HDP, İstanbul İl binalarına giren şüpheli kişi ve polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Örgütü’ne 1 Mayıs’ta giren şüpheli kişi ile ilgili yazılı açıklama yaptı. Partilerine kimliği bilinmeyen ve izinsiz giren kişiyi kamera kayıtlarında fark ettiklerini hatırlatan HDP açıklamasında, şunlar belirtildi:
“Partimizin genel merkez, il ve ilçe binalarına ve çalışanlarına yönelik uzun süredir devam eden ve kamuoyunun da bilgisi dahilinde olan saldırılar göz önüne alındığında bu durum bizler açısından şüphe uyandırıcıdır. Bu durumdan hareketle kamera kayıtları ve görüntülerin uyandırdığı genel kanaat uyarınca konuyu basın yoluyla ifşa ettik ve hukuki sürece ilişkin adım atmış olduk.”
‘Hukuki süreçlerin ısrarlı takipçisi olacağız’
Konunun basında yer alması ardından şahsın medya kuruluşlarına ve kendilerine ulaştığına dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Söz konusu kişinin çeşitli beyanlarda bulunduğu bilgisini paylaşmak isteriz. Yine kamuoyu önünde gerçekleşen açıklamamız sonrası şahsın gözaltına alındığını, sorgulandığını ve serbest bırakıldığını İstanbul Emniyet Müdürlüğü açıklamasıyla da öğrenmiş bulunmaktayız. HDP her türlü saldırıyla yüz yüze iken ve bu saldırıların ardı arkası kesilmeden devam ettiği herkesin malumu iken, gösterdiğimiz hassasiyet sorumluluğumuzdandır. Bu her ne olursa olsun bizlerce hep en öncelikli konu olacaktır. Temsil ettiğimiz halk iradesini kriminalleştirenleri demokratik siyasetin, hukukun, evrensel hak ve özgürlüklerin zeminine bir kez daha davet ediyoruz. İçinde şüphe ve şaibe barındıran hiçbir süreci takipsiz bırakmayacağız ve partimizin tüm saldırılara karşı korunması konusunda mücadelemizi kesintisiz sürdüreceğiz. Bahse konu olay ile ilgili hukuki süreçlerin ısrarlı takipçisi olacağımızın bilinmesini isteriz.”
Suç duyurusu
HDP avukatları Ferdi Yamar ile Vedat Çağrıtekin de söz konusu şüpheli ile polisler hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. HDP adına suç duyurusunda bulunan avukat Yamar ile Çağrıtekin, partinin siyasi haklarının kullanılmasının engellendiğini dile getirdi. Duyuruda, konut ve işyeri dokunulmazlığının ihlal edildiği ayrıca bina veya eklentisi içerisinde muhafaza altına alınan eşya hakkında hırsızlık suçunun teşebbüsü olduğu ifade edildi.
‘Plakasız araç içerisinde başka şahıslarda bulunmaktadır’
Söz konusu duruma ilişkin tüm mobese kayıtlarının incelenmesinin gerektiğini belirten avukatlar, ortaya çıkan kamera kayıtlarına işaret ederek, “Şüpheli şahıs kendince görevini tamamladıktan ve kolluk ile görüştükten sonra, gözcülük yapan kolluğun yanına il binası önünde duran Skoda marka plakasız araç içerisinde olan üniformalı polis memuru gitmektedir, bir sohbet yeniden gerçekleştikten sonra kolluk elinde bir karton kutu ile dağılmaktadır. Bir polis aşağı, bir diğeri yukarı gitmekte araçtan inen ise geri araca binmektedir. Plakasız araç içerisinde başkaca şahıslarda bulunmaktadır” dedi.
‘Polisler de araştırılsın’
Söz konusu polislerin araştırılmasını isteyen avukatlar, Beyoğlu İlçe Emniyet Müdürlüğü, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile İç İşçileri Bakanlığı’na da sorulmasını istedi. Avukatlar, “Polisler il binasının karşısında neden saatlerce oturdukları, kolluğun şüpheli şahısla ilişkisinin ne olduğu ve ne konuşulduğu, plakasız araçlar içerisinde kimlerin oturduğu il binasının önüne araçların neden park edildiği sorulmalıdır ve kayıtlara takılan tüm şahısların ifadelerinin alınması, amirlerinin de ayrıca görevlendirmelere ilişkin beyanlarının alınması gerekmektedir” diye belirtti.
‘Şüphelinin polisle bağlantısı nedir?’
Söz konusu şahsın “kim” olduğunu soran avukatlar, ayrıca şu soruları yöneltti:
“Bu şahsın bina önünde resmi üniformalı polislerle ilişkili olduğu gözükmektedir, şahsın emniyetle ilişkisi nedir? Resmi üniformalı polisin girdiği plakasız araç kimindir? Plakasız araçlar neden il binasının önünde durmaktadır? Araçlarda kimler bulunmaktadır? 6-7 dakika il binasının içinde tek başına olan şüpheli şahıs içeride ne yapmıştır? Niyeti nedir? Hangi eylem için içeri girmiştir? İçeriye nasıl girmiştir, kapıyı hangi cisim ile açmıştır? Şahsın içeride olduğu zamanlarda resmi üniformalı polisler adeta gözetleme pozisyonuna girdiğinden dolayı binayı kontrol altında tutmalarındaki amaç nedir? Şüphelinin polisle bağlantısı nedir? İçeri girerken eli ile gireceği yeri polislere onaylatması neyin göstergesidir?”
Soruların cevaplanması ve soruşturma açılması istendi
“Keşif mi yapmıştır? Birini mi aramaktadır? Birilerini bulması durumunda binada bulunan kişiye zarar mı verecektir? Şüpheli şahsın belinde bulunan kabarıklık tarafımızca silah olarak değerlendirildiğinden, şüpheli şahıs belinde bulunan silahı nereden temin etmiştir, silah değilse ilgili kabarıklığın sebebi nedir? İl binasında maddi ve manevi değeri bulunan materyalleri almaya çalışmış mıdır? Binada kaldığı süre içerisinde içeride tam olarak ne yapmıştır? İstanbul’un merkezinde bir siyasi partinin binasına içeride bir görevli olmadığı halde tek başına izinsiz girmesindeki amacı nedir? Kapıyı neden açık bırakıp çıkmıştır?”
Avukatlar, şüphelilerin tespit edilmesini ve haklarında dava açılarak cezalandırılmasını istedi.
