uluslararası toplumu Kürt gazetecilere dönük son saldırılara odaklanmaya çağırdı.
Medya Haber TV’nin sorularını yanıtlayan IFJ Başkanı Dominique Pradalie, Türkiye’nin gazetecilere dönük gözaltı ve tutuklamaları kınadı.
Pradalie, “Türkiye’nin başındaki rejimin çok sayıda gazeteciyi, hâkimi, avukatı tutukladığı ve çoğunun sürgüne gitmek zorunda kaldığı son birkaç yılı yakından analiz ediyoruz. Türkiye, özellikle Kürt gazeteciler başta olmak üzere gazeteciler için dünyanın en büyük açık cezaevine dönüşmüş durumda” dedi.
‘Kürt gazeteciler Kürt oldukları için hedef alınıyorlar’
Kürt gazetecilere dönük tutumun, iktidarın Kürt halkının taleplerini bastırma politikasının bir parçası olduğunu söyleyen Pradalié, şunları kaydetti:
“Türkiye’de veya başka yerlerde dürüst ve bağımsız çalışan tüm gazeteciler otoriter rejimler tarafından hedef alınıyor. Ne yazık ki Kürt gazetecilerde, her şeyden önce mesleklerini dürüst, bağımsız inşa ettikleri için ve Kürt oldukları için hedef alınıyor. Kürt gazeteciler aynı zamanda ülkede herkesi etkileyen savaş durumunun da mağdurudurlar. Hükümet Kürtlerin sesini duyuranlara saldırıyor.”
‘Özellikle seçim sürecinde gerçekleşmesi daha kabul edilemez’
Gözaltıların kabul edilemez olduğunu ve IFJ olarak gazetecilerin yanında olduklarını ifade eden Pradalié, “Dünyanın gözü, haber alma ve haber verme özgürlüğüne yönelik bu kabul edilemez saldırılara daha sık odaklanmalıdır. Gazetecilere dönük son saldırıların özellikle seçim sürecinde gerçekleşmesi daha kabul edilemez bir durumdur. Gazeteciler bu süreçte mesleklerini özgürce yapabilmelidir” diye konuşt.