‘İstanbul Deprem Seferberlik Planı’nın açıklandığı toplantıda konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İstanbul için yüksek seviyede bir seferberlik başlatıyoruz” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, ‘İstanbul Deprem Seferberlik Planı’nın açıklandığı toplantıda konuştu.
Toplantının açılış konuşmasını yapan İmamoğlu, İstanbul için seferberlik başlatacaklarını vurguladı.
Deprem konusunda yapılması gereken her ne var ise yerine getirmek için İstanbul olarak ayağa kalkıyoruz. Deprem dirençli İstanbul için yüksek seviyede bir seferberlik başlatıyoruz.
Depremin bilimsel bir gerçek olduğunu ve İstanbul’un bilim insanlarınca uzun yıllardır uyarıldığını anımsatan İmamoğlu, “Bu topraklarda durmadan deprem oluyor, insanlar ölüyorsa, iktidarı, muhalefeti, bürokrasisi, vatandaşları, hepimiz depremi ülkenin birinci sorunu kabul etmeliyiz” diye konuştu.
Depremin bu coğrafya için bir realite olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Deprem ve afetlere karşı bu kadim şehri dirençli bir kent haline getirmek için her şeyi tekrardan, sıfırdan başlatıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Bu seferberlik için kaynaklarımız, bilim insanlarımız, bütçemiz her şeye rağmen var” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:
Deprem Bilim Kurulumuzla yaptığımız toplantılardan sonra depremin tüm boyutlarınız kapsayan yedi alanda bir çalıştay sürecini gerçekleştirdik. Güçlendirmeden, acil yardıma, lojistikten sağlık yardımlarına, afet koordinasyon merkezimize kadar tüm boyutları mercek altına aldık. Yedi bilimsel kuruldan gelen değerlendirme raporları da elimizdedir, bunları paylaşacağız. Ekiplerimiz ve bilim insanlarımız bundan sonra çalışmalarına aralıksız devam edecek.
İmamoğlu’nun ardından söz alan İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Emrah Şahan, “İstanbul, inşaata ve betona gömülen bir anlayışın esiri oldu. İstanbul yetki karmaşasının yaşandığı bir şehir olamaz. 2019’dan bu yana deprem konusunda ortak aklı, kentin gelecek planını gören tüm paydaşlarla çıkarmaya çalışıyoruz” dedi.
‘Riskli yapıların tespit ve uygulanması gözden geçirilmeli’
Şahan’ın ardından söz alan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Buğra Gökce ise şu ifadeleri kullandı:
Son yaşadıklarımız bize gösterdi ki afetlere ilişkin mevzuatımızın birçok kırılganlığı var. Mevzuatımızın eksik ve suistimallerinin sonuçlarını son depremde gördük. Bizce bu çerçevede İstanbul için ayrı bir yasa düzenlemesine ihtiyaç var. İmar planlarının hazırlanması ve onaylanmasına ilişkin süreçlerin kamu yararı gözetilerek tekrar ele alınması gerekiyor. 99 öncesi imzalanan imar planları tekrar gözden geçirilmeli.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na verilen yetkilerin bir kısmının İBB’ye verilmesi de önem taşıyor. Toplanma alanlarının imar planlarına işlenmesi ve değiştirilemeyecek hususlar olduğunun kayıt altına alınmalı. Sayıştay’ın önümüzdeki dönemde imar rantlarına ilişkin özel bir çalışma yapması birçok şeyi değiştirebilir. Bizce tüm yapıların kimlik kartları deprem güvenlik sertifikası olarak hazırlanmalı. Zemin katında ticari işletme bulunan tüm yapılar ayrı bir denetime tabi tutulmalı. İnşaatlarda görev alacak tüm ara elemanlara mesleki bir yeterlilik eğitimi verilmesi zorunlu. Riskli yapıların tespit ve uygulanması gözden geçirilmeli.
Kiptaş Genel Müdürü Ali Kurt ise “Sabit taksitle sosyal konut üretilebildiğini gösterdik. Riskli yapıların yenilenmesi sürecinde vatandaşlarımıza güven veren, sürdürülebilir yöntemler sunmak zorundayız. Güçlendirme konusunda da aktif rol alacağız” diye konuştu.